Soner Yalçın'ın Yahudilere sorduğu soruya yanıt
Soner Yalçın'ın son dönemde 4 bin 500 Yuhudi'nin Türkiye'den gittiğini ileri sürerek, "Burası senin vatanın nereye gidiyorsun" diye sorduğu yazıya Aaron Baruch'tan yanıt geldi. "Ben kim miyim? Ben bir Türk Yahudi’siyim" diyen Baruch, Yalçın'a "Niye kalayım" diye sordu.
DUVAR - Odatv'nin sahibi Soner Yalçın'ın Sözcü gazetesindeki köşesinde 3 Ocak'ta Türkiyeli Yahudilere hitaben yazdığı Burası vatanın nereye gidiyorsun başlıklı yazısına Aaron Baruch, bir yazıyla yanıt verdi.
Soner Yalçın yazısında "Son dönemde 4 bin 500 vatandaşın Türkiye'den gitmesi canımı yaktı. 6-7 Eylül olaylarında da 3 bin 621 kişi gitmişti. Bu göçün sebebi ne?" diye sormuştu.
Aaron Baruch'un blogunda yayınladığı 'Soner Yalçın'a cevabımdır' başlıklı yazısı özetle şöyle
"Değerli Soner Yalçın, sanki Türkiye deki gayrimüslimlerin son yüzyılda yaşadıklarının belgesi gibi yazdığın yazıda kendi kendinle bilmem kaç defa çelişkiye düşmektesin"
“Çok acılar çektiniz.
Linç edildiniz, idamla cezalandırıldınız.
Sinagoglarınız bombalandı… Suikastlara uğradınız…
Kan iftiralarına maruz kaldınız…
Kıyafet zorunluğuna tabii kılındınız… 6 metreden yüksek ev yapmanız yasaklandı…
150 yıldır basında görmediğiniz-işitmediğiniz hakaret kalmadı…
1934’de Trakya’da, 1955’de İstanbul’da evleriniz iş yerleriniz yağmalandı, tecavüze uğradınız… Varlık Vergisi ile yıkıldınız… Ön yargıların kurbanı oldunuz…
Hep saklandınız…
Uğradığınız felaketler yazmakla bitmez…” diyorsun…
Sonrada yazının sonunda diyorsun ki 'Gitme'
Ben de sana soruyorum: Niye kalayım?
Her gün basının hakaretlerine uğramak için mi kalayım?
Her İsrael – Türkiye gerginliğinde hedef haline getirilmek için mi kalayım?
Yetmedi mi çektiklerim, sustuklarım, söyleyemediklerim, haykıramadıklarım, söylesene Soner Yalçın, ben niye kalayım?
...
'Anadolu seni korur' diyorsun. Aziz Nesin’i Sivas’ta koruduğu gibi mi? Alevileri Maraş’ta koruduğu gibi mi? Yoksa sen mi gelip Yahudileri koruyacaksın?
“Yahudisiz (ve kuşkusuz Rumsuz-Ermenisiz) eksik kalırız” diyorsun.
Derken güzel gibi gözüküyor da Soner Yalçın, o Rumlar’ı; “20 dolar, 20 kilo, hepsi bu, hadi yallah” diyerek 15 gün içinde sınır dışı eden TC değil mi? Sen bizim ağzımıza bir parmak bal mı çalıyorsun?
Bak Soner Yalçın, Trakya’da Kırklareli hahamı çırılçıplak soyulup sakalı yolunurken, ailesine tecavüz ediliyordu, ben oradaydım.
20 sınıf amele taburları ellerinde kazma kürekle sıtmadan kıvranırken ben oradaydım.
Varlık vergisi yüzünden Aşkale’de insanlar ölürken ben oradaydım. Varlık vergisinde gayrimüslimlerin kaybettikleri yalnız paraları değildi. Onlar ülkelerine olan güvenlerini kaybettiler. Biliyorum, çünkü oradaydım.
6-7 Eylül’de yalnız Balıklı Rum hastanesine gelen tecavüze uğramış kadın sayısı 200’den fazla idi. O kadınlar oturamıyorlardı bile. Sen yoktun, ama ben oradaydım.
Mavi Marmara’dan sonra Yahudi tüccarlara “Sana olan borcumuzu Gazze’ye gönderdik” dendiğinde de ben oradaydım.
Ben kim miyim? Ben bir Türk Yahudi’siyim.
Benim yaşadığımı bana anlatma… Anlatamazsın da…
“4500 Yahudi vatandaşın Türkiye’den gitmesine canım sıkıldı” diyorsun. Nereden çıkarttın bunu?
Bak ben sana söyleyeyim de bilgin olsun. 2015, 2016 ve 2017 yılında toplam 500 Türk Yahudi’si İsrael’e göç etti. Üç aşağı beş yukarı hepsi bu. Bunların bir kısmı da üniversite öğrencisi. İsrael’e göç eden Yahudiler, çocuklarına Türkiye’de eğitim veremedikleri için göç etmekteler. Çok küçük bir miktarda da ekonomik sebeplerden veya aile durumlarından dolayı göç edenler vardır. Yani senin gözümüze sokmaya çalıştığın gibi antisemitizmden korktuğu için, ya da AKP’den çekindiği için ve yahut İsrael’e milliyetçi hislerle bağlı olduğundan dolayı göç eden Yahudi neredeyse yoktur.
2500 Yahudi İspanya pasaportu aldı. İspanya yüzyıllar evvel kovduğu Sefaradlar’a böyle bir hak tanıdı. Yahudiler de bu haktan istifade ettiler. İspanya’ya göç eden bir tek Yahudi yok. Bu pasaportları yurt dışına çıkarken vize ile uğraşmamak için aldılar.
Sen Yahudiler’e “gitme” diyene kadar bizzat Türklere “gitme” desene. 2017’nin sadece ilk çeyreğinde Barcelona’da binden fazla Türk ev aldı.
DÜZELTME VE ÖZÜR: Aaron Baruch'un ‘Soner Yalçın’a cevabımdır’ başlıklı yazısı Gazete Duvar'da ilk olarak sehven Cemil İpekçi'ye aitmiş gibi yayınlanmıştır, düzeltir özür dileriz.