Mahkeme güvenlik soruşturmasına 'dur' dedi
İngilizce öğretmeni Tülin Turan, İzmir'deki bir özel okulda çalışmak için sözleşme imzaladı. Ancak Turan güvenlik soruşturması nedeniyle iş başı yapamadı. Mahkeme, Turan için herhangi 'olumsuz durum bulunmadığı' kanaatine vararak, "İşlemin uygulanması halinde davacı açısından mesleki ve ekonomik yönden telafisi güç zararların ortaya çıkacağı açıktır" dedi.
DUVAR - Hatay'da özel bir kurumda yıllardır öğretmenlik yapan Tülin Turan İzmir'e taşınınca mesleğini 'güvenlik soruşturması' nedeniyle yapamadı. İzmir Güzelbahçe'deki özel bir okulda İngilizce öğretmeni olarak başvuruda bulunan Turan sözleşmeyi imzaladı. Ancak okul ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında süren yazışmalardan sonra Turan göreve başlatılmadı. Gerekçe, Güzelbahçe Kaymakamlığı'nın, Turan hakkında terörle mücadele şubesindeki kaydını göstererek Turan'ın başvurusuna olumsuz yanıt vermesi.
MAHKEMEYE BAŞVURDU
Turan bu gelişmenin üzerine avukatı Nedim Değirmenci'yle birlikte İzmir 2'nci İdare Mahkemesi'ne başvurdu. Turan, yaptığı başvuruda, 'Güzelbahçe Kaymakamlığı tarafından yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu, yasa dışı faaliyette bulunmadığını ve hakkında verilmiş bir disiplin cezasının bulunmadığını' söyleyerek yürütmenin durdurulmasını istedi. Ayrıca Turan mahkemeye yaptığı başvuruda, aleyhinde hazırlanan dosya için, “Hangi kriterlere göre hazırlandığı belli olmayan ve somut bir tespit içermeyen raporun esas alınarak işlem tesis edilmesi hukuka aykırıdır” dedi.
MAHKEME YÜRÜTMEYİ DURDURDU
Mahkeme ilgili yerlere yazdığı yazı sonucunda, Turan hakkında 'hukuken kabul edilebilir somut bir belge ve bilginin olmadığını' söyledi. Yapılan güvenlik soruşturmasının olumsuz olarak değerlendirilmeyeceğini açıklayan mahkeme, yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Mahkeme, kararının gerekçesini ise şöyle açıkladı: “Hukuka aykırılığı tespit edilen dava konusu işlemin uygulanması halinde mesleğin icra edilememesi sonucu davacı açısından mesleki ve ekonomik yönden telafisi güç zararların ortaya çıkacağı açıktır.”
MÜLAKATTA DA ELENMİŞTİ
İngilizce öğretmeni Tülin Turan, anlaştığı okulda çalışmak için Hatay'dan İzmir'e taşındığını fakat güvenlik soruşturması nedeniyle işe başlamadığı için maddi ve manevi anlamda sıkıntılar yaşadığını söyledi. Sözleşmesinin bu nedenle feshedilmesinden dolayı özel sektör tarafından da 'sıkıntılı' olarak görülebileceğini anlatan Turan yaşadıklarını şöyle anlattı: “Öğrencilik hayatım aktivizmle geçti. Hakkımda davalar açıldı. Okulu bitirdiğimde KPSS'ye hazırlandım. Sınavda 74 aldım. Mülakatta ise 42 verdiler. Tercih yapma hakkı bile vermediler. Özel sektörde çalışmaya başladım. Hatay'da çalıştığım kurumum İzmir'de çalışmam için gönderdi. Okulla görüştüm, sözleşmeyi imzaladım. Fakat okul beni bir türlü çağırmadı. Herkes iş başı yaparken ben yapamamıştım. Kuruma gittiğimde güvenlik soruşturmanın olumsuz sonuçlandığını öğrendim. Kurum da ilk defa böyle bir şeyle karşılaştığı için bana haber vermemişler. Hayatımda bu kadar yıkıldığım bir süreci hatırlamıyorum. Artık özel sektörde bile çalışamayacağımı düşündüm. Çünkü hem kurumun gözünde seni kriminalize etmeye çalışıyorlar, hem de itibarsızlaştırıyorlar. Bu nedenler bende umutsuzluk yaratmıştı. Umarım okulum bu karardan sonra beni işe alır."
'MAHKEME HAKLARI YENİDEN TESİS ETTİ'
Davanın avukatı Nedim Değirmenci de kararın çalışma hakkının güvence altına alınmasıyla ilgili önemli bir karar olduğunun altını çizdi. Değirmenci kararla ilgili şunları söyledi: “Bir tutanakla, sadece birkaç güvenlik görevlisinin tuttuğu bir rapor nedeniyle insanların çalışma haklarından mahrum bırakılması kabul edilemez. Mahkeme verdiği bu kararla eğitim-öğretim ve çalışma hakkını güvence altına aldı. Kanun olmadan, kanundışı herhangi bir düzenlemeyle bu hakların ortadan kaldırılamayacağını mahkeme yeniden tesis etti."