Tüzel davasında hâkimden avukatlara: Polis çağırırım

DİYARBAKIR -  İstanbul eski milletvekili ve Emek Partisi  (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel'in Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşması avukat sınırlaması tartışmasıyla başladı. Avukatların itirazlarını sunmak için söz almalarına izin vermeyen hâkim, bu durumu tutanağa geçirmezken, Tüzel'in de sorgusunu yapmadan duruşmayı kapattı. Avukat Yıldız İmrek "Usulü hatırlattık heyet başkanına çünkü önce iddia makamına, sonra da savunmaya söz verilir ve ondan sonra karar alınır. Bunu ısrarla dile getirmemize rağmen tamamen keyfi bir şekilde duruşmayı kapatıp, yeni bir duruşma tarihi belirledi. Talihsiz bir duruşma gerçekleşti" dedi.

Levent Tüzel hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı,  Tüzel’in 2012 yılında DTK ziyareti ile Diyarbakır Valiliği'nin yasakladığı eylem sonrası yaptığı konuşmayı ve 2011 Newroz'una katılmasını  gerekçe göstererek hakkında silahlı terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla dava açtı.

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, HDP milletvekili ve DTK Eş Başkanı Berdan Öztürk, HDP milletvekilleri  Dilek Öcalan ve Ayşe Acar Başaran, TTB Merkez Yönetim Kurulu üyesi Şehmus Gökalp, TJA aktivisti Ayla Akat Ata, EMEP GYK üyeleri Yusuf Karataş, Mustafa Taşkale, Umut Yeğin, ve EMEP Bölge örgütü yöneticileri ile  CHP Diyarbakır İl başkanı Mehmet Sayın ve il yöneticileri katıldı.

Mahkeme heyeti başkanı, dün görülen duruşma nedeniyle yorgun olduğunu ve gergin bir duruşma istemediğini söyledi. Heyet başkanı ayrıca avukat sınırlaması getirilmesine  karar verdi. Karara itiraz eden müdafi avukatlarının itirazları zapta geçilmedi. Müdafi avukatlarının itirazlarını sürdürmesi üzerine ise heyet başkanı, 3 avukat sınırlamasını gerekçe göstererek duruşmayı erteledi. Müdafi heyetinin itirazlarına gergin tavırlarla cevap veren heyet başkanı, avukatlara tartışmayı sürdürmeleri halinde polis çağıracağını söyleyerek ‘çıkın dışarı’ dedi.

Duruşma 17 mayıs 2018 tarihine erteledi.

İMREK: HUKUK İLKESİ BERTARAF EDİLDİ

Levent Tüzel’in avukatlarından Yıldız İmrek, duruşmada yaşananları şöyle anlattı: “Başlangıcında  avukat sınırlamasıyla ilgili mahkeme savcılığa söz verdi ve savcılıkta 3 avukat kısıtlanması gerektiğini ifade etti. Buna karşı savunma avukatları olarak bir arkadaşımız bunla ilgili itirazımızı belirmek için söz istedi. Ancak mahkeme bu konuda tam bir gerilim politikası izleyerek avukatların sözlerini zapta geçmedi. Duruşmanın kapatılması şeklinde karar koydu. Usulü hatırlattık heyet başkanına çünkü, önce iddia makamına, sonra da savunmaya söz verilir ve ondan sonra karar verilir. Bunu ısrarla dile getirmemize rağmen tamamen keyfi bir şekilde duruşmayı kapatıp yeni bir duruşma tarihi belirledi. Talihsiz bir duruşma gerçekleşti. Diyarbakır’da vekillerin, demokratik toplum kuruluşlarının yargılandığı bir mahkeme burası ve savunmaya özenli olması gerekiyor. Daha baştan her türlü hukuk ilkesinin bertaraf edildiği bir yargılamayla karşılaştık.”

TÜZEL: DTK YASADIŞI DEĞİLDİR

Duruşmanın ardında Levent Tüzel ve beraberindekiler Diyarbakır Adliyesi’nin önünde basın açıklaması yapmak isterken polis müdahalesiyle karşılaştı. Tartışmanın ardından Levent Tüzel şunları söyledi:

"Yargılamanın konusu ‘Terör örgütü üyeliği’. Terör örgütü olarak nitelendirilen kurum, Demokratik Toplum Kongresi (DTK). 2010-2012 yılları arasında, burada yapmış olduğumuz ziyaretler, katılmış olduğumuz Newroz mitingi, DTK’de yapmış olduğum ziyaretteki konuşmalar…. Bütün bunlar bir terör faaliyeti, DTK bir terör örgütü olarak nitelendirilerek hakkımda açılmış bir dava. DTK yöneticilerinin bir çoğuna benzer şekilde dava açılmış durumda. OHAL koşullarında, Kanun Hükümünde Kararname çerçevesinde yürütülen bir dava. Biz duruşmaya girdiğimizde son derece gergin heyetle karşılaştık. 5. Ağır Ceza Mahkeme Başkanı, Kanun Hükümünde Kararname çerçevesinde savunma müdafii sayısını 3 kişi ile sınırlandıracağını söyledi. Avukatlarım buna ilişkin beyanlarını, itirazlarını, hukuki gerekçelerini ifade etmek üzere söz aldıklarında söz vermedi. Bunları tutanağa geçirmediği gibi, duruşmayı benim de sorgum yapılmaksızın kapattı. Bu şekilde hukukla bağdaşmayan, savunma hakkını, savunma mesleğini hiçleştiren bir uygulama ile karşı karşıya kaldık. Mahkeme başkanı, duruşmanın başında zaten dünkü yaşadığı gerginliği, girdiği duruşmadaki sıkıntıları gerekçe ederek, yorgunuz ve benzeri sözler sarf ederek, yine hukukla, mahkemeyle, duruşmayla açıklanmayacak bir tutumla bizim dosyamızı kapattı. Duruşmayı 17 Mayıs’a bıraktı. Yani Diyarbakır’da Olağanüstü Hal koşullarında yargılamanın bu şekilde yapılmış olduğuna bir kez daha tanık olduk. Bu durumu ben de avukatlarım da duruşmayı izlemeye gelen siyasi şahsiyetler de tanık oldu. Bu durumu kabul etmiyoruz. Bu hukuk dışı uygulamaların bir an önce son bulmasını istiyoruz.

Savunmamada söyleyeceğim şey şuydu; DTK yasa dışı bir örgütlenme değildir. Devletin bilgisi, gözetimi altında Kürt sorununun çözümüne, barışı sağlamaya dönük bir platformdur. Demokratik bir platformdur. Bunları mahkeme heyeti ile paylaşma imkanını bulamadık. Gelecek celsede bunları paylaşacağız.”

EN KISA DURUŞMA

HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran ise şunları dile getirdi: “Mahkemelerde yargılama yapılmıyor. Bugün bir tanesine daha şahit olduk. Sürekli bizi suçlayan, muhalifleri suçlayan bir yaklaşım var. Kişileri yargıdan kaçıran bir durum var. Basın mensupları içeri alınmıyor, dosyalara dair bilgi verilmiyor. Artık maalesef yargılamalarda yapılmıyor. Levent beyin suçlamalara cevap vermesine bile izin verilemedi. Mahkeme başkanı gibi değil, fermanı uygulayan edasıyla ‘duruşma bitmiştir’ dedi. Duruşmayı sonlandırdı. Tarihin en kısa duruşması olmuştur herhalde.”

Mahkeme heyetinin dün görülen bir duruşma nedeniyle yorgun olduklarını dile getirmesi dikkat çekti. Heyetin dün HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan’ın duruşmasını gördüğü belirtildi.