Eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz: Erdoğan korkuyla toplumu rehin almak istiyor
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin genel merkezinde basın toplantısı gerçekleştirdi. İYİ Parti’nin ekonomi uzmanları Ayfer Yılmaz ile Durmuş Yılmaz da gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ANKARA - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin ekonomi ve dış politika uzmanlarıyla birlikte başın açıklaması gerçekleştirdi. Akşener, "Arkadaşlar, İYİ Parti Türkiye'yi bu durumdan nasıl kurtaracak derseniz, onu sizlere partimizin ekonomi uzmanları anlatacak. Sorularınız varsa eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ile ekonomist ve eski bakanlardan Ayfer Yılmaz sorularınızı cevaplayacak" ifadelerini kullandı.
'TOPLUMU KORKUTMAK İÇİN BİLİNÇLİ YAPILDI'
Akşener daha sonra sözü İYİ Parti’nin ekonomi kurmayları; Ayfer Yılmaz ile Durmuş Yılmaz’a bıraktı. Basın toplantısının ardından Ayfer Yılmaz ile Durmuş Yılmaz gazetecilerin ekonomiye ilişkin sorularını yanıtladı. Eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Londra’daki açıklamalarının toplumu korkutmak için bilinçli yapıldığını düşündüğünü söyledi. 7 Haziran-1 Kasım 2015 seçimleri arasında toplumun korkuyla rehin alındığını hatırlatan Durmuş Yılmaz, ‘Dış dünya alarma geçmiş durumda, piyasalar rahatsız. Dünyaya yeni bir doğru vereceğiz diyorlarsa ve bunu gerçekleştirirlerse Nobel iktisat ödülü almaya hak kazanırlar’ dedi.
Eski Hazine Müsteşarı ve Bakan Ayfer Yılmaz da “Bir an önce ekonomi yönetiminin özellikle de Merkez Bankasının üzerindeki baskının kaldırılması gerekir” diye konuştu.
'EKONOMİYİ İŞİN EHLİNE TESLİM EDECEĞİZ'
Akşener’in gündeminde İsrail yönetiminin Filistin’de uyguladığı katliam ve ekonomideki gelişemeler vardı. Akşener "Türkiye'yi refaha çıkarmak için; Öncelikle ekonomiyi işinin ehli kadrolara teslim edeceğiz. Biz, Merkez Bankamızın bağımsız hareket etmesini sağlayacağız. Biliyoruz ki bağımsız hareket edebilirlerse, piyasalar da Merkez Bankası'nın doğru zamanda, doğru kararlar alacağını bilirler. Bugün Merkez Bankası'nın hem paramızın dolar karşısında değer kaybetmesini engellemesi, hem de enflasyonu düşürmek için, paramızın fiyatı olan faiz oranlarını ekonominin gereği şeklinde düzenlemek gerekmektedir." açıklaması yaptı.
Akşener’in konuşmasından satır başları şu şekilde:
TÜRKİYE BURADAN NASIL ÇIKAR?: Kudüs'te yaşanan, bizim acılarımızın parçası olan vahim durumun en büyük yanlışlarından biri, Türkiye'nin tutarsız ve içi başka dışı başka dış politikasıdır.Bir yandan, Müslüman dünyanın temsilcisi, iddiasını taşıyıp, diğer taraftan, o Müslüman dünyaya, eziyet yapanlarla çıkar birliktelikleri kurmaya devam etmek yanlıştır.Her felaket durum, sözle değil fiille, aksiyonla karşılık bulmazsa, itibarlı bir politikaya sahip olamazsınız.Türkiye Cumhuriyeti'ne ve bölgeye yapılacak en büyük iyilik, ülkemizi yönetenleri, lafla peynir gemisi yürütmekten, men etmektir. Ekran önündeki bir “one minute” ile, 9 yıl idare ettiler, bu 9 yılda, binlerce Filistinli kardeşimizin katledilmesi, hiç durmadı.Bu çok acıdır.
FİLİSTİN YALNIZ OLAMAYACAKTIR: Yaşanan son vahim durum, ülkemiz yöneticilerine, artık dürüst, tutarlı ve ciddi bir dış politika ihtiyacını göstermeye yetmelidir. Filistin halkına, desteğimizi göstermek istiyorsak, bundan daha etkin ve sonuç alıcı bir dış siyaset tavrı olamaz. İlk gün söylediğim gibi, Türkiye var oldukça Filistin yalnız olmayacaktır. Türkiye'nin çevre coğrafyasında yaşanan, yaşanacak olan her durumda, bizim dış politika anlayışımızın büyük önemi vardır. Tavır ve kararların bu sorumluluk içerisinde olması lazımdır.Bir kez daha, çocukların, masum insanların katledilmesinden duyduğum acıyı ve üzüntüyü paylaşmak isterim.
CANLI ÇIKMA İHTİMALİMİZ YOK: Değerli basın mensupları, bu toplantının ikinci nedeni ise malumunuz, ekonomideki büyük savrulmadır. Deprem olması için seçimleri bekleyenler, nerede yaşıyorlar,kimlerin diliyle konuşuyorlar bilemem, ama Türkiye'de yaşamadıkları, Türkçe konuşmadıkları kesindir. Dolar aldı başını gidiyor, ülkemizin durumu, uçuruma yuvarlanacak bir otobüse benziyor. Ve maalesef, hepimizin içinde olduğu o otobüsün direksiyonunda da, yorgun bir şoför var.Yorgun şoförün direksiyon başında oturma ısrarı sorumsuzluktur .O yorgun şoför, Londra'da, yine sorumsuz, sorumluluktan uzak bir konuşma yaptı.
EKONOMİYİ YÖNETEN GÜVENDİR: Başından beri söylediğimiz gibi “ekonomiyi güven yönetir.”Siyasi iradenin en temel görevi bu güveni sağlamaktır.Ekonomide yapılması gereken, hukuk devleti ve piyasa koşullarının işlevselliğidir.Konularında deneyimli ve başarılı geniş bir kadro içerisinde yeterli hazırlığımız var. Dünya öyle bir dünya ki, ne ekonomi, ne de siyaset, boş laflarla yürütülme dönemini, çoktan geçmiştir.Siyasetçinin, kendine aşık her boş lafının bedelini, millet öder, zaten ödüyor da.
Biz diyoruz ki, Eğer, işin ehli olanlar, Türkiye'yi yönetirse, o yorgun şoförün elinden, o direksiyon alınırsa, ülkemiz uçuruma yuvarlanmaktan kurtulacağı gibi, yolunada, huzur ve güvenle devam edebilir.
PEKÂLÂ TÜRKİYE BURADAN NASIL ÇIKAR? Merkez Bankası'nın, enflasyon ile mücadelede kararlı olması, enflasyonu düşürecek, paramızı güçlendirecek ve orta vadede faiz oranlarının da, beraberinde düşürülmesine imkân verecektir.Bunu yaparken, maliye politikasında da, istikrarı tekrar tesis etmek ve bozmamak gerekmektedir. Biz vergileri tabana yayarak, daha fazla vergi geliri yaratmayı, böylece vatandaşın üzerindeki vergi yükünü azaltmayı planlıyoruz.
DURMUŞ YILMAZ KİMDİR?
Ekonomist, bürokrat ve siyasetçi olan Durmuş Yılmaz 1947’de Uşak’ın Eşme ilçesinde doğmuştur. İlk ve orta öğrenimini Uşak’ta tamamladı. Lise eğitimini Ankara Tapu ve Kadastro meslek lisesinde tamamladı. Muğla’da Harita ve Kadastro teknisyeni olarak çalışırken Muğla Turgutreis lisesinden normal lise diploması aldı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 3 sene Hukuk öğrenimini gördü. 1970 yılında Millî Eğitim Bakanlığının açmış olduğu Devlet Bursu sınavını kazanarak İngiltere’ye Ticaret Bakanlığı adına iktisat öğrenimini için gönderildi.
City University of London’da ekonomi dalında lisans, University College, University of London’da lisans üstü eğitim gördü. 1980 yılında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kambiyo Genel Müdürlüğünde göreve başladı. Dış Borç Erteleme, Döviz Kurları ve Döviz Rezerv Yönetimi alanlarında çalıştı. 1993 yılında Döviz İşlemleri Müdürlüğü Müdür Yardımcısı, 1995 yılında Bankalararası Para Piyasası Müdürü, 1996 yılında Ödemeler Dengesi Müdürü, 1997 yılında Döviz Risk Yönetimi, Krediler, Döviz ve Efektif Piyasaları ile Açık Piyasa İşlemlerinden sorumlu Piyasalar Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı, 2002 yılında İşçi Dövizleri Genel Müdürü oldu. 7 Nisan 2003 tarihinde yapılan Banka Genel Kurulunda Banka Meclisi üyeliğine seçildi ve Mayıs 2003 – Nisan 2006 tarihleri arasında bu görevi sürdürdü.
18 Nisan 2006 tarihinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanlığına atandı. 2009 yılında Euromoney dergisi tarafından “Yılın Merkez Bankası Başkanı” seçildi. Bu görevini, görev süresinin bittiği 13 Nisan 2011 tarihine kadar sürdürdü. Nisan 2011’de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Cumhurbaşkanlığı Ekonomi başdanışmanlığı görevine atandı.
AYFER YILMAZ KİMDİR?
Ayfer Yılmaz 1956, Ankara doğumludur. 1978 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Maliye Bölümü’nü bitirdi. Bonn Büyükelçiliği Ekonomi ve Ticaret Müşavir Yardımcılığı, Hazine Kamu Finansmanı Genel Müdürlüğü, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcılığı, Hazine Müsteşarlığı, Dünya Kalkınma Bankası, Asya Kalkınma Bankası, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, İslam Kalkınma Bankası Türkiye Başkanlığı, XX.ve XXI. Dönem İçel (Mersin) Milletvekilliği ile Devlet Bakanlığı yapmıştır. 2002-2009 Başkent Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Genel Sekreterliği görevini yürütmüştür. Okan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Danışma Kurulu üyesidir 1 çocuk annesidir.