Oktar operasyonu kapsamında 6 şüpheli ölüm yeniden inceleniyor
Oktar ve örgütüne yönelik soruşturmada şimdi üç şüpheli ölüm dosyası yeniden açılıyor. Bununla birlikte polis 3 kadının intihar olayını da Oktar ve örgütüyle ilgili olabileceği şüphesiyle incelemeye almıştı.
DUVAR - Adnan Oktar ve adamlarına yönelik suç örgütü soruşturmasında yeni gelişmeler yaşanıyor. 80’li ve 90’lı yıllarda şüpheli görülen iki intihar ve bir cinayet dosyası, raftan indirilerek Adnan Oktar ile olan bağı incelenmeye başladı. Geçen temmuz ayında Adnan Oktar ve adamlarına yönelik düzenlenen operasyonda 167 kişi tutuklanırken dosyalarla ilgili çok yönlü soruşturmalar başlatılmıştı.
Gazete Vatan’dan Tolga Atar’ın haberine göre polis, 1988 yılında Boğaz Köprüsü’nden atlayarak intihar eden üniversite öğrencisi Tayfun Baban, 1989 yılında 11’inci kattan atlayarak ölen üniversite öğrencisi Vistül Ayerdem ve Oktar’ın en yakını olan elektronik uzmanı Serkan Ciminli’nin 1998’de Bebek’te iki kişi tarafından öldürülmesi ile ilgili dosyaları raflardan indirdi. Yaşanan intihar ve cinayet olaylarında Adnan Oktar ve müritlerinin bağı yeniden masaya yatırılacak.
İNTİHAR MI CİNAYET Mİ?
‘İntihar’ denilerek dosyaları kapatılan Baban ve Ayerdem’in cinayete kurban gidip gitmediklerini mercek altına alan polis, Ciminli’nin öldürülmesiyle ilgili de yeniden delilleri ve ifadeleri incelemeye aldı. Önümüzdeki günlerde bu dosyalarla ilgili soruşturmanın tamamlanması bekleniyor.
Dosyası yeniden açılan bir diğer isim Serkan Ciminli, Bebek’te kız arkadaşıyla birlikte olduğu sırada Mayıs 1998’de öldürüldü. Oktar’ın en yakın adamlarından biri olan elektronik uzmanı Ciminli’nin ölümüyle ilgili olarak Ramazan Oruç yakalanmıştı. Bilim Araştırma Vakfı yöneticisi olan Ciminli’nin, örgütten ayrılan ‘Kızıl imamlar’ denilen gruba ait çok sayıda şantaj görüntülerini de hazırladığı iddia edilmişti.
1988 yılında 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Tayfun Baban, Boğaziçi Köprüsü’nden atlayarak intihar etmişti. Baban’ın İTÜ’de öğretim görevlisi olan babası Ertan Baban o dönem, “Tayfun çok ince planlanmış bir cinayete kurban gitmiş olabilir” diye açıklamış ve oğlunun Adnan Hoca’nın evlerine 6 ay boyunca takıldığını, olaydan 15 gün önce ayrıldığını öğrendiklerini ifade etmişti. Baban’ın cesedi hala bulunamazken cinayetle ilgili delil olmadığı için dosyası intihar diye kapatılmıştı.
1989 yılında ise Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Bölümü öğrencisi 18 yaşındaki Vistül Ayerdem, Levent’te bir apartmanın 11’inci katından aşağıya düşüp hayatını kaybetti. Aile, kızlarının Adnan Hocacılar ile iletişimi olduğu iddialarını reddetmesine rağmen, “Kızımız cinayete kurban gitti” açıklaması yapmıştı. Arkadaşları da Ayerdem’in cinayet kurbanı olduğunu ileri sürdü.
ŞÜPHELİ 3 İNTİHAR DAHA İNCELENİYOR
Oktar Grubu’na yönelik soruşturma çerçevesinde bir süre önce de polis üç intiharı da mercek altına almıştı. 1988’de Kadıköy Kızıltoprak’ta 10’uncu katta bulunan evlerinin balkonunda atlayarak intihar eden 18 yaşındaki Nil Kalkavan, 2002’de Arnavutköy Halil Paşa Yalısı’nda kendini elbise dolabına asarak intihar eden 1995 Dünya Güzellik Yarışması yarı finalisti Ahu Paşakay ve 2000 yılında Büyükçekmece’de evinde intihar eden Nuray Tınar dosyaları üzerindeki incelemeler sürüyor.
Adnan Oktar ve adamlarının evlerinde ele geçirilen 2.500 hard disk, CD, dinleme cihazı ve kayıtların polis tarafından incelenmesine devam ediliyor. Polisin birtakım incelemeleri tamamladığı ve bunlarla ilgili raporları savcılığa gönderdiği öğrenildi. Elde edilen görüntüler arasında fotomontajlı porno CD’lerinin de bulunduğu ve bunlarla kimlere nasıl şantaj yapıldığı araştırılıyor.
İncelemelerde, Oktar grubuyla bazı telefon operatörler şirketlerinde çalışan kişiler arasındaki bağlantılar da ortaya çıkarıldı.