Kadın örgütleri itirazlarını anlattı: Müftüler sadece resmi nikâh yapmayacak
Müftülüklere nikâh yetkisi veren teklif Meclis'te görüşülürken kadın örgütleri itirazlarını yükseltiyor. Peki kadınlar düzenlemeye neden itiraz ediyor? Bu soruyu Ankara Kadın Platformu’ndan Latife Demirci Kâhya, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Gülsüm Kav ve Nar Kadın Dayanışma Ağı’ndan Ayşegül Uçar'a sorduk.
Ezgi Karataş
ANKARA - Kadınlar günlerdir birçok ilde “Müftülüklere resmi nikâh kıyma yetkisi veren tasarı geri çekilsin” eylemleri yaparken tasarı dün Meclis Genel Kurulu’na geldi. Meclis’in Dikmen kapısı önünde protesto için toplanan Ankara Kadın Platformu üyelerini polis biber gazı kullanarak dağıttı, çok ayıda protestocuyu gözaltına aldı. Kadınlara tasarıya neden karşı çıktıklarını sorduk.
'BU YASA KADINLARIN ALEYHİNE OLACAK'
Yasa tasarısının hazırlanması sürecinde ilgili kadın örgütlerinden ve kadınlardan görüş alınmadığını söyleyen Ankara Kadın Platformu’ndan Latife Demirci Kâhya, şunları söyledi: “OHAL koşullarında tüm hak mekanizmalarının işleyişi neredeyse tamamen durdurulurken ve yasalardaki muğlaklıklar uygulamada genellikle bize zarar olarak dönerken bu yasa biz kadınlar aleyhine olacaktır.”
Düzenlemenin kadına yönelik şiddetin önüne geçemeyeceğini belirten Kâhya şöyle konuştu: “Bu tasarılar toplumun yarısı olan biz kadınları doğru ve eksiksiz bilgilendirerek, yararımız için çalışan kadın örgütlerini sürece katarak, bizlerle birlikte tartışıp çalışarak hazırlanmıyorlar. Bu böyle oldukça bizim ihtiyaçlarımıza karşılık gelmeyecek, hatta bizleri daha eşitsiz ve güvensiz hale getirmeye devam edecekler. Bunun sonuçlarına katlanacak olan yine - kim olursak olalım veya nasıl hayatlar yaşarsak yaşayalım - biz kadınlar olacağız.”
'DİNE DAYANARAK ÖNÜMÜZÜ KAPATMAK İSTİYORLAR'
Müftülük yasasıyla birlikte dine dayanarak kadınların önünün kapatılmaya çalışıldığını söyleyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Gülsüm Kav, yasanın tüm kadınların ortak meselesi olduğunu belirtti. Kav, şöyle dedi:
“Müftülük yasası ile bir yolu kapatmak istiyorlar; sadece kadınların başını kapatmak, eve kapatmak, ayrı bir vagona, otobüse kapatmak değil, dine dayanarak önümüzü kapatmak istiyorlar. Laiklik kadınlar için bu yüzden renkli bir elbise ve daha ötesidir; yasa önünde erkekle eşit haklara sahip olmanın güvencesidir. Bu nedenle bu yasa, hangi dünya görüşünden hangi inançtan olursa olsun tüm kadınların ortak meselesidir. Bizi kutuplaştırmak isteyenlere inat ortak gücümüzle, izin vermeyelim.”
'TASARIYI KABUL ETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL!'
Nar Kadın Dayanışma Ağı’ndan Ayşegül Uçar ise Meclis’in açıldığı ilk gün gündeme getirilen yasa tasarısının kadınların itirazlarına karşın zorla alt komisyondan geçirildiğini aktarırken, şunları söyledi:
“Çocuk yaşta evliliklerin önünün açan, çocuk istismarını meşrulaştıran, mevcut anne ve çocuk sağlığını koruyamayan, kadınların kendi soyadlarını kullanmasını dahi dolaylı olarak hedef alan ve laiklik ilkesine aykırı olarak müftülere nikâh kıyma yetkisi veren bu tasarıyı kabul etmemiz mümkün değil.”
Düzenlemeyle birlikte medeni hukukun yok sayılacağını ve ikili hukuk yaratılacağını söyleyen Uçar, şöyle devam etti: “Medeni hukuk, kadınların mücadelesinin bir sonucu. ‘İsteseniz de istemeseniz de bu yasa geçecek’ demek kadınların yaşamlarına, haklarına açık bir saldırının ifadesi. Toplumsal yaşam yeni bir toplumsal cinsiyet rejimi üzerine inşa edilirken, kadın düşmanı söylem ve uygulamalardan, erkek yargıdan ve cezasızlıktan güç alan şiddet hayatlarımızı tehdit ediyor. Müftüler sadece resmi nikâh işlemi yapmayacak, bununla birlikte evlilik, miras ve medeni hukukla ilgili her şeye müdahale edebilecek. Bu da toplumsal ve kamusal alanda fiili olarak gerçekleştirdikleri ve bundan sonra da gerçekleştirecekleri gerici uygulamaların anayasaya aykırı dahi olsa bir teminatı niteliğinde.”