Eğitim-Sen’den istifa et, müdür ol

Yeni öğretim yılı başlarken Diyarbakır Eğitim Sen 1 No'lu Şube yöneticisi Zülküf Güneş, sendikalarına yönelik baskıların devam ettiğini söyledi. Güneş, okullarda ihbarcılığın arttığını ve seçmeli derslerin öğrenciler tarafından seçilmediğine dikkat çekti.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - 17.5 milyon öğrenci bugün dersbaşı yaptı. Öğrenciler ve öğrenci velileri son hazırlıklarını yaparken, okullardaki sorunlar ise devam ediyor. Diyarbakır Eğitim-Sen 1 No'lu şube yöneticisi Zülküf Güneş, geçmiş dönemden kalan bir yığın sorunun ortada durduğuna dikkat çekiyor ve bu sorunların başında liselere, üniversitelere yerleştirme sisteminin geldiğini belirtiyor.

Okulların açılacağı pazartesi günü basın toplantısı düzenleyerek eğitim sistemindeki sorunları ayrıntılı bir şekilde gündeme taşıyacaklarını söyleyen Güneş, Diyarbakır’da okul idarecileri ile öğretmenlerin yaşadığı sorunlar hakkında bilgi verdi. Eğitim öğretim yılı başlarken il genelinde bütün okullara idareci atamalarının yapılmaya başlandığını belirten Güneş, özellikle Lice ilçesinde yaşanan sıkıntıları anlattı.

Güneş, atamalarla ilgili, şu bilgiyi verdi: “Milli eğitim idarecilik atamasıyla ilgili bir genelge yayınladı. Genelgeye göre müdür yardımcılığı için 4 yıl, müdürlük için ise 8 yıl çalışma şartı ile başvuru yapabiliyor. Bir de öğretmenin çalıştığı süre zarfında katıldığı etkinliklerde elde ettiği başarı puan hanesine yazılıyor. Ama en büyük puanlar mülakat komisyonun tarafından veriliyor. Bu puanların ortalaması alınıp buna göre idareci ataması yapılıyor.”

Ancak Güneş, mülakatta verilen puanlama objektif olmadığını ifade ediyor. Örnek olarak geçen yıl Hani ilçesinde ortaya çıkan ve basında da yer alan bir usulsüzlüğü hatırlatarak pekiştiriyor. Geçen yıl Hani’de mülakatta puanların nasıl verildiği yönünde bilgiler basına sızmıştı. Eğitim Bir Sen tarafından hazırlanan ve mülakat komisyonuna gönderilen bu belge, idareci olmak için başvuran öğretmenler hakkında bilgileri içeriyordu. Belgede, “Bizim iyi üyemizdir, yüksek puan verilmesi”, “Eğitim Sen üyesidir, düşük puan verilmesi” gibi ‘öneriler’ yer alıyordu. Güneş, “yandaş sendika” dediği Eğitim Bir Sen’li öğretmenlerin neden bu kadar çok idareci olarak atandığını gösteriyor, şekkinde konuşuyor.

LİCE’DE İDARECİLERİ KİM SEÇİYOR?

Lice’de çalışan öğretmenlerin yüzde 90’ının Eğitim Sen’li olduğuna dikkat çeken Güneş, bu ilçede idareci olmak için başvuran üyelerinin karşılaştığı sorunları şöyle anlattı:

“Lice’de üyemiz olan ve görevlendirme ile idarecilik yapan arkadaşlarımızın görevlendirmeleri iptal ediliyor. Şöyle denilmiş onlara ‘Ya istifa edeceksiniz, ya da biz görevlendirmelerinizi iptal edeceğiz, uzatmayacağız.’ Görevlendirme ile ataması yapılan 8 arkadaşımıza var. İstifa eden üyemizin aynı gün görevlendirilmesi uzatıldı ancak geri kalan 7 arkadaşımızın görevlendirmeleri henüz yapılmadı. İlçe Milli Eğitim Müdürü ile görüştük. Kendisi topu kaymakamlık ve valiliğe atıyor. Ancak aslında bu iş İlçe Milli Eğitim Müdürü ile başlıyor. Başvurular İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne yapılır ve buradan yazılan yazıyı kaymakamlık onaylar. Biz bunun arka planını görmeye çalışıyoruz. Yandaş sendika Lice’deki örgütlülüğümüzü dağıtmak için böyle bir yönteme başvurmuş gibi görünüyor. İlçede güçlü olan örgütlülüğümüzü dağıtmak ve idarecilik vaadiyle, yani şantaj yolunu kullanarak üye kazanmaya çalışıyor.”

İHRAÇLAR TAKİP EDİLİYOR

İdarecilerden kaynaklı eğitim ve öğretimde barış ortamının bozulduğunu dile getiren Güneş, bunu da okullarda geliştirilen ihbarcılık sistemine bağlıyor. “Okullarda artık kimse doğru dürüst kendisini ifade edemiyor, konuşamıyor. Öğretmenler arasında geçen muhabbet artık evde yapılan yemeklere dönüşmüş durumda” diyen Güneş, ihraç edilen öğretmenlerin durumuna da dikkat çekiyor. Güneş, “Biliyorsunuz, ihraç olan birçok arkadaşımızın hukuki hiçbir problemi yok, mahkemeler tarafından beraat ettiler. Bu arkadaşlarımıza çalışma hakkı vermiyorlar. Eğitimdeki emekçiler üretime katılamıyor çünkü onlara çalışma izni verilmiyor” şeklinde konuşuyor.

Güneş, örnekler vererek ihraç edilmiş öğretmenlerin çalıştırılmaması için ihbarcılığın teşvik edildiğini şu sözlerle dile getiriyor:

“Yenişehir ilçesinde bir rehber öğretmen ve müdür yardımcısı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne çağrılıyor. Burada bir müfettiş tarafından sorgulanıyorlar. İfadelerinin alınmadığını söylüyorlar ancak konuşmaları tutanak altına alınıyor, imza atılıyor. Çevrenizde etüt merkezi var mı, eğitim koçluğu yapan var mı? Ödev takibi yapan, evde ders veren öğretmen var mı? Buna benzer sorular sorulmuş ve isimler istenmiş. Özellikle ihraçların isimleri üzerinde duruyorlar. Özel okul, etüt merkezinde çalışan bildiğiniz ihraç öğretmen var mı, diye sormuşlar. Burada hem idarecileri ve hem de rehber öğretmenleri ihbarcılığa zorlama var. Eğitim ihbarcılık sistemine dönüşmüş. Diyarbakır’da daha önce dershane olup liseye dönüşen 12 Temel Lise ihbarda bulunmuş, dershaneler, etüt merkezleri açılıyor, diye. Eğitim Sen olarak bunun doğru olmadığını düşünüyoruz. Diyarbakır’da ciddi bir soruşturma sürüyor. İhraç olan 50’nin üzerinde arkadaşımız yargılandılar ve beraat ettiler. Arkadaşlarımız OHAL Komisyonu’nun dosyalarını incelemesini bekliyor. İki yıla yakın bir süreç geçti. Bunlar kamuda çalışamıyor. Neden arkadaşlarımızın özel bir yerde çalışması engelleniyor? Resmen insanlar açlığa mahkum ediliyor. Yaşamını idame ettirmeleri için çalışmaları gerekiyor.”

ZORUNLU DİN DERSLERİ

Zülküf Güneş, önceki öğretim yıllardan devam eden bir başka soruna daha dikkat çekiyor. Ortaokul ve liselerde derslerin 20’si zorunlu, geriye kalanlar ise seçmeli. Seçmeli derslerin öğrenciler tarafından seçilmesi gerektiğini söyleyen Güneş, ancak seçmeli dersleri öğrenciler yerine okul idarecilerinin seçtiğini vurguluyor.

Okul idarecilerinin mevcut iktidara yaranmak için seçmeli din derslerine öncelik verdiğini ileri süren Güneş, “Daha önce sadece Din Kültürü ve Ahlak Dersi vardı. Şuan en az üç ayrı ders din eğitimi dersi veriliyor. Pozitif bilimleri seçmek yerine daha çok bu tür dersleri seçtirerek yandaş sendika ve iktidar yandaşlarının gözüne girmeye çalışıyor idareciler” ifadelerini kullanıyor.

Zülküf Güneş, Kayapınar ilçesindeki bir ortaokulu adını vererek örnek veriyor ve bir günde seçmeli derslerin nasıl değiştirildiğini şöyle anlatıyor:

“İdare seçmeli dersleri belirlemiş. Bir öğretmen, dini dersler seçmeli ders olarak seçilmiyor, diye BİMER’e şikayette bulunuyor. Aynı gece okul idaresine muhtemelen yapılan baskı ile bütün seçmeli dersler değiştirilerek din dersleri konuldu. Öğrenciye seçme hakkı tanınmıyor. Dersleri okul idaresi seçiyor. Eğitim Sen olarak biz bu derslerin öğrencilere seçtirilmesi gerektiğini söylüyoruz.”