Lise öğrencisini vuran polisin tutuklanması talebi reddedildi
Lise öğrencisi Ekrem Görkem Karakan’ın, ehliyeti olmadığı için polisin "dur" ihtarına uymayıp açılan ateş sonuncu hayatını kaybetmesiyle ilgili davada sanık polisin tutuklanması istendi. Talebi reddeden mahkeme heyeti davayı 15 Mart'a erteledi.
GAZİANTEP - Gaziantep'te, ehliyeti olmadığı için uygulama yapan polisin "dur" ihtarına uymayıp otomobiliyle kaçmaya çalışan lise öğrencisi Ekrem Görkem Karakan’ın (16), polisin açtığı ateşle yaşamını yitirmesiyle ilgili 11'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davaya devam edildi. Mahkeme, ailenin serbest olan sanık polisin tutuklanması talebini reddetti. Davayı gözlemci olarak CHP Gaziantep Milletvekili Bayram Yılmazkaya da izledi.
Gaziantep'te, yılbaşı gecesi Milli Egemenlik Bulvarı'nda oluşturulan kontrol noktasında ekiplerin "dur" ihtarına uymayan Ekrem Görkem Karakan, yaşı küçük ve ehliyetsiz olduğu için babasına ait otomobile kaçtı. Bu sırada polis memuru Hasan B., araca otomatik tüfekle ateş açtı. Ekrem Görkem Karakan yüzüne isabet eden kurşunla yaralanırken, kontrolden çıkan otomobil kaldırıma çıktıktan sonra trafik sinyalizasyon lambalarının bulunduğu direğe çarparak durdu.
Karakan, sağlık görevlileri tarafından Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne götürüldü. Acil servisteki müdahalesinin ardından yoğun bakıma alınan genç, 13 gün sonra 14 Ocak 2018'de yaşamını yitirdi. Olaydan sonra gözaltına alınıp serbest bırakılan polis memuru Hasan B. ise başka bir birime atandı.
YILMAZKAYA: YARGININ EN DOĞRU KARARI VERECEĞİNE İNANIYORUM
Ekrem Görkem Karakan'ın öldürülmesi ile ilgili davanın görülmesine bugün Gaziantep 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme öncesi söz alan CHP Gaziantep Milletvekili Bayram Yılmazkaya, davayı vekil olarak değil 16 yaşında bir çocuk babası olarak izlemeye geldiğini ifade ederek yargının en doğru kararı vereceğine inanmak istediklerini dile getirdi.
AİLE POLİSİN TUTUKLANMASINI İSTEDİ
Karakan'ın annesi Naime Karakan ile babası Sedat Karakan çocuklarının öldürülmesinden sonra adalet arayışlarının umutsuzlukla devam ettiğini belirterek, “Cinayet işleyen polis 2 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Soruşturma savcısı müebbet hapis isterken gelinen noktada taksirle adam öldürmek suçuna kadar indirildi. Görünmez bir el delilleri karartıyor. Biz adalet istiyoruz. Ez azından o görevine devam eden o polisin tutuklanmasını talep ediyoruz” dediler.
'YAŞAM HAKKINI KORUMAK DEVLETİN GÖREVİDİR'
Karakan Ailesi’nin avukatlarından Bülent Duran savunmasında, yönetim erkini elinde bulunduran ve bu gücü kamu düzeni adına kullanan devletin yaşam hakkının devamıyla ilgili sorumluluğunun bulunduğunu belirtti.
Duran, “İç güvenlik tasarısının çıkmasının ardından 300 çocuk polis tarafından öldürüldü. Biz Ekrem’i belki geri getirmeyeceğiz ama suçun cezasız kalmasının önleyerek başka anaların ağlamasını engelleyeceğiz. Bu nedenle sanık polisin tutuklanmasını istiyoruz” dedi.
MAHKEME TUTUKLAMA TALEBİNİ REDDETTİ
Avukat Nesrin Tuncel ise olayın başladığı andan gelinen noktaya kadar bir dizi hukuksuzluğun, delillerin karartılmasıyla sonuçlanan bir soruşturma süreç yaşandığını söyledi.
Tuncel, "Burada sanık polisin hem idari hem de adli açıdan açıkça korunduğunu görüyoruz. Esasa ilişkin kapsamlı açıklamamızı yapacağız. Ancak ailenin manevi açıdan da olsa rahatlaması için sanık polisin tutuklanması talebini ben de yineliyorum” diye konuştu.
Duruşmaya verilen aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık polisin tutuklanmasının reddine karar vererek davayı 15 Mart 2019'a erteledi.