Sağlık çalışanlarına 'Beyaz Nöbet' soruşturması
Türk Tabipleri Birliği, İstanbul Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası üyesi sağlık çalışanlarına Güneydoğu’da 201 5’te yaşanan sokağa çıkma yasaklarının yarattığı sağlık ve insan hakkı ihlallerini protesto etmek için Ocak 2016’da yapılan basın açıklaması gerekçe gösterilerek soruşturma açıldı. 18 kişinin isminin bulunduğu soruşturma kapsamında bazı sağlık çalışanlarına tebligat ulaştı. Bu kişilerin önümüzdeki hafta İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne ifade vermeleri istendi.
DUVAR - İstanbul Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın (SES) çağrısıyla sağlık çalışanları 11 Ocak 2016’da başlayarak bir ay boyunca İstanbul Çapa Tıp Fakültesi’nde o günlerde sokağa çıkma yasaklarının sürdüğü Güneydoğu’da yaşanan insan hakları ihlallerini protesto etmek için nöbet tutmuştu. Yaşam hakkını savunduklarını belirten sağlıkçılar, basın açıklamasında çatışmalarda öld ürülen meslektaşlarını da anarak “Çatışmasızlık sağlanıncaya kadar ‘Beyaz Nöbet’te olduğumuzu ilan ediyoruz” demişti. Nöbetin ilk gününde o dönem Türk Tabipleri Birliği Başkanı olan Prof. Dr. Raşit Tükel, dönemin İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. İncilay Erdoğan ve SES Aksaray Şubesi Yöneticisi Aydın Erol da konuşma yapmıştı.
‘HER KOŞULDA YAŞAM HAKKININ YANINDAYIZ’
Üç yıl boyunca kadar sağlık çalışanları hakkında söz konusu nöbet nedeniyle herhangi bir soruşturma veya dava açılmadı. Türk Tabipleri Birliği 2’nci Başkanı Dr. Ali Çerkezoğlu, bu hafta nöbet nedeniyle ifadesinin alınması için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne çağrıldı. Soruşturma kapsamında ifade vermek için çağrılan Dr. İncilay Erdoğan da yaptığı açıklamada, “Bahse konu günün ayrıntılarını bilmesek de her koşulda, her zaman sağlık hizmetinin ve yaşam hakkının yanındayız” dedi.
AYM: BARIŞ TALEP ETMEK İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
Soruşturmaya konu edilen nöbetin başladığı gün Barış İçin Akademisyenler de çatışmalı sürecin sonlandırılması, müzakere ortamının tesis edilmesi amacıyla “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriyi açıklamıştı. Bildirinin ardından 406 akademisyen Kanun Hükmünde Kararnamelerle kamu görevinden ihraç edilmiş, yüzlerce akademisyen hakkında açılan davalarla mahkûm edilmişti. Anayasa Mahkemesi (AYM), 27 Temmuz’da akademisyenlerin barış talebi nedeniyle mahkûm edilmelerinin ifade özgürlüğünün ihlali olduğunu açıkladı. AYM’nin kararının ardından akademisyenlerin yargılandığı davalarda peşi sıra beraat kararları veriliyor.