ABD’nin çekilmesi Türkiye’nin müdahalesini kolaylaştırmayacak!
Evrensel gazetesinden Karataş, ABD'nin Suriye'den çekilmesini yorumladı. Karataş, ABD askerlerinin çekilmesiyle Türkiye'nin Fırat'ın doğusuna müdahalesinin iyice zorlaşacağını belirtti.
DUVAR - Evrensel'den Yusuf Karataş bugünkü köşesinde ABD'nin Suriye'den çekilmesini değerlendirdi. ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'deki askerlerini geri çekme kararının Türkiye medyasında 'zafer havası' yarattığını belirten yazar, Trump’ın bu kararı alabilmesinde Putin ile yaptığı pazarlıkların belirleyici olduğunu ifade etti.
Karataş, ABD’nin Suriye’deki askerlerini çekmesinin bölgeye müdahale kapasitesinde önemli bir değişikliğe yol açmayacağını anlatırken ABD'nin bölgedeki müdahalelerinin askeri hava operasyonlarına dayandığının altını çizdi.
RUSYA, İRAN VE SURİYE TÜRKİYE'Yİ İSTEMEYECEK
Çekilme kararının Türkiye'nin Fırat'ın doğusuna olası operasyonu kolaylaştırmayacağını belirten Karataş, Rusya, İran ve Suriye'nin ABD olmadan Türkiye'nin bölgeye müdahalesini istemeyeceklerini savundu.
Yazının ilgili bölümü şöyle:
"...Peki, çekilme kararı ve olası sonuçları Türkiye’nin bölge siyasetini nasıl etkiler?
En sıcak konudan başlayalım. ABD’nin çekilme kararı sonrasında en çok yapılan yorumlardan biri, Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna olası operasyonunun önünde artık bir engelin kalmadığıdır. Oysa Rusya’nın Suriye’de asıl tehdidin Fırat’ın doğusu olduğu açıklamalarını yapıp Türkiye’yi buraya müdahaleye teşvik etmesinin nedeni buradaki ABD varlığıydı. Yani ABD’nin çekildiği koşullarda Rusya (ve elbette İran ve Suriye rejimi) Türkiye’nin buraya müdahalesini istemeyeceklerdir. Bunun da ötesinde ABD’nin çekildiği koşullarda bugüne kadar NATO üyesi Türkiye’yi ABD’ye karşı kullanmak için Cerablus-Azez hattından Afrin’e Türkiye ve desteklediği ÖSO gruplarının elinde bulunan bölgelerin durumunun tartışma konusu olacağı kesindir. Öte yandan İdlib’de cihatçı grupların Türkiye eliyle tasfiyesi konusunda işlemeyen sürecin işlemesi için Erdoğan iktidarına baskı yapılması sürpriz olmayacaktır.
Yani ABD’nin çekilmesi sanıldığı gibi Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna müdahalesini kolaylaştırmayacağı gibi, Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığının daha fazla tartışma konusu olacağı bir süreci de başlatacaktır.
Trump ve Putin arasındaki Helsinki zirvesinde Suriye’deki siyasi geçiş bakımından İran’ın gücünün sınırlanması gibi uzlaşmaya varıldığı belirtilen bir diğer konu da Suriye Kürtlerinin yeni Suriye’de siyasi bir statüye sahip olmaları konusudur. Zaten hem ABD ve hem de Rusya karşı noktalarda dursalar da uzunca bir süredir Suriye’nin geleceğinin belirlenmesinde Kürtlerin göz ardı edilemeyecek bir güç olduklarını söylüyorlardı. Dolayısıyla 2019’da başlayacağı belirtilen Suriye’de yeni anayasa yapım sürecinde Kürtlerin bugün sınırları tartışma konusu olmakla birlikte özerk bir yapıya kavuşması ABD-Rusya uzlaşmasına bağlı olarak beklenir bir durumdur.
Türkiye’deki iktidarın bunun önüne geçmek için bütün şartları zorlayacağı tahmin edilemez bir durum değildir. Ancak ABD’nin çekilmesine bağlı olarak yeni süreçte Türkiye’nin eskisi gibi hareket alanı bulamayacağı da göz ardı edilmemelidir.
Son olarak çekilme kararıyla bağlantılı olarak Trump’ın-ABD’nin Türkiye ile ilgili olası hesaplarına değinmek gerekiyor. Çekilme kararı uzunca bir süredir ABD ile Türkiye arasında büyük gerilime yol açan ABD’nin Kürtlere verdiği destek konusunda ABD’nin elini rahatlatmakla kalmayacak Türkiye’nin bugün sahada yan yana durduğu Rusya ve İran ile karşı karşıya gelebileceği bir sürecin de önünü açabilecektir. Dolayısıyla Trump’ın bu karar ve bağlı gelişmelerin İran’ı kuşatma stratejisi bakımından Türkiye’yi yanına çekmeyi kolaylaştıracağı hesabını yapması uzak bir ihtimal değildir.
ABD’nin askerlerini çekme kararı ve bağlı olarak olası gelişmeleri buradan tartışmaya devam edeceğiz. Ancak şimdiden şunu söyleyebiliriz ki, ortada Erdoğan iktidarının bir zaferi olmadığı gibi, iktidarın bölgede yayılmacı-müdahaleci politikalardaki ısrarı planlar değişse de Türkiye’nin emperyalist güçler tarafından kullanılmaya açık bir konumda olmasına/kalmasına hizmet etmeye devam ediyor."