'Örgütleri saydı' davası: Tutanağı okumadan imzaladım!

Cezaevinden götürüldüğü hastanede kelepçeli muayene dayatmasını reddeden Nedime Cansu Esenli, burada 'bağırarak örgüt isimlerini' saydığı gerekçesiyle hakim karşısına çıktı. Esenli hakkında hazırlanan tutanağa imza atan ceza infaz koruma memuru ifadesini değiştirerek, "Tutanağı okumadan imzaladım" dedi. Olaya ilişkin kamera görüntüleri ise 'kayıt bulunmadığı için' mahkemeye gönderilmedi...

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunduğu sırada hastaneye kaldırıldıktan sonra kelepçeli muayene dayatmasını reddettiği için hakkında iddianame hazırlanan Nedime Cansu Esenli hakim karşısına çıktı. Esenli hakkında hazırlanan iddianamede muayene odasından çıkartılırken infaz koruma memurlarının hazırladığı tutanağa göre, 'örgüt isimlerini saydığı' iddia edilmişti.

Mersin 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada infaz koruma memuru K.A., Esenli hakkında tutanakta yer alan, "FETÖ'cüsünüz. İnşallah bu kelepçe size de takılır. Gücümüzü göreceksiniz' sözlerini duymadığını söyledi. Hakimin, 'neden tutanağı imzaladın?' sorusuna ise K.A., 'Tutanağı okumadan imzaladım' yanıtını verdi.

Kelepçeli muayeneyi reddeden tutukluya suçlama: Örgütleri saydı!Kelepçeli muayeneyi reddeden tutukluya suçlama: Örgütleri saydı!

'JANDARMANIN YANINDA SOYUNMAM BEKLENEMEZDİ'

Nedime Cansu Esenli, Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunduğu sırada, böbrek rahatsızlığı nedeniyle gittiği Mersin Şehir Hastanesi Nefroloji polikliniğindeki doktorun kendisini kelepçeli muayene etmesine karşı çıktı. Bunun üzerine muayene edilmeden odadan zorla çıkartılan Esenli hakkında, ‘Suç örgütlerinin isimlerini kullanarak tehditte bulunmak’ iddiasıyla iddianame hazırlandı. Olayla ilgili tutulan tutanaklara göre Esenli'nin bu sözleri söylediğini iddia edenler ise infaz koruma memurlarıydı.

Mersin 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkan Esenli, hakkındaki iddiaları reddetti. Esenli, kelepçeli muayenenin etik dışı olduğunu, muayene olurken jandarmaların yanında soyunmayı reddettiğini söyledi. Esenli olayı şöyle anlattı: "Cezaevinde tutuklu bulunduğum sürede böbrek hastası olduğumdan rahatsızlık yaşamaktaydım. Aynı zamanda vejetaryenim. Cezaevinde yeme alışkanlığım değişince sağlık sorunları yaşadım. Olay günü hastaneye muayene için gittiğimde muayene olabilmem için yarı çıplak soyunmam gerekiyordu. 3-4 jandarmanın yanında soyunmam beklenemezdi. Aynı zamanda ellerimde kelepçe varken doktorun beni muayene ediyor olması da etik bir davranış değildir. Zaten şiddetli bir ağrım vardı... Mahkumlar için özel yada güvenlikli bir odada muayenem yapılabilirdi. Doktor bu yolları denemeden kelepçeli halde beni muayene etmek istedi. Buna itiraz edince de bana bağırmaya başladı."

'BU SÖZLER HAYAT DURUŞUMA AYKIRI...'

Esenli, iddia edildiği gibi ve tutanakta düzenlendiği şekilde, "FETÖ'cüsünüz. İnşallah bu kelepçe size de takılır. Gücümüzü göreceksiniz" gibi sözleri söylemediğini belirterek şöyle devam etti: "Bu sözler benim tutuklu olduğum dosyanın mahiyeti ve tutuklu olduğum dosyadaki hakkımda atılı suç dikkate alınarak tutanağı düzenleyen kişilerce yazılmış, kasıtlı olarak tutanağa ifadem gibi geçirilmiş, subjektif, gerçek dışı ifadelerdir. Bu sözler benim hayat duruşuma ve inandığım değerlere aykırı ifadelerdir. Odadan çıkartılırken darp edildim ve sözlü şiddete maruz kaldım..."

'TUTULAN TUTANAĞI OKUMADAN İMZALADIM'

İnfaz koruma memuru K.A. da davada tanık olarak dinlendi. K.A. verdiği ifadede söz konusu iddiaları duymadığını, Esenli'nin sadece kelepçeli muayene için doktorla tartıştığına tanıklık ettiğini söyledi. K.A.'ya tutanak içeriği ve tanık beyanı arasında çelişki olduğu sorulunca, “Tutulan tutanağı okumadan imzaladım. Çünkü evrak takibi yaptığım için detaylı bakmaya vaktim olmadı” dedi.

Esenli'nin avukatları hastanede yaşananlara dair kamera görüntülerini istemişti. Mahkemenin hastaneden istediği kamera görüntülerine ilişkin ise olumsuz yanıt geldi. Hastanedeki olaya ait görüntülerin mahkemeye gönderilmeme gerekçesi ise 'kamera kayıtlarının bulunamaması' olarak açıklandı.