Prof. Gümüş: Din eğitimi bütün derslere girdi

Eğitim sisteminde bu yıl yapılan değişiklikleri Prof. Dr. Adnan Gümüş ile konuştuk. TEOG'un kaldırılmasını 2017'nin en önemli olayı diye niteleyen Gümüş, 'değerler eğitimi' ile din eğitiminin bütün derslere girdiğini söylerken, şu noktaya dikkat çekiyor: 'Değerler eğitimi' adıyla yapılan bu çalışmaların en önemli yansıması ise okul öncesi eğitim olarak lanse edilen Sıbyan Mektepleri'nin ortaya çıkması oldu.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Eğitim sisteminde son yıllarda köklü değişiklikler yapılıyor. Milli Eğitim Bakanı'nın değişmesiyle birlikte sınav sistemlerinden, okulların statüsüne kadar bir dizi değişikliğin yapılmasına alışmıştık. Ancak 2017 yılı eğitimde öncekileri aratacak değişikliklere sahne oldu.

2017-18 öğretim yılı başlarken Cumhurbaşkanı’nın açıklaması ile birlikte TEOG sınavının kalktığı duyuruldu. Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin dahi hazırlıksız yakalandığı anlaşılan bu değişiklikten sonra yerine nasıl bir sistem geçeceği ise bir süre belirsiz kaldı. 2017 yılında ilkokul öncesi Sıbyan Mektepleri yaygınlaştırılırken, Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) yerine Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) getirildi.

'DEĞERLER EĞİTİMİ İLE DİNİ DEĞERLER BÜTÜN DERSLERE GİRİYOR'

2017’yi bitirirken eğitim alanında yaşanan bu değişiklikleri ve nedenlerini Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Felsefe Grubu Eğitim Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Adnan Gümüş ile konuştuk.

Prof. Dr. Adnan Gümüş, 2017 yılında eğitim alanında yapılan en önemli değişikliğin 'değerler eğitimi' adıyla bütün okullardaki ders kitaplarının dini açıdan yeniden değerlendirilmesi olduğunu söylüyor. 2014 yılında yapılan Eğitim Şurası’dan sonra ders kitaplarının yazımına Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan ve İlâhiyat Fükülteleri'nden kişilerin de katılmasının kararlaştırıldığını hatırlatan Prof.  Gümüş bunun artık hayata geçmeye başladığını belirtiyor.

Prof. Dr. Adnan Gümüş, TEOG'un kaldırılmasındaki amacın elit liseleri imam hatipleştirmek olduğunu söylüyor.

'Değerler eğitimi' adıyla yapılan bu çalışmaların en önemli yansımasının ise okul öncesi eğitim olarak lanse edilen Sıbyan Mektepleri'nin ortaya çıkması olduğunu aktaran Gümüş “Değerlerin dine dayalıysa Sıbyan okulları bunun ilk aşaması” diyor.

TEOG'UN KALDIRILMASIYLA GELEN KARMAŞA

Bu eğitim-öğretim yılının başlamasına birkaç gün kala orta öğrenim öğrencilerinin okuyacakları liselerin belirlendiği TEOG sınavının kaldırıldığı açıklanmıştı. TEOG kaldırılmıştı ancak yerine gelecek sistem birkaç ay sonra belirlendi. Açıklanan bu yeni sisteme göre öğrenciler ikamet ettikleri mahallelerdeki en yakın liselere devam edeceklerdi. Ancak çok talep gören okullar haziran ayı başında yapılan ve isteğe bağlı girilen bir sınav ile yerleştirme yapacaklar. Ancak öğrencinin ikamet ettiği en yakın okula yerleştirilecek olması beraberinde bir çok soruyu getirdi. Eğer en yakında imam hatip lisesi varsa bu okullara gitmek istemeyen öğrenciler ne yapacaktı.

'ELİT OKULLARDA DİNCİLEŞTİRME PROJESİNİ TAMALYAMADILAR'

Prof. Dr. Adnan Gümüş TEOG’un kaldırılmasını bu yılın en önemli olayı olarak değerlendiriyor. TEOG’un kaldırılmasının arkasında ise sınavla öğrenci alan iyi okulların yapısını değiştirme çabasının olduğunu belirtiyor. Gümüş’e göre bu girişimin arkasında ise bu okulların toplumdaki etkisini azaltma çabası var:

“Elit okullarda dincileştirme projesini bir türlü tamamlayamadılar. Elit okullarla ilgili ayrışmayı yüzde 10'la sınırlandırmak ve yüzde 10'la sınırlandırılan bu okulların yarısını da proje okullar üzerinden imam hatip yapmak istiyorlar. Böylece elit okulları yüzde beşe düşürmek amaçlanıyor. Puan başarısı olarak bakarsan hiçbir imam hatip bunun içine girmiyor. Ama birçok imam hatibi proje okul kapsamına alırsan, yüksek puanlı çocuklardan bir kısmını buraya getirebilir miyim diye düşünülüyor. Bu başarılamasa bile bu tür bir okulların kapsadığı öğrenci yüzde 5'e düşürülür”

'DEVLETE AİT MESLEK LİSELERİ ÖZEL SEKTÖRE GEÇİYOR'

Proje okul sınıfına sokulan imam hatip okullarında kontenjan sınırlaması olmadığını söyleyen Gümüş meslek liselerinin ise giderek özel sektöre devredilmeye çalışıldığını belirterek “Yakında devlete ait meslek lisesi hiç kalmayacak gibi gözüküyor” diyor.

Prof. Gümüş bu okullarda okuyan öğrenciler için devletin destek verdiğini, bu nedenle bu okulların giderek özelleşeceğini iddia ediyor. Gümüş bu nedenle devletin elinde sadece imam hatip liseleri ve normal liselerin kalacağını söylüyor. Bunun nedeni olarak ise okuyan öğrenciler içinde imam hatipli oranının yüzde 30'a çekme çabasının olduğunu düşünüyor.

Mahalli yerleştirmeye dayanan yeni sistemin ise bu projenin bir parçası olduğunu aktaran Adnan Gümüş; “Mahalli yerleştirmenin ne bireysel özgürlükler, ne insan hakları ne de anayasal özgürlükler ile alakası var. Çünkü ailenin ve çocuğun mesleğini, okulunu seçmesi temel hakkıdır. Ortaokul ve lisede ailelerin çocuklarını istedikleri okula gönderebilmesi lazımdır. Burada bir coğrafi sınırlama olmaması lazımdır” diyor.

ÖZEL OKULLARA KURAN-I KERİM PROGRAMI

Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl ortaokullarda Arnavutça ve Boşnakça dilleri seçmeli ders olarak müfredata aldı. Özel okullara yönelik olarak yapılan bir değişiklik ise okul öncesi ve ilkokullara yönelik olarak Özel Öğretim Kurumları Kuran-ı Kerim Öğretim Programı’nın hazırlanmasıydı.

ÜNİVERSİTEYE GİRİŞTE YGS VE LYS GİTTİ YKS GELDİ

Bu yıl üniversite giriş sınavında da önemli bir değişiklik yapıldı. Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) kaldırılarak yerine Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) getirildi. İki oturumdan oluşacak YKS sınavının birinci oturumu olan “Temel Yeterlilik Testi” (TYT) 23 Haziran 2018 sabahında, ikinci oturumu olan “Alan Yeterlilik Testi” ise 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılacak.