Hak savunucuları: İhlaller yaygın ve sistematik
Diyarbakır'da insan hakları örgütleri sistematik ve yaygın insan hakları ihlallerinin devam ettiğine dikkat çekerek, BM Evrensel Beyannamesi yükümlülüklerinin yerine getirilmesi çağrısı yaptı.
DİYARBAKIR - İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin kabul edilişinin 70. yıl dönümünde Diyarbakır’da hak ihlallerine dikkat çekildi. Türkiye İnsan Hakları Derneği Vakfı (TİHV) Diyarbakır Temsilciliği, Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Tabip Odası, Hak İnisiyatifi ve İnsan Hakları Derneği (İHD) gibi insan hakları örgütleri ve hak odaklı meslek örgütleri, yaptıkları ortak açıklama ile 10 Aralık’ı kutlayamadıklarını belirtti.
Meslek örgütleri Tahir Elçi’nin 3 yıl önce katledildiğine dikkat çekerken, Elçi’nin failleri bulunup yargılanıncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini dile getirdiler. Kurumlar adına açıklama yapan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Zeytun, "Taraf devletleri, sözleşmenin yükümlülüklerini hiçbir istisnai duruma mahal vermeden yerine getirmeye davet ediyoruz" dedi.
"Türkiye’de demokrasi ve insan haklarının, ağır tehditlere maruz bırakıldığı zor bir dönemden geçiyoruz" diyen Zeytun şunları söyledi: "Türkiye’de 2018 yılında da yaşam hakkı ve işkence yasağı başta olmak üzere kategorik başlıklar altında sıralayabileceğimiz, sistematik ve yaygın insan hakları ihlalleri meydana gelmeye devam etmiştir. Toplanma ve gösteri hakkına yönelik müdahaleler, haksız gözaltı ve tutuklamalar, askeri operasyonlar nedeniyle meydana gelen ihlaller, düşünce ve ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, konut dokunulmazlığı, kadına ve çocuklara yönelik şiddet, ekonomik ve sosyal haklardaki kayıplar mevcut durumda artış göstererek devam eden hak ihlalleridir.”
İŞKENCE VE KÖTÜ MUAMELEDE ARTIŞ
Zeytun şöyle devam etti: “Gözaltında veya gözaltı yerleri dışında, işkence ve kötü muamele vakalarında artış meydana geldiği görülmektedir. Yurttaşların fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kalması asla kabul edilemez. Yine, yasadığı yollarla yurttaşların kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce alıkonulması, tehdit ve ajanlık dayatmalarına maruz kalması kabul edilemez. Anayasa’ya ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere göre, işkencenin mutlak olarak yasaklandığını buradan bir kez daha hatırlatmak istiyoruz! Bu insanlık dışı yöntemlere derhal son verilmeli, bu yöntemlere başvuranlar görevlerinden alınmalı ve yargı karşısına çıkarılarak cezalandırılmalıdır.”
EVRENSEL BEYANNAMEYE UYULMALI
“Hak ihlalleri geniş bir yelpazede cereyan etmektedir” diyen Zeytun, “Çünkü ihlaller yaygın ve sistematik bir hal almış durumdadır ve önlemeye yönelik siyasi bir irade görülmemektedir. Sonuç olarak diyoruz ki, her koşul altında dil, din, ırk, milliyet, cinsiyet, etnik ve kültürel farklılık ayrımı yapmadan BM Evrensel Beyannamesi'ne taraf ülkelerin, yükümlülüklerini yerine getirmeye davet ediyor, yaşam hakkının kutsal olduğu vurgusunda bulunarak özgürlüklerle dolu, insan onuruna uygun bir yaşam temenni ediyoruz" ifadelerinde bulundu. (DUVAR)