Aksoy: ABD'nin seçim açıklaması art niyetli bir yaklaşım

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD Dışişleri Sözcüsü'nün "OHAL'de seçimden endişeliyiz" açıklamasını eleştirdi. Açıklamayı "art niyetli" olarak nitelendiren Aksoy, Fransa'da OHAL döneminde seçim yapıldığını hatırlattı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert'in seçimle ilgili açıklamalarına yanıt verdi. Aksoy, "Art niyetli bir yaklaşımdır. Birçok ülkede olağanüstü hal uygulaması sırasında seçim düzenlendiğini de hatırlatmak isterim. Bunun son örneklerinden biri, 2017 yılında Fransa’da yapılan seçimlerdir" dedi.

ABD Dışişleri Sözcüsü Heather Nauert, dün düzenlediği basın toplantısında Türkiye'de, OHAL koşullarında seçim yapılmasından "endişeli" olduklarını söylemişti. Nauert, "Bu tür bir olağanüstü hal döneminde seçimleri düzenleme kabiliyetleri hakkında endişelerimiz var. Elbette özgür ve adil seçimler görmek isteriz, ama burada bir endişe var" demişti.

'TEMEL HAKLARIN KISITLANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL'

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy’a, bugün Nauert'in açıklaması soruldu. Türkiye'de yapılan tüm seçimlerin adil ve şeffaf olduğunun uluslararası gözlem raporlarında yer aldığını söyleyen Aksoy, "Olağanüstü hal koşullarında 2017 yılında gerçekleştirilen anayasa referandumu bunun son ispatıdır. Bu gerçeği gözardı ederek, olağanüstü hal uygulamasının seçimleri demokratik standartların gerisine düşüreceğini iddia etmek art niyetli bir yaklaşımdır" diye konuştu.

OHAL döneminde özgürlüklerin kısıtlanmadığını belirten Aksoy, "Olağanüstü hal sadece ülkemizin birliğine, devletimizin bekasına kasteden teröristlerin faaliyetlerini hedef almaktadır. Ülkemizde teröristlerden başka hiç kimsenin temel hak ve özgürlüklerinin kısıtlanması söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.

'OHAL'DE SEÇİMİN SON ÖRNEĞİ FRANSA'

Birçok ülkede OHAL sırasında seçim yapıldığını dile getiren Hami Aksoy, şöyle devam etti:

"Bunun son örneklerinden biri, 2017 yılında Fransa’da yapılan seçimlerdir. Demokrasi ve hukukun üstünlüğünü benimsediğini iddia eden bazı devletlerin, ülkemiz söz konusu olduğunda bu tür peşin hükümlü yorumları, Türkiye’ye yönelik çifte standartlı anlayışın bir diğer örneğidir. Dahası henüz gerçekleşmemiş seçimler hakkında önceden açıklama yapmak millet iradesine müdahale anlamına gelmektedir ve kabul edilemez."