Tarık Ziya Ekinci arazisini satıp gelirini Beşikçi Vakfı'na bağışladı

Kürt siyasetçi ve yazar Tarık Ziya Ekinci, babasından kalma 614 dönüm arazisinin satışından elde edilen geliri İsmail Beşikçi Vakfı'na bağışladı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Dr. Tarık Ziya Ekinci babadan kalma arazisini satarak gelirini İsmail Beşikçi Vakfı'na (İBV) bağışladı.

Ekinci’nin, “Altı yüz dönüm civarında babadan kalma arazim var. Bu topraklar babamdan kalsa da Kürt halkının malıdır. Ben de bu toprakları Kürt halkı için yararlı işler yapan bir kuruma bağışlamak istiyorum. Akrabalarımla görüşeceğim. Eğer toprakları almak isteyen varsa, bedelini bağışlayacağım. Yoksa arazileri bağışlayacağım. Tercihim de İsmail Beşikci Vakfı’dır” talebi üzerine vakıf bağış sürecini tamamladı.

Vakıf yöneticilerinin Ekinci'nin talebi üzerine bürokratik işlemleri tamamlanmasının ardından, arazi satıldı. Ekinci ve eşi Perihan Ekinci de satıştan elde edilen geliri İsmail Beşikçi Vakfı'na bağışladı.

'MÜLKİYETİ BİR ŞAHSA AİT OLSA DA TOPRAK HALKIN MALIDIR'

Dr. Tarık Ziya Ekinci, “Kürt halkının ebedi varlığına olan inancım dolayısıyla toprak mülkiyetinin her zaman halkın yararı istikametinde kullanılması gerektiğine inanıyorum” diyerek, konuyla ilgili “Mülkiyeti Bir Şahsa Ait Olsa da Toprak Halkın Malıdır” başlığıyla yayınlanan mesajında şu ifadeleri kullandı:

“Ruşen Aslan dostumun ve sevgili yeğenim Bayram Ayaz'ın yaptığım bir bağışla ilgili yazıları üzerine son iki günden beri pek çok telefon aldım. Söz konusu bağışı doğrulatmak ve nedeni öğrenmek istiyorlar. Olay en az iki aylıktır. Etik bulmadığım için açıklamak istemedim. İsmail Beşikçi Vakfının kurucusu ve mütevelli heyeti üyesi vekilimiz Ruşen Arslan açıkladıktan sonra benim de soranlara bilgi sunman zorunlu oldu. Evet doğrudur: Bana babamdan miras kalan 614 dönüm araziyi Kürtlerin dili, tarihi ve kültürü üzerine araştırma yapan değerli bilim adamı İsmail Beşikçi vakfına Ruşen Arslan aracılığı ile bağışlamış bulunuyorum. Amacım Beşikçi'nin Kürt halkı için yaptığı çalışmaları sürdürebilmesine küçük bir katkı yapmaktır. Az da olsa yaptığım bu küçük bağış yararlı olursa sevinirim.

'Mülkiyeti bir şahsa ait olsa da toprak halkın malıdır' düşüncesi benim hayat felsefemdir. Benimsediğim bir prensiptir. Bana göre toprağı tapulu mülk olarak kullanan kişi mülkiyet hakkını 'halkın çıkarlarına karşı kullanmaz'. Çünkü toprak onu kullananın geçici mülküdür. Toprağın asıl sahibi onu vatan yapan üzerinde yaşayan halktır. Bu, bir felsefi çıkarım değil, tarihin tanıklığında toplum olarak var olmanın somut kanıtıdır. Tapulu bireysel mülkiyet ölüm, miras ve evlenmeler gibi sosyal olaylarla sıkça el değiştirebilir. Ama vatan, halkın varlığı devam ettiği sürece vardır. Kürt halkının ebedi varlığına olan inancım dolayısıyla toprak mülkiyetinin her zaman halkın yararı istikametinde kullanılması gerektiğine inanıyorum. Bu inanca dayanarak babamdan miras kalan ve adıma kayıtlı 614 dönüm sulanmaya elverişli araziyi Kürt halkına yarar sağlayacak bir kuruma bağışlamaya karar verdim. Andığım doğrultuda hizmet yapacak bir aile vakfı kurmamız ve idame ettirmemiz mümkün değildi. Yaptığım araştırmalar sonunda Kürt tarihi, Kürt dili, kültürü, müziği ve edebiyatı üzerine derinlemesine çalışmalar yapan tek sivil toplum kuruluşunun İsmail Beşikçi Vakfı olduğuna kani oldum. Bağış önerisini vakfın mütevelli heyeti üyesi Av. Ruşen Arslan'a açtım. Aracı olmayı ve gayrimenkulün satışını yaparak bağış işlemini tekemmül ettirmeyi kabul etti. Tapulama, satış ve diğer bürokratik işlemleri büyük bir maharetle ifa ederek amacımı gerçekleştiren değerli arkadaşım Av. Ruşen Arslan'a teşekkür etmeyi borç sayıyorum. İsmail Beşikçi Vakfına da Kürt halkının kültürel, dilsel ve tarihsel sorunlarını incelemede başarılı çalışmalar yapmasını diler, yaptığım küçük bağışı kabul ettikleri için şükranlarımı sunuyorum.”

İBV Onur Kurulu Üyesi Av. Ruşen Arslan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları söyledi:

"Dr. Tarık Ziya Ekinci ve eşi, 614 dönüm arazilerinin satışının gelirini vakfa bağışladı. Tarık Abi sonuçta kararını verdi. Yaşından dolayı kendisi bizzat uğraşamadığından, beni vekil tayin etti. Vekâlet ilişkisi, tamamen güven ilişkisidir. Hem bağışlayanın vekili ve hem de satış bedeli lehine bağışlanan İsmail Beşikci Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütmem etik olarak mümkün değildi. Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu ile görüşerek istifa ettim. Satış Tarık Ziya Ekinci’nin akrabalarına yapıldı. Bu, ailenin de vakfın da tercihiydi. Satış pazarlığı alıcılarla Vakıf yönetimi arasında geçti. Kararı Tarık ağabey de vakfa bırakmıştı. Bu bağış nedeniyle Şubat 2020’de sona erecek görevim; birkaç ay önce, 2019 Ekim ayında bitmiş oldu.

'ADININ YAŞATILMASI İÇİN GEREKEN YAPILACAKTIR'

Tarık Abi’ye bu örnek davranışı için teşekkür etmek isterim. Bağışının maddi getirisi yanında, manevi yönü çok önemliydi. Ömrü mücadele içinde geçen ve 95 yaşında halen makale yazan, gündemi yakından takip eden ve mücadelesine devam eden Tarık Abi’nin, 'Bu topraklar Kürt halkına aittir. Kürt halkına yararı olan bir kültür kurumuna bağışlıyorum' demesi çok anlamlıydı. Umarım vakıf yönetim kurulu da Tarık Abi’nin, vakıfta da adının ebedi yaşaması için gerekeni yapacaktır." (HABER MERKEZİ)