TBMM'de 15 Temmuz anması yapıldı

Özlem Akarsu Çelik

Nergis Demirkaya

ANKARA - 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü için TBMM'de yapılacak törene katılmak isteyenler, Meclis önünde toplandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ankara'ya geldi ve 02.22'de Meclis'e giriş yaptı. Meclis'teki anma programı İstiklal Marşı'nın okunması ve ardından Kuran'ı Kerim dinletisiyle başladı. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, okuduğu Kuran'ı Kerim'den sonra dua okudu.

Eski başbakan Tansu Çiller, İstanbul'daki törenin ardından Ankara'daki törene de katıldı. Meclis'teki törende MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Anayasa Mahkesmesi Başkanı Zühtü Arslan ve yüksek yargı organı mensupları hazır bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul'daki konuşması Meclis önünde kurulan ekranlardan yayınladı. Erdoğan'ın, Arif Nihat Asya'nın şiirini okurken söylediği her "Bırakma Allah'ım" cümlesinden sonra kalabalıktakiler "Amin" dediler.

Kuran Tilaveti ve duaların okunduğu törende 81 ilden yürüyen gençlerin getirdiği bayraklar Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Meclis Başkanı Kahraman’a teslim edildi.

'40 YILLIK PLANI, 20 SAATTE YOK ETTİK'

TBMM'deki anma törenlerinde kürsüye Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan çıktı. Erdoğan, "Burada, bu saatte sizlerle Türkiye'nin en büyük ihanet ve işgal girişiminin yıldönümünde birlikteyiz. Ankara ve İstanbul başta olmak üzere darbecilerin karşısına dikilerek ihanete geçit vermeyen milletimin her ferdine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum," diyerek konuşmasına başladı.

Erdoğan "Yedi düveli arkasına alan ihanet çetesinin 40 yıllık ihanet planını 20 saatte yok ettik. Türk milleti 15 Temmuz'da herhangi bir topluluk değil, millet olduğunu, hem de nasıl bir millet olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Gençler konusunda ümitsizliğe düşmüş olanlar vardı. 15 Temmuz gecesi gördük ki, küllerin ardında kor bir ateş yanıyor. Vakti geldiğinde o ateş istiklaline el uzatanları yakan bir aleve dönüşüyor," dedi.

'İDAM TEKLİFİNİ TEREDDÜTSÜZ ONAYLARIM'

Erdoğan konuşmasını sürdürdüğü sırada kalabalığın üzerine bir drone düştü. Cumhurbaşkanı konuşmasını keserek "Bazen böyle dronelar düşebiliyor. Bir sıkıntı var mı?" diye sordu. Konuşmasının kesildiği esnada kalabalıktan "İdam isteriz" sloganları atılmaya başlandı. Erdoğan bunun üzerine "Hukuk içerisinde parlamento burada. Parlamentoya teklif gelir ve parlamentodan ben teklifin geçeceğine inanıyorum.Geçtiğinde önüme gelecektir, bana geldiği zaman ben tereddütsüz onaylarım. Çünkü 250 şehidimizin ve milletimizin burada ahı var. 2193 gazimizin ahı var. Hans ne der, George ne der? Ben buna bakmam. Ben Ahmet, Mehmet, Hasan, Fatma, Ayşe ne der, ona bakarım" diye konuştu.

'OHAL PAZARTESİ GÜNÜ MGK GÜNDEMİNE GELECEK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan CHP lideri Kılıçdaroğlu'na da seslendi. Erdoğan, "Bugün baktım konuşuyor ve konuşurken de hala bu olayı kontrollü bir darbe olarak ifade ediyor. Hâlâ bu olayı kontrollü darbe olarak ifade ediyor. Kimseyi aldatmayalım. Bu olaya kontrollü darbe demek gerçekten bir nasipsizliktir. Bu olaya kontrollü darbe demek nasipsizliğin de ötersinde vurdumduymazlıktır. Siz bu milleti ne zannediyorsunuz? Nasıl buna kontrollü darbe dersiniz? Yoksa siz bu sürecin böyle devam etmesini mi istiyorsunuz? OHAL pazartesi günü MGK gündemine gelecek, konuşacağız ve hükümetimize tavsiye kararını alacağız" dedi.

Erdoğan konuşmasına "15 Temmuz bu ihaneti yapanlar böyle alçakça cüret göstermişlerdir. Hem devletimizi hem de medeniyetimizi kökten yıkmaktı amaçları. Hedef aldıkları ve en çok bombaladıkları yer TBMM olmuştur. Fransa'da teröristler 10-15 kişi ölüyor, orada 1 yıl OHAL kararı alınıyor. Ülkemizde devletimizi yıkma operasyonu yapılıyor, 250 kardeşimiz şehit ediliyor hâlâ kontrollü darbeden bahsediliyor. Yazıklar olsun başka ne diyeceğiz" diye devam etti.

'MİLLETİMİN ELİNDE SİLAH MI VARDI?'

Erdoğan, darbe gecesi insanların tutumuyla ilgili olarak, "Milletimin elinde silah mı vardı? Benim milletim o alçaklara, hainlere karşı silahla mı yürüdü? Elindeki bayrağıyla ve yüreğindeki imanıyla yürüdü. Dünyada bunun başka bir örneği yok. Kurşunu göğsünün önünde durduran başka bir millet de yok. Tankın egzoz borusuna tişörtünü, fanilasını sıkıştırarak durduran başka bir zeka da yok. Uçağı, helikopteri yakalamak için hamle yapan başka bir millet de yoktur. Ölümün üzerine böyle giden bir millet de yoktur," diye konuştu.

'BÖYLE MİLLETE BÖYLE MECLİS YAKIŞIR'

Cumhurbaşkanı, "Şu anda önünde bulunduğumuz TBMM bizim bağımsızlılığımızın ve demokrasimizin sembolüdür. Bu meclis Kurtuluş Savaşı'nı bizzat yönetmiştir. Cumhuriyet tarihimiz boyunca pek çok badire yaşamış olmamıza rağmen kimse bu kutlu çatıya el uzatmamıştır. Darbeciler Meclis'i bombalarken ne kadar alçaldılarsa milletvekillerimiz de o derece yükseldiler. Böyle millete böyle Meclis yakışır. Meclis'e bir daha kimsenin el uzatamaması için artık daha çok çalışacağız," dedi ve konuşmasının son bölümünde şunları söyledi:

"Bu millete nasıl kıydınız? Ey FETÖ senin gideceğin yer var mı ya? Çalmadığın kapı kaldı mı? Şimdi Pensilvanya'da 400 dönüm yeri sana tahsis ettiler, oradan dünyayı idare ediyorsun. Darbe hesabı yapanlar Allah'ın hesabı üzerinde bir hesap olmadığını bilmedikleri için kafalarını milletimizin iradesine vurdular. Vatanlarını Pensilvanya’daki şarlatanın emriyle 1 dolara satanlar zindanlarda çürürken, bu Meclis milletimize hizmet etmeye devam edecek. Darbeci soysuzlar rahat yüzü göremeyecektir.

"Başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz. Bayrağımızı indiremeyeceksiniz. Vatanımızı parçalayamayacaksınız. Halkımıza boyunduruk vuramayacaksınız. Bizi yolumuzdan geri döndüremeyeceksiniz. Biz dostumuzu da düşmanımızı da biliyoruz. Daha doğrusu kim olduğumuzu nereden geldiğimizi nereye gittiğimizi biliyoruz.

'İSİMLERİNİ TEK TEK SAYSAK ULUSLARARASI KRİZLE KARŞILAŞIRIZ'

"15 Temmuz dostumuzun, düşmanımızın kim olduğunu da göstermiştir. Şahsımın yerine isim arayan yabancı basın kuruluşları var. 'Dostlarımız kaybetti' diyen yabancı analistlere şahit olduk. Darbecilere meydan okuyan dostlarımızı da gördük. Savaş uçaklarının gürültüleri altında desteklerini bildirenler de, günler sonra güya üzüntülerini bildirenler de oldu. Güçlü değilsek bize bir gün yaşama hakkı vermeyecek o kadar düşman pusuda bekliyor ki isimlerini tek tek saysak uluslararası krizle karşılaşırız."

'ELLERİ KIRAR, DİLLERİ KESER, CANLARI YOK EDERİZ'

Anma programında ilk söz alan ise TBMM Başkanı İsmail Kahraman oldu. Kahraman, "Marşlarla, elimizde bayraklarla bir demokrasi şöleni yapıyoruz. Geçen yıl bu gece, tarihimizin kaydettiği en büyük ihanetle karşı karşıya kaldık. Yılmadık, yorulmadık, gece boyu mücadele ederek, ruh hastası bir şizofrenin, bir vatan haininin 40 yıllık işgal planını çöpe attık. FETÖ terör örgütüne mensup hainlere, onların işbirlikçilerine, sırtlarını yasladıkları yurtdışı odaklara, tek yürek olduğumuzu ve bizi yenemeyeceklerini göstermek için yine meydanlardayız. Türkiye’mizde, bir daha herhangi bir darbeye kalkışmaya cesaret edilemeyecek," dedi.

Kahraman, "Şerefle sürdürmekle mükellef olduğumuz bir hayatı yaşıyoruz. İzzetimizi kaybetmemek ve haysiyetimizi korumak için her güçlüğe katlanırız. Fakat, menfaat için hiçbir zaman eğilip bükülmeyiz. İstiklal ve istikbalimizi feda etmeyiz. Bizler, değerlerimizle yaşarız. Değerlerimizi terk edemeyiz. Vatan, millet, bayrak, Kur’an, iman, ezan, hürriyet, istiklâl namusumuzdur, şerefimizdir. Değerlerimize uzanan elleri kırarız. Dilleri keseriz. Canları yok ederiz," diye konuşmasını sürdürdü.

15 Temmuz'da hayatını kaybedenlerin yakınları Meclis'in önündeki kalabalığın karşısına oturtuldu. Aileler yaşamını yitirenlerin fotoğraflarını taşıdılar. Alanda, hayatını kaybeden 250 insanın isimleri okunurken alandaki vatandaşlar “Burada” dediler.

Meclis'in önünde kurulan Kızılay çadırında kan bağışı yapıldı.

ERDOĞAN'DAN SESLİ MESAJ

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'e ulaşmasına kısa süre kala tüm GSM hatlarında yapılan aramalarda, Erdoğan'ın kendi sesinden şu mesaj yayınlandı: Cumhurbaşkanınız olarak Demokrasi ve Milli Birlik Gününüzü tebrik ediyor, şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize sıhhat ve afiyet diliyorum.

Saat 00.13'te okunan selalarla Ulus'taki eski TBMM binası önünde toplananlar da yürüyüşe geçti.

Meclis önünde kurulan sahneden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hapse girmesine neden olan Ziya Gökalp'in;

"Minareler süngü,kubbeler miğfer,

Camiler kışlamız, müminler asker,

Bu ilahi ordu dinimi bekler,

Allahu Ekber, Allahu Ekber." dörtlüğü okundu. (DUVAR)