İstanbul Barosu: TBB Başkanı'nda 'eksen kayması' tespit etmekteyiz
İstanbul Barosu, TBB Başkanı Feyzioğlu ile ilgili açıklama yaptı: Bir süredir TBB Başkanı nezdinde ciddi bir 'eksen kayması' yaşanmakta olduğunu tespit etmekteyiz. 'Birlik ve beraberlik', 'beka' gibi soyut ve değişken kavramlar, hukuk ihlallerinin üzerini örtecek bir kılıf olarak kullanılamaz ve buna izin verilemez.
DUVAR - İstanbul Barosu Türkiye Barolar Birliği (TBB) Delegeleri altı maddelik açıklama yaptı. TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'nun 30 Ocak tarihinde Rize’de yaptığı ziyaretlerdeki açıklamaları ile başlayan ve izleyen günlerde de devam eden beyanlarını eleştiren delegeler, "Meslektaşlarımız nezdinde yapılan tartışmalar bizleri derin bir kaygıya sevketmiştir" dedi.
"Bir süredir TBB Başkanı nezdinde ciddi bir 'eksen kayması' yaşanmakta olduğunu tespit etmekteyiz" diyen baro delegeleri Feyzioğlu'nun ziyaretlerini "iktidarla uyumlaşan" olarak tanımladı. İstanbul Barosu Delegeleri, "Siyasal iktidarın 'yargı sabıkası'nı değerlendirip, gelecek planlamalarının hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı olmadığını ve olamayacağını görüyoruz. İşaret etmeye çalıştığımız 'eksen kayması' daha kaygan yeni zeminlere yönelirse, 'müzakere ruhunun' kazanımlarımızı geriye götüren daha derin kayıplara sebep olabileceği endişesi taşımaktayız" dedi.
Delegasyon açıklamasından öne çıkan kısımlar şöyle,
ADİL YARGILANMA İLKESİNİN İNKARINA NEDEN OLACAKTIR: TBB Başkanı'nın 'terörle mücadele kavramını kullanırken, 'devlete siper olan' görüntüsü vermesi, kaygılarımızın bir başka kaynağıdır. Bu yaklaşım, tespit ettiğimiz eksen kaymasının düşünsel alt yapısını oluşturmakta ise bu bizi daha derin başka kaygılara da sürükleyecektir. Çünkü devlete siper olma görevi, önce hukuka aykırılıkların görmezden gelinmesine, adil yargılanma ilkesinin inkârına neden olacaktır. İhlallerin doğrudan kaynağı konumunda bulunan devlet erkini kullananların dayanağı olmayı tercih etmek, mesleğimize özgülenen her türlü felsefi yaklaşımın da reddi anlamına gelecektir. 'Birlik ve beraberlik', 'beka' gibi soyut ve değişken kavramlar, hukuk ihlallerinin üzerini örtecek bir kılıf olarak kullanılamaz ve buna izin verilemez"
TOPLUM MÜHENDİSLİĞİNE SOYUNMADIK: Referandumlar ve seçimlerde 'adil seçim' ilkesini gözeterek yaptığımız çalışmalarda, YSK’nın yapısından ve kararlarından başlayarak, bizzat tanık olduğumuz oy manipülasyonlarını gizleyip, 'küresel oyun' olarak meşrulaştırmak yerine, itiraz söylemeyi tercih ettik. Gerçeği görüp ifade ederken, başka hiçbir taktik algı içinde olmadık. Bizim de kutuplaşmadan ve onun doğurduğu sonuçlardan ciddi kaygı ve yakınmalarımız oldu. Ancak bunu hukuksal temelli sebep ve sonuçları açısından irdelemekle yetindik. Toplum mühendisliğine soyunmadık.
BİRLİK SİYASETİNE İHTİYAÇ VAR: Mesleğimizin tarihte hiç olmadığı kadar ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu görüyoruz. Potansiyel tehlikelerin de aynı ölçüde ciddiyet taşıdığı kanaatindeyiz. Böyle bir ortamda, 79 Baronun farklı siyasal ve toplumsal yaklaşımlarına rağmen, mesleğe dair birlikteliğinin korunmasını sağlayacak, mesleğin genetik yapısından üretilen, iktidarla ve de muhalefetle cümle bazında tekrara düşmeden müzakere ve ifade etme beceri ve özenine sahip bir 'Birlik Siyasetine' ihtiyacımızın olduğunu düşünüyoruz. Birlik Başkanımızın da bu siyasetin kurgulanması ve yürütülmesinde başat faktör olması gerektiği kanısındayız.
NE OLMUŞTU?
Rize’de AK Parti, CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin il başkanlıklarını ziyaret ederek açıklamalar yapan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, 30 Ocak’ta Rize AK Parti İl Başkanlığı’nda şu açıklamayı yapmıştı, “Milli bir duruşa ihtiyaç var. Milli konularda, milli beraberliğimizi sağlamlaştırmalıyız”… Feyzioğlu aynı gün gazetecilerin sorularını yanıtladığı basın toplantısında da, “Türkiye’yi iç savaşa sürüklemek isteyen hain FETÖ’cüleri ve bu hainlerle el ele vermiş hain PKK’lıları ve onların tetikçisi hain DHKP-C’lileri, her türlü terör örgütünü Allah’ın izni ile kahredeceğiz” demişti. (HABER MERKEZİ)