Suavi'ye vize verilmedi: Suçumuz Türkiye'de doğmak olmamalı!
Sanatçı Suavi'ye İstanbul İngiltere Konsolosluğu'ndan vize verilmedi. Suavi bu duruma tepki göstererek, "Suçumuz Türkiye'de doğmak olmamalı" dedi.
DUVAR - Sanatçı Suavi, 15 gün önce Londra'da konser vermek için İstanbul'daki İngiltere Konsolosluğu'na başvurdu. Konsolosluk Suavi'ye dün e-mail atarak 'vize başvurunuz reddedildi' dedi. 11 gün sonra gerçekleşecek Londra'daki konser için tüm hazırlıklarını yapan Suavi'nin orkestra ekibine ise vize verildi.
50 yıldır sanat yapan ve yıllarca yurtdışına girip çıkan Suavi'ye 'ret' gerekçesi olarak, 'Banka hesaplarınız ve verdiğiniz evraklar birbirini tutmuyor' denildi. Suavi ise bu işi yıllarca yaptığını eksik bir evrak varsa konsolosluğa hemen ulaştırabileceğini söyleyerek, "Eğer Londra'da doğmuş bir müzisyen olsaydım, Suavi değil Muavi olsaydım kırmızı halıyla İstanbul'a gelirdim. Suçumuz Türkiye'de doğmak olmamalı" diyerek Kültür Bakanlığı'na çağrıda bulundu.
'40 YILDIR PASAPORTLA DÜNYAYI GEZİYORUM'
Suavi, İstanbul'daki İngiltere Konsolosluğu'na 14 Temmuz'da Londra'da yapacağı konseri için 5 gün kalmak için 3 bin 100 lira ödedi. Konsolosluk başvuruyu aldıktan sonra hiç beklenmedik bir şekilde sanatçıya vize vermedi. İki hafta boyunca vize başvuru yanıtını bekleyen Suavi'nin orkestra ekibine ise vize verildi. Ekip Londra'da yapılması planlanan konser için afiş bastırdı, reklam yaptı, binlerce lira para harcadı. Yurtdışında yaşayanlar ise konser gününü beklerken konsolosluğun bu tavrına tepki gösteriyor.
50 yıla yakın bir süredir Türkiye'de konser veren Suavi, "Yaklaşık 40 yıldır pasaportla dünyayı geziyorum" diyerek bugüne kadar hiçbir ülkeden vize reddi almadığını söyledi: "Bugüne kadar bir ülke tarafından refüze edildiğim ya da o ülkenin içerisinde kriminal herhangi bir suça bulaşmışlığım yoktur. Sicili temiz bir adamım.Verilen dosyayı profesyonelce hazırlarım, eksik dosyalarımı tamamlar müracaatımı yaparım. Son süreçlerde hepimiz beşer yıllık Schengenlerle geziyoruz. Adeta oturum gibi... Orkestra üyelerim altışar aylık vizelerini aldılar. Ben de altı aylık vize başvurusunda bulunmuştum. Fakat refüze edildim. Oysa ben hızlı vizeye başvurmuştum. Konsolosluk, 'Bankadaki hesaplarınızla verdiğiniz evraklar birbirini tutmuyor' dedi. Ben mali operasyon mu yiyorum, yoksa tam olarak istediğiniz şey ne? Eksik bir belge varsa anında getiririm. Adı konmuş bir talep de yok."
'ÜMİDİMİ YİTİRMEDİM...'
Bunun üzerine Suavi, sosyal medya hesabından Kültür Bakanlığı'na da çağrı yaptı: "Ülkemin Kültür Bakanı'nı veya üst düzey yetkililerini, bu olayı çözmek için müdahale etmeye davet ediyorum. Bu yapılan ayıptır."
Suavi sözlerine şöyle devam etti: "Kültür Bakanlığı'na özellikle yazdım. Çünkü ben Müzik Yorumcuları Meslek Birliği'nin düne kadar yönetim kurulunun aktif üyesiydim, şu anda denetleme kurulu başkanı olarak örgütün ağı içindeki pozisyonumu koruyorum. Kültür Bakanlığı'nın denetiminde olan bir bir meslek birliği içinde pozisyonu olan üyeyim. Dolayısıyla bu durum Kültür Bakanlığı'nı da bağlamalı. Çünkü denetimine tabi tutulmuş bir sanat örgütünün meslek birliğinin üyesiyim. Son günlerde Sayın Cumhurbaşkanı üzerinden sanatçılara özel cümleler kurulmaya başlanıyor. Ben de 50 yıldır sanatçıyım ama suçum Türkiye'de doğmakmış gibi adeta ne olduğunu bilemediğim bir elekten geçiyorum ve iki günlük kıytırık bir çalışma vizemi konsere ve bütün belgelere rağmen alamıyorum."
Kültür Bakanlığı'ndan ya da yetkili herhangi bir isimden henüz bir dönüş alamadığını ifade eden Suavi, "En azından müsteşar, Telif Hakları Genel Müdürlüğü arar. Kültür Bakanını bakanlık sürecinden önce bilirim. Tanışıklığımız var. Bütün bu irili ufaklı bağlantılara rağmen nezaketen de bir dönüş almadım. Bunun üzerine İngiltere'nin İstanbul Başkonsolosu Sayın Judith Slater'e de sosyal medyadan durumu anlattım. Oradan da herhangi bir gelişme yok. Ama ben hala ümidimi yitirmedim" dedi.
Londra'daki konser için birçok konsere 'hayır' dediğini belirten sanatçı, bu yanlıştan dönülmesini bekliyor: "Bunun bize bir mali darbesi var. Vizeleri almak için yapılan harcama 4-5 bin Pound'ı buldu. Bunların hiçbirinin iadesi söz konusu değil. Bunları peş peşe sıraladığımda bu işin bir psikolojik, prestij boyutu var."
'BU PASAPORTU TAŞIYOR OLDUĞUM İÇİN HAYAT BİZİ YOK SAYIYOR'
Sanatçıların üzerindeki baskılara değinen Suavi, "Eğer Londra'da doğmuş bir müzisyen olsaydım, Suavi değil Muavi olsaydım kırmızı halıyla İstanbul'a gelirdim" diyerek şöyle devam etti: "Suçumuz Türkiye'de doğmak olmamalı. Bu ülkenin sanatçısı bu kadar ucuz, bu kadar ciddiye alınmayan, bu kadar itilen kakılan noktaya getirilmemeli. Sivas'ta yangınında milyonlarca insanın gözü önünde değerli insanları cayır cayır yaktılar. Bugün ben de yanıyorum. Bu da bir yangın, bu da bir katliam. Bu da bir sahipsizlik, yalnızlık, savunmasızlık. Ben orada dostlarımı kaybettim ama hayatta bu sistem içerisinde bu pasaportu taşıyor olduğum için bizi yok sayıyor" diyerek açıklamalarını bitirdi.