Murat Yetkin: NATO Zirvesi dayanıklılık testi
Gazeteci Murat Yetkin NATO Zirvesi öncesi Türkiye'nin Batı ile ilişkilerini anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron arasındaki Suriye meselesinin gerilimin odağında olduğunu ifade etti.
DUVAR - Gazeteci Murat Yetkin kişisel blogunda Londra'da 3-4 Aralık'ta düzenlenecek NATO Zirvesi'ni değerlendirdi. Yetkin zirvenin Türkiye açısından Batı ile ilişkilerde 'ciddi bir dayanıklılık testine' sahne olacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasındaki söz düellosunun gerilimin odağında olduğunu ifade eden Yetkin, Erdoğan'ın Macron’u Suriye’deki YPG/PKK varlığını meşru göstererek “terörizme destek olmakla”, Macron'un da Erdoğan’ı terörle mücadele gerekçesiyle Suriye’deki askeri varlığını kabul ettirmekle suçladığını anlattı.
Yetkin'in yazısının ilgili kısmı şöyle:
"Batı Savunma ittifakı NATO’nun 70 yılını geride bırakacağı 3-4 Aralık Londra Zirvesi, Batı ile ilişkilerde ciddi bir dayanıklılık testine daha sahne olacak. Gerilimin odağında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasındaki söz düellosu var. Erdoğan, Macron’u Suriye’deki YPG/PKK varlığını meşru göstererek “terörizme destek olmakla”, Macron da Erdoğan’ı terörle mücadele gerekçesiyle Suriye’deki askeri varlığını kabul ettirmekle suçluyor.
Aynı gerekçe, sadece ikili planda değil, 28 üyeli NATO Zirvesinde de kilitlenmeye neden oluyor. Türkiye bir süredir NATO’nun PKK gibi onun Suriye uzantısı YPG’yi de terör örgütü ilan edip Türkiye’yle ortak mücadeleyi kabul etmemesi durumunda İttifakın Baltık devletleri Estonya, Litvanya ve Letonya ile Polonya’yı içeren Rusya’ya karşı savunma planlarını onaylamıyor. Oysa yakın zamana dek, Türkiye bir yandan Suriye’de ve Suriye sınırında askeri faaliyette bulunurken diğer yandan Baltık’taki NATO gücüne gemi gönderiyor, F-16’lar Baltık üzerinde Rusya’ya karşı devriye geziyordu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Biz Baltık ülkelerine yönelik NATO’nun mukabele planına karşı değiliz ama Baltık ülkeleri için istenenin bizim için de istenmesi lazım. Biz de müttefikiz” diye Ankara’nın tutumunu net biçimde ortaya koydu.
Bu durum kararların oy birliğiyle alındığı NATO’da ciddi bir soruna yol açmış bulunuyor."