Deniz Zeyrek: Ne İstanbul çantada keklik ne İzmir

Sözcü'den Zeyrek, yerel seçimlerde AK Parti'nin İstanbul, CHP'nin İzmir adaylarını belirlerken bu illerdeki başarılarını 'çantada keklik' görmemeleri gerektiğini anlattı. Zeyrek yerel seçimlerden önce muhalefetin AK Parti'nin belirlediği gündemin peşine takılmaması gerektiğini belirtti.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Sözcü'den Deniz Zeyrek bugünkü köşesinde 31 Mart 2019'daki yerel seçimlere ilişkin değerlendirmede bulundu. Zeyrek İstanbul ve İzmir'in AK Parti ve CHP için 'çantada keklik' olmadığını belirtti. Binali Yıldırım'ın İstanbul adaylığının açıklanmasının Ocak 2019'a kaldığını anlatan Zeyrek Yıldırım'ın CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu'nu hafife almadan, o tarihe dek avantajlarını, dezavantajlarını çalışıp, oyun planını hazırlayacağını ifade etti.

İzmir'de benzer bir durum CHP açısından yaşandığını belirten Zeyrek İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun “İzmir çantada keklik değil” ifadesini hatırlatarak CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "sokağın nabzını tutmadan genel merkezde oturup tavsiyelerle, sipariş anketlerle isim belirlemesi"nin tehlikelerine işarete etti.

Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Yerel seçimlerde "çantada keklik" meselesi

Yıllardır Türkiye'de siyaseti takip eden bir gazeteci olarak yerel seçimlerde ne zaman biri “orası cepte keklik”, “odun koysak kazanırız” dese, yüzüne gülümseyerek bakıyorum.

Biliyorum ki seçmen ile aday arasında kurulan bağ her şeyi belirler. Fısıltı gazetesi, öyle bir gündem ve algı yaratır ki gelişmeler hiç beklenmedik şekilde seyredebilir.

YILDIRIM İSTANBUL’U ÇANTADA KEKLİK GÖRMEDİ

Bu yüzden, AK Parti'nin İstanbul için TBMM Başkanı Binali Yıldırım'ı aday göstereceğini duyunca “kesin kazanır” diye bakmak yerine “rakibine bağlı” demeyi tercih etmiştim.

Aynı şekilde, Mehmet Özhaseki Ankara adayı ilan edilince, “AK Parti Ankara'yı da garantiledi” diye düşünmedim. Tam tersine, “Melih Gökçek'ten daha mı güçlü?”sorusunu sorarak CHP'nin doğru adayı göstererek Ankara'yı kazanabileceği yorumunu yaptım.

Nitekim, Binali Yıldırım da Numan Kurtulmuş, Ömer Çelik gibi isimler adaylığını resmen duyurduğu halde, İstanbul'u “çantada keklik” görüp hemen “adayım” diye ortaya atılmadı. Öncelikle muhtemel rakibini merak etti. “Kürt seçmenden, ülkücülerden oy alabilir miyim” sorusuna yanıt aradı. İstanbul'da kuracağı ekip ve oyun planı tamamlanmadan da sahaya çıkmadı. 14 Kasım 2018 günü planlanan resmi açıklaması yaklaşık iki ay sarkıp Ocak 2019'a kaldı. Öyle anlaşılıyor ki CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu'nu hafife almadan, o tarihe dek avantajlarını, dezavantajlarını çalışıp, oyun planını hazırlayacak.

İZMİR DE CHP İÇİN ÇANTADA KEKLİK DEĞİL

Türk Dil Kurumu Deyimler Sözlüğü'nde “Çantada keklik” deyiminin karşısına “ele geçirilmesi, elde edilmesi kolay olan, torbada keklik” yazıyor.

En son, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “İzmir çantada keklik değil”ifadesini kullandı.

Kocaoğlu, kendisi aday olsaydı bu cümleyi kurar mıydı?

Sanmıyorum.

Siyasetçilerde kendilerini işin merkezine koyma, “sadece benimle rahat kazanırız”düşüncesiyle hareket etme eğilimi yüksektir.

Yine de (Nihat Zeybekci'nin Binali Yıldırım'dan daha iyi bir performans gösterip İzmir'i kazanabileceğini düşünmemekle beraber) Kocaoğlu'nun görüşüne büyük ölçüde katılıyorum.

Kocaoğlu'nun kendisini ve ekibini işin merkezine yerleştirmesi, diğer bütün adayları küçümsemesi ve Kılıçdaroğlu'nun da “İzmir çantada keklik” hissiyle hareket etmesi, kente gidip sokağın nabzını tutmadan genel merkezde oturup tavsiyelerle, sipariş anketlerle isim belirlemesi bu düşüncemi pekiştiriyor.