Evsizlerle iftar sofrası: Bankana değil kankana yaslan

DUVAR - Erdem Mücadelesi Platformu, bu akşam İstanbul, Tarlabaşı'ndaki Tirşe sokakta iftar sofrası kurdu. İftar sofrasında evsizler bir araya geldi. İftarda konuşan Tarlabaşı Dayanışma Topluluğu Gönüllüsü Kadir Bal, özellikle dışarıda yaşamak zorunda kalan yaşlıların sorunlarına dikkat çekerek "Bu duruma Duyarsız kalmayın!" çağrısında bulundu.

'BURASI KARDEŞLİK SOFRASI'

Ezan okununca gencinden yaşlısına, mahalle gönüllüsünden, madde bağımlığından kurtulmuş gençlere kadar farklı birçok kesimden insan iftarı birlikte açtı. Mahallede yaşayan birçok kişi de evlerinde yaptıkları yemeklerle sofralar kurdu. İftar için sofra kuran mahallelilerden biri "Bizler kardeşiz. Yemeklerimizde de kardeşlik öznesi var. Bu sofra kardeşlik sofrası" dedi.

Tarlabaşı Dayanışma Topluluğu Gönüllüsü Kadir Bal, İstanbul'da evsiz kalanların çok büyük sorunları olduğunu belerterek, "Özellikle 40 ile 80 yaş arası evsizler çok büyük sorunlar yaşıyor. Bizimle temas kurduklarında ev, barınma sağlık ve dostluk bağımızı kuruyoruz. Onlara aile olmaya çalışıyoruz" dedi.

'DOSTLUK VE EŞİTLİK DERDİMİZ VAR'

"Topluma bir çağrımız var" diyen Bal, şöyle devam etti: "Bu konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları da destek vermeli. Kendileri böyle bir konuyla karşılaştıkları zaman duyarsız kalmamalılar. Yerel yönetimler barınma konusunda görevini yerine getirmeli. İmece usulüyle böyle bir program yapıyoruz insanlar bize başvurup yaşlıları doktora götürebilir, kiralarını ödeyebilir, sağlık masraflarını karşılayabilir. Müsait olduklarında bu insanlarla muhabbet kurmalarını öneriyoruz. Biz de şunu söylüyoruz: Bankana değil kankana yaslan. Dostluk ve eşitlik derdimiz var."

'BU SOFRAYI KURANLAR DA KİMSESİZLER'

Yaşlılar kadar dışarıda kalan gençlerin de büyük sorunları olduğunu anlatan Bal daha önce karşılaştığı somut bir örneği şöyle anlattı: "Daha önce dışarıda kalmış çocuklar emniyet tarafından ormana bırakıldılar. İkincisi çocuklar Kabahatlar Kanunu'ndan dolayı cezalar alıyordu. Örneğin 18 yaşındaki bir çocuğa 145 bin TL para cezası verildi. Çocuklar, gençler dışarıda tacize uğruyorlar. Hazreti Ömer'in bir sözü var: 'Evlatlar analarından hür doğar. Annelerinden doğanları kimse köleleştiremez.' Biz bütün insanların hür olduğuna inanıyoruz. Onların hak etmediği, insan onuruna yakışmayacak şeylere itiraz eden bir topluluğuz. Biz eşitliğe inananlarız. Vakıf, dernek, belediye veya zenginlerin desteği gibi bir durum söz konusu değil. Farklı bir dayanışmayı tecrübe ediyoruz. Bu sofrayı kuranlar da kimsesizler. Bu sofranın insanları sokaktan gelen, gayrı meşrudan gelen, madde bağımlılığından gelen vatansız insanlar ve ayrıca bizleriz."

'ONURU BİR YAŞAM EVSİZLERİN DE HAKKI'

İftarın ardından Erdem Mücadelesi Platformu bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada 'onurlu bir yaşam evsizlerin de hakkıdır' denildi: "Toplumumuzun ortak meselesi olarak evsizler ve korunaksız alanlarda yaşayan insanlar, ciddi şekilde varlığını devam ettiriyor. Bu meseleyle ilgili olarak kamu otoritesinin, belediyelerin, vatandaş olarak bizlerin, yani herkesin sorumluluğu var. Özellikle kentleşen, işsizliğin devam ettiği ve barınma ücretlerinin yüksek olduğu büyük şehirlerde sokakta yaşamak durumunda kalan, ekseriyetle devlet nezdinde kayıtsız olan, en temel insanî haklarından mahrum kalan insanlar, biz görsek de görmesek de toplumumuzun birer bireyi olarak bizim sorumluluğumuzdadırlar. Onları kazanmak, onlarla kardeş olmak, normal ve eşit düzeyde ilişki kurmak durumundayız. Kamu kurumlarının ve otoritesinin yetersiz kaldığı bu can yakıcı ve çok boyutlu mesele için, gönüllü çalışan yapılar olarak bir araya gelmeye ve işbirliği yapmaya karar verdik. Tamamen siyaset üstü bir mesele olarak gördüğümüz evsizlik meselesi, barınma ve onurlu yaşama hakkı üzerine politik görüşlerimizi bir kenara bırakarak işbirliği yapmaya, hangi milletten ve cinsiyetten olursa olsun insanlık dışı koşullarda yaşamak durumunda kalanlar için Erdem Mücadelesi Platformunda saf tutmaya karar verdik.

Platform olarak adımızı Hz. Peygamber'in Hılful-Fudul pratiğinden ilhamla tercih ettik. Erdemli olabilmenin bir mücadele ve pratik gerektirdiğine inanarak, Hz. Peygamber'in örnekliğinden ilhamla bir takım işleri hayata geçirmeye niyetlendik."

HEDEFLER...

Platforma ve bildiriye destek veren Başkent Kadın Platformu, Emek ve adalet platformu, Güzel İşler Derneği, Hayata Sarıl Derneği, İdealist Kadınlar Derneği, Sosyologlar Derneği, Siirt Vakfı ve Şefkat-Der hedeflerini şöyle sıraladı: "Sokaklarda yaşam mücadelesi veren ve büyük şehirlerde sayıları binleri bulan -genciyle, yaşlısıyla, hastasıyla, engellisiyle- tüm evsizlerin hayatlarını normale dönüştürebilecek rehabilitasyon merkezlerini, yaşam alanlarını ve topluma kazandırabilme mekanizmalarını hayata geçirerek toplumu güçlendirmek. Sivil inisiyatifler olarak bu anlamda elimizden geleni yapmak, kamu otoritesinin ve imkânlarının seferber edilmesi için kampanya gücüne başvurmak. Yine kimsesiz ve sahipsizlikten dolayı, ya da yakınları tarafından köle gibi satılarak, hile ve tuzakla fuhuş gibi gayri insanî bir hayata itilen ve mecbur bırakılan, hayatı çalınan ve mahvolan hayatsız kadınların normal bir hayata kavuşmalarını, toplumla eşitlenmelerini sağlamak için gayret etmek, onlara da aynı şekilde barınma, eğitim ve iş imkânı sağlanmasına yardımcı olmak.

İftarın ardından Erdem Mücadelesi Platformu bir açıklama yaptı...

Bizler, bu metinde ismi bulunan yapılar olarak herkesi bu anlamda gayret etmeye, mağdurlarla dayanışmaya ve saflarımıza katılmaya davet ediyoruz. Elindekini kardeşlik ve dayanışma duyguları içinde paylaşan, arkadaş olabilen, öğrendiğini beraberce yaşamak isteyen herkesi buraya bekliyoruz. 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' buyuran şefkat abidesi bir Paygamber'in ümmetiyiz.  Globalleşen dünyada aynı şehirde yaşadığımız insanlar da artık komşularımız sayılırlar. Dolayısıyla bu meseleler, hepimizin ortak meselesi ve derdi olmalıdır. Toplumun bir parçası olan evsizler için politika üretmek ve bu konuda alınan somut karar ve tedbirleri seçimden önce halka açıklamakla yükümlü olduklarını tüm siyasi partilere hatırlatırız. Bilhassa yetkililerden, kardeşlik ve rahmet ayı olan Ramazan'da bu meseleleri de gündemlerine alarak acilen çözüm üretmelerini ve bunları kamuoyuyla paylaşmalarını talep ediyoruz. Zira onurlu bir yaşam herkesin hakkıdır."