Fişlemede sınır yok: Devlet, 60 yaşındaki anneyi de sakıncalı buldu

DUVAR - Fişleme belgesini twitter'dan paylaşan Gülçin Avşar, Türk vatandaşı ile evlenen Kazakistanlı müvekkiline, eşinin 60 yaşındaki annesi fişlendiği için Türk vatandaşlığı verilmediğini şöyle anlattı:

• Mesleki paylaşımları pek sevmiyorum fakat devletin vatandaşını fişlemesi meselesi için iyi bir örnek olduğu ve ne kadar güvencesiz olduğumuzu idrak etmemize yardımcı olması açısından bir müvekkilimle ilgili süreci paylaşacağım.
• Müvekkilim Kazakistan vatandaşı ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı biriyle 2013’te evleniyor. Hatta bu evlilikten bir de çocukları oluyor. Ardından beş senelik yasal sürenin geçmesiyle vatandaşlık başvurusunda bulunuyor, fakat yasalara uygun olmasına karşın reddediliyor.
• Dava açınca gerekçeyi öğreniyoruz: Bakanlık, çiftin evliliğini hakiki, birlikteliklerinin tanık beyanlarıyla da desteklendiğini, evliliğin sahte olmadığını tespit etmiş. Hatta bu yetmemiş güvenlik soruşturması da yapmış. Çiftle ilgili hiçbir olumsuzluğa rastlanmamış.
• Ancak bu da yetmemiş: Müvekkilimin evlendiği kişinin annesi hakkında da inceleme yapmış ve gelen MİT raporu OLUMSUZ imiş. Bu nedenle reddetmiş. Suçta ve cezada şahsilik ilkesinin bir süredir rafa kalktığını biliyorduk ama hiç değilse fişlemede şahsilik arıyor insan.

.

.

• Yaşanan süreç hukuki değil, elbette yargı yoluyla hakkaniyete uygun bir sonuca ulaşacağız, bundan şüphemiz yok. Fakat güvenlik soruşturmaları+istihbarat raporları hakkında çok şey anlatıyor bu olay.
• 60 yaşında bir kadının yasalara uygun faaliyet gösteren bir vakıfla ilişkisinin olması (hakkında hiçbir dava veya soruşturma yok) devletin olumsuz kanaatle arşiv kaydı yapması için yeterli. Sırf bu nedenle de oğlunun eşinin hakkını yok sayması için de.
• Anlaşılan ülke OLUMSUZ bireylerden müteşekkil. Bir kısmı hakkında dava, bir kısmı hakkında soruşturma, kalanlarla ilgili de istihbarat raporları. İktidar ne zaman bu abuk hukuksuzluk seviyesini terk edip vatandaşlarını beğenmeme/takip etme/fişleme huyundan vazgeçecek?