Murat Yetkin: Rusya ile ipler gerildi
Gazeteci Murat Yetkin, İdlib'de TSK'ya yönelik saldırıyı yorumladı. "İdlib’ten gelen şehit haberleri artık mızrağın çuvala sığmadığını gösteriyor" diyen Yetkin, "Sorunlar var ve bu sorunlar sadece Cumhurbaşkanlığı çevrelerinin Dışişleri, Genelkurmay, MİT gibi köklü kurumları, destek ayrıntıları mertebesinde tanımlayan liderden-lidere diplomasi yöntemiyle çözülemiyor" dedi.
DUVAR - İdlib'de TSK'ya yönelik Suriye ordusu tarafından düzenlenen saldırıyı değerlendiren Murat Yetkin'in, "Suriye’de ABD ve Rusya ile yapılan anlaşmalarla Cenevre siyasi çözümüne doğru önemli adımlar atılmışken, hazır Türkiye’nin masadaki yeri güçlenmişken, İdlib belli grupların kontrolünde kalsın diye daha çok şehitler vermeye, daha çok göç almaya, Türkiye’yi daha ağır siyasi, askeri ve ekonomik risk altında bırakmaya değer mi? Artık zararın neresinden dönülse kârdır demenin zamanı gelmedi mi? Gerçekten, değer mi?" diye sorduğu yazısından bir bölüm şöyle:
Suriye ordusunun 28 Ocak’ta İdlib yakınlarında (M5 Halep-Şam karayolu üzerindeki) Maraat El Numan kasabasını ele geçirmesiyle başladı. Türkiye, Suriye ordusunun (hükümet tarafından da terörist sayılan) Heyet Tahrir üş-Şam örgütü elindeki kasabasını geri alması ardından, aynı gün tepki mesajı yayınladı. MSB açıklamasında Rusya’ya 12 Ocak İdlib ateşkes anlaşmasını hatırlatıyordu. Rusya ise anlaşmanın teröristlerle mücadeleyi kapsadığı yanıtını veriyordu. Bunun üzerine Erdoğan 29 Ocak’ta Senegal’den dönüşünde “Kendi topraklarını savunanlar mı terörist?” söylemiyle Rusya’nın İdlib’e saldırıları durdurmasını, aksi halde Astana süreci diye bir şey kalmadığını söyledi. Ertesi gün, 30 Ocak’ta, NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı, Amerikalı Orgeneral Tod Wolters’ın Ankara’da MSB Hulusi Akar ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile görüşmeler yaptığı gün, Rus ve Suriye jetleri İdlib etrafındaki mevzileri bombaladı. Aynı gün ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, İdlib’ten Türkiye sınırına yığılabilecek yeni göç dalgasının 700 bin kişiye dek çıkabileceğini söyledi; herhalde uydudan görebiliyorlardı.
1 Şubat günü, Türkiye’den gelen yeni bir askeri konvoy İdlib şehir merkezine ulaştı ve mevcut 12 gözlem noktasına ek olarak bazı kontrol noktaları kurma hazırlığına başladı. (Rusya, “Bizi uyarmadılar, hedef haline geldiler” derken bu konvoydan söz ediyor muhtemelen.) Aynı gün, İdlib yakınlarındaki Neyrab havaalanından kalkan Suriye helikopterlerinin elektronik saldırı ile etkisiz hale getirilerek rejim karşıtı güçlere saldıramadan geri döndüğü sosyal medyada yer aldı. Rus birliklerinin Halep-İdlib arasındaki Zehra bölgesinde terörist saydıkları güçlerle çatışma halindeyken öldürülmesi de aynı güne rastladı.