İmam soruyor: Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz?

Fatih Camii'nde bir grup kadının kovulmasının ardından Karar yazarı Yıldız Ramazanoğlu, Kadınlar Camilerde kampanyasını köşesine taşıdı. İmamın 'Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz' diye kadınlara bağırdığını ifade eden Ramazanoğlu, kadını cahiliye dönemindeki gibi ikinci sınıf ve fitne unsuru telakki etmekten kurtulamayan zihinlerin bu ayrımcılığı yarattığını belirtti.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Geçen hafta Fatih Camii'nde 'Kadınlar Camilerde' mottosuyla bir araya gelen kadınlar, kısa süre önce arkadaşlarının kovulduğu yere gidip hep birlikte namaz kıldılar. Karar yazarı Yıldız Ramazanoğlu bir grup kadının İstanbul'daki Fatih Camii'nde yaptığı eylemi köşesinde anlattı. "Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz?" başlıklı yazısında camiden kovulan Arife Gümüş'ün imam tarafından nasıl azarlandığına değinen Ramazanoğlu Kadınlar Camilerde kampanyasını anlattı.

Ramazanoğlu'nun "Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz?" başlığıyla (21 Mart 2018) yayımlanan yazısı şöyle:

Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz?

Bir arkadaşım anlatmıştı, evlatları dağılıp giden annesinin en büyük eğlencesi, mutluluğu çarşıdaki camiye gidip öğlen namazı kılmak, avlusunda biraz oturup dinlenmekmiş. Sonra yakınlardaki çay ocağında bir simit eşliğinde çayını içiyor ikindiyi de kılıp eve dönüyormuş. Bu güzellik geniş yürekli bir Akdeniz şehrimizde cereyan ediyor. Camilere gidip de böylesine hüsnü kabul görmek, kalbi kırılmadan oradan ayrılmak her kadın için söz konusu değil elbette. Genel ahval oldukça örseleyici. Güzelim tezyin sanatlarının resmini çekerken haddinizi ve yerinizi bildiren görevliden tutun, avizenin altında azıcık yürümek isteseniz yüz kızartıcı suç işlemişsiniz gibi söylenenlere, kadın mahfilinde namazın kabul olmadı demek için bekleyen teyzelere kadar nice oylumlu incitme. Ağlamaklı olup kendinizi dışarı atmadan bir namazı huşuyla tamamlayabilirseniz ne alâ.

***

Geçen hafta Fatih Camii’nde bir eylem oldu. Arife Gümüş’ün başına geleni dinleyelim önce:

“Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz? Bugün bu soruyu Fatih Camii’nin imamı sordu. Akşam namazını kadın mahfilinde kılıp namaz bitince aşağıya indik bir arkadaşımla. Kapıya yakın bir direğe yaslandık azıcık moda girip tefekkür etmek camiyi seyretmek maksadımız. Büyük camiilerde erkeklerin namaz alanının ardında ahşap bariyerlerin olduğu alanlar vardır o alanında dışındayız haddimizi de biliyoruz yani. Biz otururken iki hanım daha geldi yanımıza oturdu. Oturdu dediysem yerleşmeden güvenlik geldi. Bayanlar şikayet var buradan kalkın arkaya oturun kadınların yeri orası. Camilerden çok kovulduğum için namaz kılmıyoruz zaten oturuyoruz dedim. Zaten sütuna yapışmışız arkadaşımla yanyana bile oturmuyoruz üstelik erkeklerin alanında oturmuyoruz. Derken caminin imamı geldi… Erkekler şikayetçi oluyor buradan kalkın. Dedim hocam namaz kılmıyoruz turistlerin geçebileceği bir yerde oturuyoruz… Burası erkeklerin namaz kılma alanı değil. Ama imam öyle bi bağırıyor ki dayanamadım bu nasıl bir üsluptur ben de ilahiyatçıyım dedim. Demez olaydım. Peygamberim desem ne olacakmış. Üsküdar’dan geldim biraz oturup gideceğim. Fark etmez biz Almanya’dan geleni almıyoruz dedi. O his nasıl bir şey anlatamam. Hırsızlık yaparken suçüstü yakalansam belki öyle hissederdim. İmam bağırmaya devam ediyor “Neyi ispatlamaya çalışıyorsunuz”. Derken direğin arkasındaki amca selam verip “Ne uzatıyorsunuz” diye bağırınca orada ağlamamak için kalkıp çıktım… Ben bunları affedemem çok üzgünüm çok!”

Bunun üzerine uzun süredir “Kadınlar Camilerde” çalışmasını yürüten bir gurup duyarlı kadın, arkadaşlarının kovulduğu yere gelip hep birlikte namaz kıldılar. Cemaat ilgilenmedi bile. Herkes işinde gücünde ibadetindeydi. İnsanlar mümin kardeşlerinin otuz metre arkalarında o güzel kubbenin altında namaz kılmalarını doğallıkla karşıladılar. Bu durumlardan rahatsız olanlar ve çocuklarımıza işlemeli ahşap mihrapları avizeleri çinileri hasılı kültür ve medeniyetimizi tanıtırken düşmanca bakanlar bir avuç insan. Kadını cahiliye dönemindeki gibi ikinci sınıf ve fitne unsuru telakki etmekten kurtulamayan zihinler. Allah'ın evine koşanlara insan ve mümin kardeşi gözüyle bakamayan gürültücü, merhametten, insaniyetten yoksun azınlık.

Nitekim caminin diğer bir imamı Bünyamin bey, olayın muhatabından ve diğer kadınlardan meslektaşı adına özür diledi ve kadınların camide toplanmalarının öneminden bahisle, sorunlara birlikte çözüm bulmayı önerdi. Allah kendisinden razı olsun.

***

‘Kadınlar Camilerde’ mottosuyla bir araya gelen, daha güzel bir İslam dünyası için emek veren genç kadınların çağrısıyla bitirelim:

Kadınların camilerdeki konumunu iyileştirmeyi dert edinen bir grup kadın olarak Ekim 2017’de “Kadınlar Camilerde” kampanyasını başlattık. O zamandan beri camilerde buluşuyor ve neler yapabileceğimizi tartışıyoruz.

Şimdiye kadarki tartışmalarımızda camilerdeki kadın yerlerinin küçük ve eşitsiz olmasından, engellilerin ve yaşlı kadınların camilere erişimindeki kısıtlılıklara, abdesthanelerin yetersizliği ya da kirliliğinden, kadınların kendilerini camilere ait hissedememesine kadar birçok meseleye değindik.

Henüz bir araya gelemediğimiz kadınların da bu konuda benzer veya farklı dertleri olduğunu biliyoruz. Bir araya gelirsek bu dertleri paylaşabileceğimize, azaltabileceğimize ve çözüme kavuşturabileceğimize inanıyoruz. Gelin, bu çabayı birlikte büyütelim!

Kadınlar Camilerde olarak, her hafta cuma günleri saat 18.30’da Üsküdar Mihrimah Sultan Camii’nde gerçekleştirdiğimiz buluşmalara sizleri de bekliyoruz. Buluşmalarımızdan ve diğer etkinliklerimizden haberdar olmak ve bizimle iletişime geçmek için sitemizi ve sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz.