Ekizce'de köylülerin mermer ocağı mücadelesi sürüyor
Antalya Ekizce’de açılan mermer ocağına karşı köylülerin hukuk mücadelesi dört yıldır devam ediyor. Kapatılan ocağın sahiplerinin itirazı sonrası bölgede yeniden keşif yapıldı. Köylülerin ve doğaseverlerin itiraz atiği ocağın akıbeti mahkemenin kararı sonrası netlik kazanacak.
ANKARA - Antalya’nın Hisarçandır köyüne bağlı Ekizce bölgesinde mahkeme kararıyla kapatılan mermer ocağında işletme sahiplerinin başvurusu sonrası mahkemenin aldığı yeni kararla ikinci keşif 30 Mart’ta yapıldı. Köylülerin ve doğaseverlerin su kaynaklarını ve bölgedeki ağaçları tehlikeye attığı gerekçeleriyle mermer ocağına karşı başlattıkları mücadele dört yıldır sürüyor. İkinci keşfin ardından mahkemenin vereceği kararla mermer ocağının tekrar açılıp açılmaması netlik kazanacak.
MERMER OCAĞI KÖYLÜLERİN DAVASI SONRASI KAPANMIŞTI
Yaklaşık sekiz yüz yıllık sedir ağaçlarının olduğu Ekizce’de yüz dönümlük alana mermer ocağı yapıldı. 2014 yılında başlayan ağaç kesimi sonrası faaliyete başlayan mermer ocağına karşı doğaseverler ve köylüler dava açtı. Köylülerin açtığı davanın ardından Antalya 2’nci İdare Mahkemesi 2015 yılında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Şirketin itirazına rağmen Antalya Bölge İdare Mahkemesi yürütmenin durdurulmasını onayladı ve mermer ocağı işletmesi 2015 yılında kapandı.
‘BU TOZ SEBZELERİMİZİN ÜZERİNE ÇÖKÜYORDU’
Mahkemenin köylüler lehine sonuçlanmasının ardından şirket temyize başvurdu. Mahkeme bu kez kararı mermer işletmecileri lehine bozarak ikinci kez mahkeme tarafından keşif kararı verildi. 30 Ocak’ta köylüler ve keşif için gelen yetkililer bölgede incelemelerde bulundu. Bölgede yaşayanlar keşif sırasında mahkeme ve bilirkişi heyetine mermer ocağı üzerinde toz bulutları olduğunu ve su kaynaklarının kurutacağını söylediler. İnceleme alanına gelen heyete davacılardan Şaban Kılıç, “Burada çalışma yapılırken her gün yoğun toz bulutunu bizzat görüyorduk. Bu toz yetiştirdiğimiz sebzelerimizin üzerine çöküyordu. Bu toz çevreye yayılıyordu. Bu toz bizi kanser yapacak” diye konuştu.
‘ARAZÖRLE SU TAŞIYACAĞIZ’
Keşfe katılan davacı ve köy muhtarı Sait Karateke ise mahalle sınırlarında beş tane taş ve mermer ocağı bulunduğunu, hepsinin de yerleşim yerine yakın mesafede olduğunu, mermer ocağına karşı olmadıklarını ancak uygun yerlere açılması gerektiğini, buranın köye çok yakın olduğunu söyledi.
Şaban Kılıç’ın açıklamaları üzerine mermer şirketinin avukatı toza karşı arazözle su taşıyacaklarını ve mermer kesiminde bu suyun kullanacağını söyledi.
BÖLGEDEKİ 4 BİTKİDEN BİRİ ENDEMİK
Keşif öncesi basına bilgi veren A Platformu Sözcüsü Hediye Gündüz, bölgenin Türkiye’de var olan tek sedir ormanı olduğunu ve arasında mermer ocağını istemediklerini söyledi. Gündüz itirazlarını şu şekilde sıraladı; “Ekizce’nin de içinde bulunduğu sedir ormanları ülkemizde 400 bin hektarlık alanda yaşamaktadır. Sedir ormanı içindeki her 4 bitkiden biri endemiktir. Bu ormanların içinde bulunan 161 bitki endemiktir ve bu da bitkilerin oranı yüzde 21’dir . Antalya’nın toplamda 3000 bitki türünden 750’si endemiktir ve endemiklerin en yoğun olduğu alan sedir ormanlarıdır. Türkiye bu gerçeği bilerek 1958 yılında Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Merkezi kurmuştur. Uğruna araştırma merkezi kurduğu ormanlar mermer ocağına tahrip ettirilemez. Alan, ayrıca bölgenin en önemli endemik bitkilerinden olan şakayığın doğal yayılış alanıdır. Bilindiği gibi EXPO 2016’nın sembol bitkisi şakayıktır.”
Köylülerin başvurusu sonrası mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı vermesiyle mermer ocağı kapandı. Köylülerin ve doğa severlerin mermer ocağına karşı başlattıkları mücadele dört yıldır sürüyor. Mermer ocağı için ağaçların kesildiği bölgede birçok endemik bitki türü yetişiyor.