61 havalimanı işçisi için iddianame hazırlandı

Talepleri yerine getirilsin diye eylem yapan ve daha sonra gözaltına alınan İstanbul Havalimanı işçileri hakkında iddianame hazırlandı. Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı 61 işçi hakkında çeşitli suçlamalar yöneltti.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı, Terör, Kaçakçılık, Narkotik, Ekonomik ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından İstanbul Havalimanı işçileri hakkında iddianame hazırladı. Gaziosmanpaşa 14. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek davanın duruşma günü ise henüz belli değil.

İDDİALAR...

İstanbul Havalimanı'nda çalışan işçiler çalışma koşullarının düzeltilmesi için iş yerinde eylem yaptı. İşçilerin eylem nedeni ise insanca çalışma şartlarının yerine getirilmesiydi. 15 taleplerini kamuoyuna duyurarak iş bırakan işçiler eylemleri devam ederken 14 Eylül'de gözaltında alındı. İlk etapta 537 işçi gözaltına alındı, çıkarıldıkları mahkemede 30'u tutuklandı. Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı, bu işçilerden 61'i için iddianame hazırladı. İddianamede işçilere yöneltilen suçlamalar ise şöyle: Görevi yaptırmamak için direnme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşlere silah veya 23. Madde'de belirtilen aletlerle katılma, mala zarar verme.

Üçüncü havalimanı işçileri ne istiyor?Üçüncü havalimanı işçileri ne istiyor?

'İŞÇİLERİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN HUKUKSUZ BİR İHLALİ'

Havalimanı işçilerinin avukatlarından Yıldız İmrek, işçilerin haklarını yasal bir şekilde kullandıklarını söyleyerek söz konusu iddianamedeki suçlamalarla ilgili olarak şunları söyledi: "İşçiler can güvenliği tehlikesi, yetersiz servis, yemek ve yatakhane gibi kötü çalışma koşullarına karşı İş Kanunu, İLO sözleşmeleri, Anayasa, AİHS ve BM sözleşmelerinden kaynaklanan iş durdurma ve gösteri haklarını kullandılar. İşçiler kimseye şiddet uygulamadı, tersine onlar yatakhanelerinin kapıları kırılarak gözaltına alındılar, IGA ve jandarma tarafından dövülerek, avukat görüşü engellenerek yasadışı sorgulandılar, tüm soruşturma usulsüz yürütüldü. Anayasal hakkın kullanımı suç değildir. İşçilere değil, en az 38 işçinin ölümüne neden olan patronlara ve denetim yapmayan SGK müfettişlerine dava açılması gerekirdi. İşçilerin halen tutuklu yargılanması ise, patronlar adına yargı eliyle sınıfsal bir baskı, işçilerin özgürlüğünün hukuksuz bir ihlalidir. En azından bu aşamada tutuklu 30 işçi derhal tahliye edilmelidir."