Mimarlar Odası: Bu satış ülkenin her şeyine dinamit koymak demektir

Mimarlar Odası Ankara Şubesi kamuoyunda tartışılan şeker fabrikalarının özelleştirilmesine tepki gösterdi. Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, "Şeker fabrikalarını ortadan kaldırmak Cumhuriyet’e ihanettir. Bu satış ülkenin her şeyine dinamit koymak demektir" diye konuştu.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA- Mimarlar Odası Ankara Şubesi, şeker fabrikalarının özelleştirmesini masaya yatırdı. Şeker fabrikalarının sadece bir ekonomik kalkınma modeli olmadığını, bir sosyo-kültürel kalkınma hamlesinin mekânsal karşılığı olduğunu da vurgulayan Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Şeker fabrikaları sadece fabrika değil, Cumhuriyet ideolojisinin kendisidir. Şeker Fabrikaları Cumhuriyet'tir, Bu satış Cumhuriyet’e ihanettir. Buna izin vermeyeceğiz" dedi.

‘ŞEKER FABRİKALARI CUMHURİYETTİR’

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, satışı düşünülen şeker fabrikalarını büyük bir bölümünün Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin hinterlandında yer aldığını belirterek, şunları söyledi:

“Şeker fabrikalarının 1923’te iktisat kongresi ile birlikte temelleri atılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun çok uzun süre uğraşmasına rağmen yapamadığı hamleyi yaparak şeker fabrikalarını kuran Cumhuriyet dehasından ve  kalkınma hamlesinden, bunları tasfiye eden ve  şeker fabrikalarını özelleştiren bir yaklaşımla karşı karşıyayız. Şeker fabrikaları Cumhuriyet’in aydınlanma mekanlarıdır. Şeker fabrikaları yerleşkeleri ekonomik kalkınma ile birlikte kentsel kalkınmayı ve Cumhuriyet ideolojisini hayata geçiren yerleşkelerdir.  Şeker fabrikaları sadece fabrika değil, Cumhuriyet ideolojisinin  kendisidir.  Şeker Fabrikaları Cumhuriyet’tir. Şeker fabrikalarını ortadan kaldırmak Cumhuriyet’e ihanettir. Bu satış ülkenin her şeyine dinamit koymak demektir. Türkiye’nin çağdaşlık ve modernite açısında şeker fabrikalarının yarattığı değer, üretim ve kalkınma modeliyle Cumhuriyet’in kendisi olduğu ortada. Bunların özelleştirmeyle satışa sunuluyor olması Cumhuriyet değerlerine ihanetle eş değer bir durumdur."

ŞEKER FABRİKALARI KİMLİK MEKANLARIDIR

Şeker fabrikaların kurulduğu dönemde sosyalleşme alanı da olduğunu belirten Candan, Çocukların eğitim alma süreçleri bu yerleşkede okul yapılarak değerlendiriliyor. Lokantalar, spor yapma alanları, golf sahası, yüzme gibi bugün bile bir yerleşkede bulamayacağımız düzeyde gelişmiş bir yapı ile karşı karşıya kalıyoruz. Şeker fabrikaları savaştan çıkmış bir ülkenin sosyalleşmesi, spor yapılması ve eğitim alması açısından da önemli kimlik mekanlarıdır" dedi.

Alpullu Şeker Fabrikası 1926 yılında hizmete açıldı.

ŞEKER FABRİKALARI İLK HALK ÜNİVERSİTELERİDİR

Fabrikaların "halk üniversitesi" de olduğunu ifade eden Candan, şöyle devam etti:

"Bu fabrikalarda okuma yazma kursları ve meslek edinme kursları açılıyor. Şeker fabrikaları aynı zamanda Cumhuriyet’in halk üniversiteleridir.  Günümüzde yoksulsanız yüzme havuzuna dahi ulaşamıyorsunuz. Oysaki o dönemde şeker fabrikaları ülkenin her yanına yüzme havuzu, mini golf sahaları, stadyumları, balo salonları, tiyatro ve sinema salonlarıyla aslında başka bir bakış açısı getirmiş." (DUVAR)