Cinayetle suçlanan Paksoy kardeşler beraat etti

DUVAR - Fazlı Sinem Erköseoğlu’nu ‘kasten öldürdükleri’ iddiasıyla yargılanan Paksoy Holding’in veliahtları Mahmut Emre ve Can Paksoy kardeşler, Yargıtay’ın beraat kararını bozmasının ardından yeniden yargılamada mahkeme kararını açıkladı.

İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanıklar Can Paksoy Emre Paksoy’u avukatları Prof. Dr. Köksal Bayraktar ve Dilek Helvacı temsil ederken, ölen Sinem Erköseoğlu’nun annesi Ferah Kural, babası Ergün Erköseoğlu ve avukatları Rezan Epözdemir katıldı.

Baba Ergün Erköseoğlu’nun avukatı Rezan Epözdemir, “Burada evladı katledilmiş anne ve baba var. Savcı mütalaasını ortaya koyduğu için baskı kurmak amacıyla şikayet edildi. Her iki sanık müşterek faildir. Eylem üzerinde ortak hakimiyetleri sabittir. İkisi de müebbet hapisle cezalandırılsın. Yakalama kararı çıkarılsın” dedi.

'KIZIM İNTİHAR ETMİŞ OLSAYDI...'

Sözcü'den Hayati Arıgan'ın haberine göre, 10 yıldır adaletin tecelli etmediğini belirten baba Ergün Erköseoğlu ise delillerin karartıldığını ileri sürdü. Erköseoğlu, “Kızım intihar etmiş olsaydı, sanıklar ve aile cenazede yanımda olurlardı. Son söz mahkemenindir” dedi.

Sanık Can Paksoy’un cezalandırılmasını isteyen duruşma savcısına teşekkür ederek sözlerine başlayan anne Ferah kural ise “Can Paksoy da Emre Paksoy da suçludur. Emre Paksoy’un camda parmak izleri olmasına rağmen ceza istenmiyor. Kızımı aşağıya attılar” dedi.

Can ve Emre Paksoy’un avukatı Dilek Helvacı ise “Altı celse sonra tutukluluk kararını reddeden duruşma savcısı verdiği mütalaadan dakikalar sonra Oda TV’de anne baba ile yapılan röportajda duruşma savcısı Barış Kurt değil de onun amiri olan başsavcı İrfan Fidana teşekkür etmiştir. Anne ‘Başsavcının elini ayağını öpeyim’ dedi” şeklinde konuştu.

Katılan avukatlarının mahkeme heyetinin 8 defa reddini istediğini belirten Dilek Helvacı, “Nazlı Sinem’in dedesinin HSYK, Devlet denetleme Kurumu ve Cumhurbaşkanlığı gibi makamlara mahkeme heyetiyle ilgili elden 19 ayrı şikayet dilekçesi verdiğini belirterek, “Biz yasal hakkımızı kullanarak savcıyı görevinin gereklerini yerine getirmediği için şikayet ettik” dedi.

BERAAT KARARI

Prof. Dr. Köksal bayraktar ise Can ve Emre Paksoy’un Nazlı Sinem’i öldürmeye gerektirecek bir husumet ve nedenlerinin bulunmadığını belirterek, “Aralarında tartışma olduğuna dair delil yoktur” diye konuştu.

Mahkeme heyeti kararını açıklayarak her iki sanığın ayrı ayrı beraatlarına karar verdi.

APARTMAN BOŞLUĞUNDA CANSIZ BEDENİ BULUNMUŞTU

24 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun cansız bedeni, 26 Eylül 2010’da Beyoğlu’nda Paksoy kardeşlerin dairesinin bulunduğu 10 katlı apartmanın havalandırma boşluğunda bulunmuştu. Mahmut Emre Paksoy ile kardeşi Can Paksoy hakkında “kasten adam öldürmek” suçundan müebbet hapis istemiyle dava açılmıştı.

Genç kızın ölümüyle bir ilgilerinin olamadığını belirten Paksoy kardeşler, Sinem’in intihar ettiğini iddia ederken, genç kızın ailesi, kızlarının cinayete kurban gittiğini ileri sürmüştü.

4 YIL SONRA İKİNCİ BERAAT

4 yıl süren davada mahkeme, kasten ya da dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyetle ilgili yeterli delil elde edilemediğini gerekçesiyle Emre ve Can Paksoy’un beraatına karar vermişti.

YARGITAY, BERAAT KARARININ USUL YÖNÜNDEN BOZULMASINA KARAR VERDİ

Hayatını kaybeden genç kızın ailesi, ‘Usul ve yasaya aykırı olduğu’ gerekçesiyle kararı temyiz etmişti. Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 23 Mayıs 2018’de Paksoy kardeşler hakkında verilen beraat kararının bozulmasına karar vermişti.

BABA İSYAN ETTİ

Ergün Erköseoğlu duruşma sonrasında karara tepki göstererek “Yazın bunları Sofya’ya kaçmış. Avukatları diyor ki, herhangi bir olay çıkmaması için kızımı öldüren katil, Sofya’da. Hepsini yazın, Türk adaleti böyle işte” dedi.

Avukat Rezan Epözdemir, karar arasında mahkemeye dilekçe vererek savcının mütalaasının verilmesinden sonra 6 Ocak 2020'de sanık Can Paksoy'un 23:25'te Bulgaristan Sofya'ya gittiğini ve geri dönmediğini ileri sürdü.

Prof. Dr. Köksal Bayraktar duruşma sonrası yaptığı açıklamada, “Emre ve Can Paksoy hakkında isnat edilen suçun meydana gelmediği, delillerin bulunmadığı erekçesiyle mahkeme heyeti beraat kararı verdi. On yıldır süren hukuk mücadelesi bugün kısmen sona erdi. Haklılığımız ortaya çıktı. İki genç arasındaki basit bir olay bu kadar büyütüldü. On yıl boyunca iki masum genç kendi haklılıklarını ortaya koymak için deliller ileri sürdüler. Ortada kasten adam öldürme kat’iyen yoktur. Adaletin bu şekilde tecelli etmesiyle iki masum genç kurtulmuştur” dedi.

Avukat Dilek Helvacı ise Can ve Emre Paksoy’un iş adamı olduğunu, on yıl boyunca defalarca yurt dışına giriş çıkış yaptığını söyledi.