Cündioğlu: Dindar bilinç modern devleti kavrama konusunda yetersiz
Yazar Dücane Cündioğlu, seçimlerin ardından paylaştığı iktidar değerledirmesinde "Dindar iktidarların daima kişisel otoriteler üzerinden işlemiştir. Bu yüzden suçlamalar da ya başı ya yanındakileri hedef alır. Dindar bilinç bugün de böylesi organik açıklama biçimlerine başvurmakta ve bir mekanizma olarak modern devleti kavrama konusundaki yetersizliğini ele vermektedir" dedi.
DUVAR - Yazar Dücane Cündioğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçiminin ardından iktidarla ilgili değerlendirmelerini Twitter hesabından paylaştı.
'SUÇLAMALAR YA BAŞI YA YANINDAKİLERİ HEDEF ALIR'
Dindar iktidarların kişisel otoriteler üzerinden işlediğini belirten Cündioğlu, şöyle devam etti:
"Dindar iktidarların daima kişisel otoriteler (şeyh imam lider) üzerinden işleyişi organik devlet biçiminin gereğidir: reis-re’s, başkan-baş, karakol-kol. Bu yüzden suçlamalar da ya başı ya yanındakileri hedef alır, tüzel kişilik olarak parti asla eleştirilmez. Parti de kim ki? Dindar bilinç bugün de böylesi organik açıklama biçimlerine başvurmakta ve bir mekanizma olarak modern devleti kavrama konusundaki yetersizliğini ele vermektedir."
'DEMOKRATİK TOPLUMLARDA AZINLIK OLMAZ'
Sultanların ölümünden sonra bütün anlaşmaların yenilendiğini hatırlatan Cündioğlu, "Çünkü son tahlilde devlet sultanın şahsından ibaretti. İslam tarihinde anonim şirketlerin varolamayışını açıklamak bakımından da benzer gerekçeler öne sürülür: tüzel kişiliğin (kişilerden bağımsız kurumsal işleyişin) oluşmaması. Çağdaş kurumların işleyişi uçak motorunun ussallığına eş düzeneklerle olanaklıdır" ifadelerini kullandı.
Demokratik toplumlarda azınlık kavramının olmayacağını belirten Dücane Cündioğlu, "Dindar bilinç azınlıkları hâlâ zımmi gibi görüyor. Oysa demokratik toplumlarda azınlık olmaz. Çağdaş siyasal bilincin Devlet’i ve Cumhuriyet’i bu ayıptan kurtarması gerekir, çünkü yasa önünde eşit ve özgür bireyler olarak tanınmak tüm yurttaşların en doğal/en ussal hakkıdır" dedi.
Cündioğlu'nun değerlendirmesinin tamamı şöyle:
2. islam tarihindeki tüm siyasal çöküş öykülerinde sultan ve avanesinin gaflet kibir şımarıklık israf lükse gösterişe düşkünlük gibi kişisel zaafları ve ahlaki kusurları daima yıkılışın gerekçesi olarak gösterilir, çünkü organik çürüyüşün nedeni organlardı, balık baştan kokardı.
— dücane cündioğlu (@ducane) June 24, 2019
4. dindar bilinç bugün de böylesi organik açıklama biçimlerine başvurmakta ve bir mekanizma olarak modern devleti kavrama konusundaki yetersizliğini ele vermektedir. daha düne kadar namık kemal’ler bile “devlet de neymiş, devlet yok sultan var, sadrazam var nazırlar var” diyordu.
— dücane cündioğlu (@ducane) June 24, 2019
6. çağdaş kurumların işleyişi uçak motorunun ussallığına eş düzeneklerle olanaklıdır. devlet mekanizması çobanın sürüyü şöförün arabayı kaptanın gemiyi pilotun uçağı yönettiği gibi başkanın kişisel/duygusal karar ve inançlarına teslim edilmez. kuvvetler ayrılığı en ussal ilkedir.
— dücane cündioğlu (@ducane) June 24, 2019
8. geçmişte yaşamak imgelemin marifeti, zaman sanki durur: insan küçük hesaplarla, klişelerle ve gündüz düşlerinin yardımıyla siyasal yaşamı yönettiğine inanır. siyaseti tavla oyunu sanır, zarına güvenir, oysa zeminde bir satranç tahtası saklıdır, şah yine vardır ama zar yoktur.
— dücane cündioğlu (@ducane) June 24, 2019
(HABER MERKEZİ)