Lemi Bilgin: Devlet Tiyatroları, Cumhurbaşkanlığı'na bağlanmadı yok edildi
Devlet Tiyatroları'nın (DT) eski Genel Müdürü Lemi Bilgin, son KHK ile kurumun cumhurbaşkanlığına bağlandığını söylemenin doğru olmadığını belirtti. Bilgin "Bu yapılan değişiklikler devlet tiyatrosunun kuruluş yasasının 1'inci maddesini yok etti. Bu KHK, kurumun kaldırıldığı anlamına geliyor. Kurumu yok ettikleri için kuruma ait yapıları da tarihi binaları da ellerine alabilirler" dedi.
ANKARA - 703 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de (KHK) Devlet Tiyatroları Kanunu'yla ilgili birçok değişiklik yapıldı. “Devlet Tiyatroları bir genel müdür tarafından yönetilir” maddesi kaldırılırken daha önce tüzük ya da Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen yönetim ve ödenekle ilgili birçok kararı Cumhurbaşkanlığı'nca verilmesi hükmü getirildi.
'KURULUŞ YASASI YOK EDİLDİ'
Uzun yıllar Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevini yürüten Lemi Bilgin Devlet Tiyatroları, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlükleri'yle ilgili yapılan değişiklikleri Gazete Duvar'a değerlendirdi.
Devlet Tiyatroları'nın Cumhurbaşkanlığı'na bağlandığını söylemenin doğru olmadığını ifade eden Bilgin, "Bu yapılan değişiklikler devlet tiyatrosunun kuruluş yasasının 1'inci maddesini yok etti. 1'inci madde 'Ankara'da Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı tüzel kişiliği haiz, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Devlet Tiyatroları bir Genel Müdür tarafından yönetilir' diyordu. Öncelikle bu madde kaldırıldı. Dolayısıyla bu KHK ile kurumun kaldırıldığı anlamına geliyor" diye konuştu.
'BU BİR BAĞLAMA DEĞİL YOK EDİLME'
Yapılan değişikliklerle yeni oluşturulan yasanın isminin "Devlet Tiyatroları Personel Kanunu" olduğunu hatırlatan Bilgin, şunları anlattı: "Bu değişikliğin tercümesini şöyle yapabilirim: 'Devlet tiyatrosunu ortadan kaldırdık ama personeli için bir yasa tutuyoruz.' Kuruluş yasası, kurulları, bütçesi tamamıyla kaldırıldı. Tekrar ediyorum Cumhurbaşkanlığına bağlanmadı, kaldırıldı. Kurumlar kendi yasalarıyla, kendi mesleki gelenekleriyle ve mesleki kurallarıyla çalışır. Hele sanat kurumları tamamen böyledir. Dünyada hiçbir sanat kurumu yoktur ki iç işlerini, sanatsal politikalarını herhangi bir Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı belirlesin. O yüzden bu bir bağlama değil bir yok edilme. Böyle bir kurumun yok edilmesinin olumlu bir tarafını göremiyorum."
'MÜDAHALE ESKİDEN DE OLURDU AMA YASALARIMIZ BİZİ KORURDU'
Devlet Tiyatrolarına artık müdahale edecek bir ortamın dahi kalmadığını söyleyen Bilgin sözlerini şöyle sürdürdü: “Diyelim ki Cumhurbaşkanlığı kendisine göre bir sanat kurumu oluşturacak ve adını ne koyarlar şimdiden bilemiyorum. Müdahale eskiden de olurdu, her zaman olmuştur ama yasalarımız bizi korurdu. 77 yıldır Türkiye'nin çağdaş yüzü olan bu kurum bir anda sessiz sedasız lağvedildi. Kurumu yok ettikleri için kuruma ait yapıları da tarihi binaları da ellerine alabilirler. Zor olan kısım personeli ne yapacağız kısmıydı. Onu da kanunların ismini değiştirerek hallettiler. Bütçe dahil her şey kalktığı için personelden başka ortada bir şey yok. Çok kısa sürede kurumlara ne olacağına dair kararlar çıkaracaklardır. Onu da Cumhurbaşkanlığı hazırlayacak. Özlük hakları, çalışma koşulları ve sair hepsi çıkan tüzüklerle yönetmeliklerle belirlenecek."