CHP'li Çakırözer: Basın Kartı Yönetmeliği kaygı verici

CHP Milletvekili Utku Çakırözer, Basın Kartı Yönetmeliği'ni eleştirdi: Kaygı verici...

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Basın Kartı Yönetmeliği'nde yapılan değişikliği eleştirdi. Çakırözer, "Yönetmelik bu haliyle gazetecilerin büyük bir bölümünün basın kartının iptaline ve hatta ömür boyu bir daha bu haktan yararlanamamasına neden olacaktır. Dolayısıyla yüzlerce gazeteci mesleğini yapamaz hale gelecektir" dedi.

'KAYGI VERİCİ...'

Yeni yönetmeliğin 6’ncı maddesinde basın kartı verilecek kişilerde aranan şartlar arasına belli suçlardan hüküm giymemiş olma koşulu getirildi. Yönetmeliğin 29’ncu maddesinde de “milli güvenlik ya da kamu düzenine aykırı davranışlarda bulunması veya bu tür davranışları alışkanlık edinmesi” halinde basın kartının iptal edileceği düzenlemesi yapıldı.

Söz konusu yönetmeliği gazeteci kökenli CHP Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer, eleştirerek yönetmeliğin halkın haber alma hakkını engelleyeceğini söyledi: "Türkiye’de güçler ayrılığının ortadan kalktığı, tek adam yönetiminin hakim olduğu ve yargının tarafsız ve bağımsızlığının tartışıldığı bugünkü ortamda en temel gazetecilik faaliyetleri bile 'teröre destek', 'anayasal düzene, milli savunmaya ve devlete karşı suç', 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik', 'suç ve suçluyu övme' ve bunun gibi suçlar kapsamına sokulabilmektedir. Türkiye’de gazeteciler her dönemde düşünceleri, haberleri ve yorumları nedeniyle yani tamamen gazetecilik faaliyetleri sebebiyle yargılanmakta, gözaltına alınmakta, tutuklanmakta, hatta ağır hapis cezalarına çarptırılmaktadır. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarları döneminde bu konu öyle boyutlara ulaştı ki Türkiye basın özgürlüğü ve tutuklu gazeteciler konularında 'dünyanın en büyük hapishanesi' olarak anılır hale geldi."

"Tüm uluslararası kuruluşlar Türkiye’yi basın özgürlüğünün bulunmadığı ülke olarak niteler durumda" diyen Çakırözer, "Yönetmelik bu haliyle gazetecilerin büyük bir bölümünün basın kartının iptaline ve hatta ömür boyu bir daha bu haktan yararlanamamasına neden olacaktır. Dolayısıyla yüzlerce gazeteci mesleğini yapamaz hale gelecektir. Gazeteciliği “terör faaliyeti” ile eş tutan bu anlayış, gazetecilik mesleği, basın emekçileri ve halkımızın haber alma hakkı açısından kaygı vericidir" ifadelerini kullandı.

'GAZETECİLER MESLEKLERİNİ YAPAMAMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA KALACAK'

Yeni yönetmelik ayrıca basın kartı komisyonunda basın meslek örgütleri ve sendikaların temsiliyetine de kısıtlama geliyor. Uygulamanın antidemokratik olduğunu vurgulayan Çakırözer, basın üzerinde yeni baskı ve kısıtlamalar kurmaya yönelik bir adım olarak gördüklerini ifade etti. Çakırözer şöyle devam etti: "Bu yönetmelik sonrasında kamuoyunun yakından takip ettiği araştırmacı gazetecilik örneklerini veren Türkiye’nin yüz akı gazeteciler basın kartlarını kaybetme ve mesleklerini yapamama tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Sözcü, Cumhuriyet, Evrensel, Birgün gazetelerinde haklarında dava ve soruşturma açılan yazar ve muhabirler hakkında kesin hüküm verilmesi halinde basın kartları iptal edilecek. Türkiye’nin önde gelen gazeteci ve yazarları Emin Çölaşan, Necati Doğru, Metin Yılmaz, Gökmen Ulu, Hasan Cemal, Nurcan Gökdemir, Onur Erem, Barış İnce, Can Uğur, Berkant Gültekin, Alican Uludağ, Pelin Ünker, Çağrı Sarı, Fatih Polat, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Musa Kart, Tuğrul Eryılmaz, Faruk Eren ve daha birçok isim bu yönetmelik sonrasında basın kartlarının iptali ve bir daha alamama tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor."

'YÖNETMELİK İPTAL EDİLMELİ'

Basın kartlarının devletin değil gazetecilerin bağlı oldukları meslek örgütleri ve sendikalardan oluşan bir komisyon tarafından verilmesi gerektiği belirten Çakirözer son olarak şöyle devam etti: "Eğer bu yapılmayacaksa yönetmelik iptal edilmeli, meslek örgütlerinin önerileri doğrultusunda basın kartı uygulaması gazeteciyi, basın özgürlüğünü ve demokrasiyi koruyan bir yapıya kavuşturulmalıdır." (HABER MERKEZİ)