Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek: Başkanların Whatsapp grubu kullanılmıyor

ANKARA - CHP ve İYİ Parti’nin ittifak adayı olarak girdiği 31 Mart seçimlerinde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kazanan Muhittin Böcek, CHP’nin 11 büyükşehir belediyesinde yaptırdığı memnuniyet anketine göre oylarını yüzde 50,6’dan yüzde 54,1’e yükseltti. Türkiye’nin en borçlu 5. belediyesi olarak devraldığı Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde göreve gelir gelmez tasarruf tedbirlerini uygulamaya koyan Böcek, “Ben sen yok biz varız. Biz birlikte yaparız” seçim sloganıyla 9 aydır Antalya’yı yönetiyor. Muhittin Böcek ile 31 Mart’tan bu yana geçen bu süreci ve hedeflerini konuştuk.

‘YAPTIĞIMIZ TASARRUFU BORÇ ÖDEMEK İÇİN KULLANIYORUZ’

31 Mart'tan bu yana 9 ay geçti. Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin en borçlu 5'inci belediye olduğunu biliyoruz. Borçlar ödenmeye başladı mı? CHP'li belediyeler tasarruf tedbirleri ile dikkat çekiyor. Siz bu konuda adım attınız mı? Ne kadar tasarruf ettiniz?

Biz göreve geldiğimizde Antalya Büyükşehir Belediyesi Türkiye’nin en borçlu 5’inci belediyesiydi. 6 milyar 206 milyon borcu olan bir belediyeyiz. Yaptığımız ilk iş tasarrufa gitmek oldu. Yüksek kira bedelleri ile tutulan yerlerden kontratı bitenleri boşalttık. Yüksek kirası olan diğer yerleri boşaltarak, daha uygun fiyatlardaki yerlerde vatandaşlara hizmet vermeye devam ediyoruz. Önceki dönemde 18 ayda ödemek üzere 14 kredi çekilmiş. Bu borcu yapılandırarak 60 aya çıkardık. Gereksiz gördüğümüz kiralık araçların yüzde 11’ini geri gönderdik. Ulaşım esnafına her ay ödenen 6.5 milyon liralık gelir desteği uygulamasında düzenlemeye gittik. 5 milyon 300 bin lira oradan tasarruf ettik. Yaptığımız tasarrufları belediyenin borcunu ödemek için kullanıyoruz. Bunu yaparken hizmetleri aksatmıyoruz. Yatırımlarımızı da yapıyoruz.

SEÇİMDE YARDIM SAYISI 12 BİNDEN 17 BİNE ÇIKMIŞ

9 ayın sonunda nasıl bir tablo ortaya çıktı?

Belediyenin borcu çoktu. Önceliğimiz halka hizmeti aksatmadan bu sorunları çözmek oldu. Şu an rakam vermem zor; ancak her alanda çok fazla tasarruf sağladığımızı söyleyebilirim. Mesela ihtiyaç sahiplerine verilen Sosyal Kart ile ilgili inceleme başlattık. İlk başta 3 bin 500 vatandaşımıza yardım yapılmış. 2018 yılında 12 bin 158’e çıkmış. Seçim dönemi 17 bin 26 kişiye Antalya genelinde yardım yapılmış. Çalışmalar ve araştırmalar neticesinde bu rakamı 2 bin 379’a düşürdük. İsrafa son veriyoruz. Kutuplaştırıcı değil, birleştirici bir yönetim anlayışıyla kenti yöneteceğimizi söyledik. Hangi mahallede kaç oy aldım diye hiç bakmadım. Bu yüzden göreve gelir gelmez ilk olarak MHP, DSP ve AK Partili belediyelerimizi ziyaret ettik. Antalya’yı 19 ilçe belediye başkanımızla yöneteceğiz. Antalya’nın geleceğini planlıyoruz. 5 yıllık stratejik planımızı hazırladık. Vatandaşlarımızın mutlu, huzurlu yaşayabileceği daha güzel bir Antalya için 2020 bütçemizin yüzde 44’üne denk gelen 1 milyar 517 milyon lirayı yatırıma ayırdık.

‘HALK ET’ BAŞLADI, SIRADA ‘HALK SÜT’, ‘HALK MAMA’ VAR

Yerel seçim vaatlerinizden biri olan ‘Halk Et’ projesini geçtiğimiz aylarda hayata geçirdiniz.  Mağazada kullanılan etler nasıl tedarik ediliyor? Vatandaşlardan aldığınız geri dönüşler nasıl? İlçelere de Halk Et mağazaları açmayı planlıyor musunuz?

Halk Et’in ilk satış mağazasını Kepez’deki Zafer Mahallesi’nde açtık. Vatandaşlarımız bundan sonra ucuz et yiyecekler. Geri dönüşler oldukça olumlu, ilçelerde de talep var. Yakın zamanda Alanya ve Manavgat başta olmak üzere ilçelerimizde de satış mağazalarımızı oluşturmaya başlayacağız. Bütün ilçelere yayılıyoruz. Mağazada kullanılan etleri Antalya üreticisinden alıyoruz, üreticimizi de kalkındırıyoruz. Çalışmalarımıza yerelden kalkınma modeli ile devam ediyoruz. Yakın zamanda Ant Su, Halk Süt, Halk Mama projesini de hayata geçireceğiz.

‘11 BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÜRÜN HAVUZU KURACAK’

Antalya’nın turizmden sonra en önemli geçim kaynağı tarım. Ama üretici son dönemde maliyetleri karşılayamadığı için zor zamanlar geçiriyor. Tarımsal istihdamın sağlanması ve üreticinin refahının korunması için ‘Halk Et’ projesi haricinde girişimleriniz var mı?

Geçtiğimiz günlerde Antalya Tarım Konseyi ile ‘Yerel Yönetimler ve Kooperatifçilik Toplantısı' düzenledik. Tarımsal refahın artmasını sağlayarak köyden kente göçün önlenmesi gerekiyor her şeyden önce. Bunun için de girişimci ve rekabetçi kooperatifçilik anlayışının güçlendirilmesi ve yaygınlaştırılması şart. Kooperatiflerden sözleşmeli ürün alımı yapılarak yerel ürün pazarları kurmalıyız. Yaptığımız toplantıda 11 büyükşehir belediyesinin kendi illerindeki kooperatiflerdeki ürün desenine göre, ortak ürün havuzu oluşturarak birbirlerinin pazarına ürün desteğinin sağlanacağı satış pazarlama ağı tesis edilmesine karar verdik. En büyük pazarlardan İstanbul’a ürün sevkıyatı sağlanmasında gerekli destek için planlama yapacağız.

‘YENİ İSTİHDAMIN YÜZDE 70’İ KADIN’

Son dönemde CHP’li belediyelerde dikkat çeken bir önemli husus da kadın istihdamı. Konyaaltı Belediye Başkanlığı yaptığınız döneminde belediyedeki kadın istihdamı diğer ilçe belediyelerine oranla fazlaydı. Bu anlayışı büyükşehirde de sürdürüyor musunuz?

Kadın istihdamının artırıldığı bir anlayışı benimsiyoruz. Kadının eşit koşullarda çalışmasını önemsiyoruz. Genel sekreterimizden, basın danışmanımıza, daire başkanlarımızdan otobüs şoförlerimize kadar kadınları istihdam ediyoruz. Biz göreve geldiğimizden bu yana istihdam ettiğimiz personelin yüzde 70’i kadınlarımızdan oluşuyor. Biz Konyaaltı Belediyesi’nde de kadın temsiliyetinin en fazla olduğu ilçe belediyesiydik. 2020 yılına girerken kadın cinayetlerinin olmadığı, kadınların özgürce çalışabildiği bir yıl olmasını diledik ve ona göre çalışmalarımızı şekillendirdik.

‘ANKET YAPTIRMAYA GEREK DUYMADIM’

CHP Genel Merkezi’nin 31 Mart seçimlerden sonra CHP’li başkanlarca yönetilen 11 büyükşehirde yaptığı memnuniyet araştırmasında oylarınızı yüzde 4 civarında artırdığınız gözlendi. Bu oranı nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu süreçte siz hiç anket yaptırdınız mı?

Biz göreve gelirken, “Sen ben yok, biz varız” dedik. 9 aylık süreçte de Antalya’nın 19 ilçesine ziyaretler yaparak vatandaşlarımız ile bir araya geldik. Antalyalının sorunlarına en hızlı şekilde çözüm ürettik. ‘Ben bilirim’ demiyoruz, Antalya’yı ortak akılla yönetiyoruz. Planlı, kurallı, kimlikli bir kent için yola çıktık. Bu doğrultuda seçimlerde yüzde 50.6 oy oranıyla iş başına getirildik. Genel Merkezimizin yaptırdığı ankette oylarımızın yüzde 54.1’e çıktığı görülüyor. Memnuniyet daha da artacaktır. Biz haksızlığa uğramış vatandaşlarımızın hakkını geri vermeye, bütün vatandaşlarımızın dertlerini çözmeye çalışıyoruz. 9 aylık süreçte hiç anket yaptırmadım, gerek de duymadım. Benim anketim halk. Ben halka güveniyorum.

‘BÜTÜN TALEPLERİMİZ YERİNE GETİRİLDİ’

Yaklaşık 4 ay önce Beştepe'de 30 büyükşehir belediye başkanı ile yapılan toplantıda yerel yönetimlerle ilgili komisyon kurulması kararı alındı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da geçtiğimiz günlerde ikinci toplantının 2020 yılı içerisinde yapılacağını söyledi. Bu konuda hangi aşamadasınız? Antalya’ya ilişkin bir dosya sundunuz mu? Veya bir geri dönüş aldınız mı?

Beştepe’de yapılan toplantıda büyükşehir belediyesi olarak sorunlarımızı ve taleplerimizi dosya halinde ilettik. İsteklerimiz şunlardı: Belediyenin 200 milyon lira borçlanması, genel sekreterimiz Cansel Tuncer’in onaylanması şeklindeydi. Bir de Kepezaltı Santral Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında ev sahiplerine ödenen kiraların bakanlık tarafından ödenmesini talep etmiştik. Toplantıdaki bütün taleplerimiz yerine getirildi. Süreç ile ilgili olarak çalışmamıza Türkiye Belediyeler Birliği’nin ‘Akıllı Kentler’ projesiyle devam ediyoruz. Burada da bazı taleplerimizi dile getirdik. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile çok işimiz var. Bu bakanlığı ilgilendiren taleplerimiz var ve dile getirdik.

WHATSAPP GRUBU KULLANILMIYOR

Beştepe’deki toplantıda belediye başkanlarının olduğu bir WhatsApp grubu kurulacaktı. Grupta bilgi alışverişi yapılıyor mu? Yoksa hayırlı günler mesajlarının atıldığı bir grup olarak mı kaldı?  

Kurulan Whatsapp grubunda fikir alışverişinde pek bulunulmadı. Biz CHP’li belediyeler olarak kendi aramızda buluşuyoruz.