Hasan Yeşildağ'ı Mahmut Övür yazmıştı
Es Medya'nın yeni patronu olduğu bugün medyada yer alan Hasan Yeşildağ'la ilgili Mahmut Övür, 2006 yılında Sabah gazetesinde bir yazı yazmıştı.
DUVAR - Star ve Akşam gazetelerinin de bağlı bulunduğu Es Medya'yı aldığı bugün Gazeteciler.com'da yayınlanan haberle ortaya çıkan Hasan Yeşildağ'la ilgili Sabah gazetesi yazarı 2006 yılında bir yazı yazmıştı. Övür o dönem Yeşildağ'ın Mehmet Ali Ağca ve çevresiyle ilişkili olduğu iddialarını sıralayarak, "Kim şu Hasan Yeşildağ?" diye sormuştu. Övür'ün yazısı şöyleydi:
Bir süre önce Türkiye'de ciddi bir 'Yargı Skandalı' yaşandı. Skandalın nedeni gazeteci Abdi İpekçi'nin katili Ağca'nın 'yanlışlıkla' salıverilmesiydi.
Sonunda yanlıştan geri dönüldü ve Ağca yeniden cezaevine girdi. O süre içinde dikkat ettiyseniz, Türkiye'nin geleceğini ilgilendiren, geçmişindeki karanlık noktalar enine boyuna tartışıldı.
Çok şey söylendi ama hiçbir şey yapılmadan bir dahaki karanlık olaya kadar tartışmaya ara verildi. O günlerde, bunun kadar olmasa da önemli bir 'ayrıntı' daha dikkatlerden kaçtı.
Adeta 'Şeytan ayrıntıda gizlidir' sözünü haklı çıkartacak bir ayrıntıydı bu...
Şimdi o günlere dönelim ve o kaotik ortamda kaybolan o ayrıntıya dikkat çekelim.
Ağca yanlışlıkla salıverildikten sonra yakalandığında, kardeşi Adnan Ağca cezaevinin önünde medya ordusu karşısında isyan ediyordu.
Öfkeliydi Adnan Ağca. O öfkeyle ileri geri bir sürü şey söyledi. Söylediklerinin içinde elle tutulamayacak saçma şeyler de vardı, gerçekten düşündürücü iddialar da...
İşte Adnan Ağca'nın iddialarından biri:
"Başbakanın gizli kasası Hasan Yeşildağ. Her gün gizli gizli görüşme yapıyorlar. Mehmet Ali Ağca'nın suç ortağı Hasan Yeşildağ, Kartal'da beraberlerdi."
Şaşırtıcı değil mi? Ne demek istiyor acaba?
İnsanın aklına "yine deli saçması bir iddia ortaya atılarak kafaların karışması amaçlanıyor" düşüncesi geliyor.
Ama ya öyle değilse?
İşin doğrusu Adnan Ağca'nın bu sözlerini büyük çoğunluk 'deli saçması' olarak değerlendirdi ki, sadece bir televizyon bülteninde yayınlandı. Ve hiç kimse bu sözlerin ne anlama geldiğini de sormadı.
Sahi kimdi şu Hasan Yeşildağ?
Adnan Ağca'nın günahına girip suçladığı biri mi, yoksa bugün önemli ilişkileri olan ama dünü bir hayli 'bilinmez' biri mi?
Bu sorulara Hasan Yeşildağ'ın bir cevabı var mı bilmiyoruz. Ama bildiğimiz başka şeyler var. Hasan Yeşildağ adını özellikle AK Parti İstanbul camiası çok iyi biliyor.
Çünkü, Yeşildağ'la Başbakan Erdoğan'ın ilişkisi bir hayli gerilere uzanıyor. Bu ilişkinin derinliği bir yana, su yüzüne çıkması Saray Cezaevi dönemine denk düşüyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan, 4 aylık hapis cezasını tamamlamak için Saray Cezaevi'ne girdiğinde onu karşılayan kişi Hasan Yeşildağ'dı.
Daha önce de yazdım, basit bir çek suçu işleyerek önceden cezaevine giren Hasan Yeşildağ, Tayyip Erdoğan'ı karşılamış, 4 ay boyunca da tüm görüşmelerini düzenlemişti.
İşin politik ayağında ise kardeşi Zeki Yeşildağ var. Zeki Yeşildağ, AK Parti Beyoğlu İlçe örgütünden seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis üyesi.
Şimdi asıl soruya gelelim: Hasan Yeşildağ'ın Ağca ve çevresiyle nasıl bir ilişkisi vardı?
Geçmişinde birçok 'karanlık' olayın olduğu söyleniyor, doğru mu? Ve bugün Hasan Yeşildağ İstanbul'da ne tür işler yapıyor?
İlgili ve yetkili kişilerden yanıt bekliyoruz.
Tuncay Özkan: Yürü ya Hasan
26 Ekim 2001 tarihinde Milliyet gazetesinde yayınlanan bir haberde de Tuncay Özkan, Hasan Yeşildağ'ın İGDAŞ ve İBB'de yapılan operasyonlarda 'polisin karşısına sık sık çıktığını' iddia etmişti. Bugün CHP Milletvekili olan Tuncay Özkan 'Yürü ya Hasan' başlıklı haberde şunları yazmıştı: "İGDAŞ ve İstanbul Belediyesi’yle ilgili soruşturmaların çoğunda polisin karşısına sık sık çıkan bir isim var: Hasan Yeşildağ. 1995’te İsviçre’den gelmiş. Sonra onu Tayyip Erdoğan’ın yanında görüyoruz. Erdoğan tutuklandığında, Yeşildağ da bir suç işleyip cezaevine girdi. Erdoğan’ın yanında kalıp korumalık yaptı. Çıktıktan sonra benzin istasyonu ve çay bahçesi sahibi oldu."