İYİ Parti'den yaptırım tepkisi: Trump Towers'a el koyun

İYİ Parti ABD'nin yaptırımlarına tepki gösterdi. Parti Sözcüsü Dr. Aytun Çıray, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletimizi hedef almıyor olsa da adı geçenlerin sıfatlarından ötürü konu Türkiye Cumhuriyeti ile Amerika Birleşik Devletleri ilişkilerini doğrudan ilgilendirmektedir" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İYİ Parti Genel Sekreteri ve Sözcüsü Dr. Aytun Çıray Türkiye –ABD arasında yaşanan “Brunson krizi” hakkında partisinin resmi görüşünü açıkladı. Çıray, "Amerika Birleşik Devletleri, 'Başkanın talimatıyla Hazine Bakanlığı, Papaz Brunson'ın tutuklanması ve hapsedilmesinde rol oynayan Türk İçişleri ve Adalet bakanlarına yaptırım getiriyor. Rahip Andrew Brunson hakkında ülkemizde sürdürülmekte olan adli süreçle irtibatlı olarak ABD Hazine Bakanlığı’nca İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül hakkında alınan yaptırım kararı aldı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletimizi hedef almıyor olsa da adı geçenlerin sıfatlarından ötürü konu Türkiye Cumhuriyeti ile Amerika Birleşik Devletleri ilişkilerini doğrudan ilgilendirmektedir" dedi.

"İYİ Parti olarak öncelikle ifade etmeliyiz ki, ABD’nin bu yakışıksız olduğu tavrını kınıyoruz, müttefiklik anlayışına aykırı buluyoruz. Bizim için Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bağımsızlığı ve Türk milletinin özgürlüğü her türlü değerlendirmenin üzerindedir" vurgusunda bulunan Çıray, sözlerine "Ülkemizin varlığı ve bütünlüğünü ilelebet devam ettirecek bir siyasetin yılmaz savunucusu olarak varoluşsal değerlerimizin korunması konusunda dışarıdan gelecek tehditlere karşı birlik beraberlik ruhu içinde olacağız; ancak Türkiye’yi yönetenlerin de milletimizin egemenlik haklarını ve hukukunu koruyup koruyamadıklarının yakın takipçisi olacağız. İYİ Parti dış politikayı megafonla yapmayacaktır" diyerek devam etti.

'BİRLİK VE BERABERLİK RUHU İÇİNDE AŞMALIYIZ' 

"Herkes bilmelidir ki, İYİ Parti’nin dış politika konusunda AKP yönetimlerini eleştiriyor olması dış devletlerin yanında yer aldığı anlamına gelmez" diyen Çırat, "Bu çerçevede ABD ile ilişkilerimizde ortaya çıkan bu istenmeyen durumu birlik ve beraberlik ruhu içinde aşmamızın iki temel şartı vardır. Birincisi demokrasinin gerektirdiği şeffaflık içerisinde başta muhalefet partileri olmak üzere milletimizin bilgilendirilmesi, ikincisi mutlak güçler ayrılığına dayalı, yargının bağımsız olduğu, tartışmasız bir hukuk ve kanun devleti olmak. Türkiye Cumhuriyeti’nde yargının ne kadar bağımsız olduğu konusunda gündeme gelen sorgulamalar ve Almanya örneğine de benzer durumdaki yabancı uyruklu kişilerin hukuk yolları tüketilmeden siyasi pazarlıklarla serbest bırakılmış olmalarının oluşturduğu kötü emsaller, üçüncü ülkelerin dava süreçlerine siyasi mülahazalarla müdahale etmelerinin önünü açmış bulunmaktadır" ifadelerinde bulundu.

'ABD BU CÜRETİ NEREDEN BULMUŞTUR?'

"İYİ Parti, iktidar olmaya aday sorumlu bir muhalefet partisi olarak, Rahip Andrew Brunson hakkındaki adli sürecin şeffaf ve hukuk düzeni temelinde süratle sonuçlandırılmasında ve gündemden düşürülmesinde zaruret görmektedir" diyen Çıray açıklamalarını şu sözlerle bitirdi:

"İYİ Parti olarak Türkiye Cumhuriyeti ile Amerika Birleşik Devletleri ilişkilerinde bir tırmanma temayülü gösteren ve başka alanlara da sirayet eden bu gergin ortamın suhuletle çözüme kavuşturulması, iki dost ve müttefik ülke arasındaki ilişkilerin karşılıklı çıkar temelinde ve sağlıklı bir zeminde gelişmesinin sağlanması en samimi beklentimizdir.

Bu iş yakışıksızdır, uluslararası hukuka aykırıdır, güçlülerin hukuksuzluğudur. Ancak bir rahip konusu nedir, ne değildir? ABD bu cüreti nereden bulmuştur? Bu süreçte perde arkasında yapılan pazarlıklar nedir? Bu tartışmayı önümüzdeki günlerde tabii ki yapacağız. Çünkü şeffaflık Büyük Türk Milleti’nin bilme hakkına saygıdan öte, ona karşı mecburiyettir."