Feryal D. Clark: İngiltere’de test sayısı hem sağlık personeli için hem de halk için yetersiz

Korona virüsüyle mücadele stratejisi çok eleştirilen İngiltere, salgında en yüksek can kayıpları yaşadığı haftayı geride bırakıyor. Bu hafta aynı zamanda ekipman eksikliği nedeniyle enfekte olan ve ölen sağlık çalışanlarıyla da dikkat çekiyor. İngiltere parlamentosuna giren ilk Türkiye kökenli Milletvekili Feryal Demirci Clark, sağlık çalışanlarının ekipman eksiğini ‘skandal’ olarak değerlendiriyor ve İngiltere’deki yetersiz test sayısına dikkat çekiyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İngiltere korona virüsü salgınının zirve noktasını yaşamaya başlıyor. 10 Nisan, ülkede aynı günde 980 hastanın ölmesiyle en çok can kaybının yaşandığı gün olarak kayıtlara geçti. Bu gelişmenin ardından ülkede #BorisTheButcher (Kasap Boris) etiketi Twitter’daki trend topic’ler arasında listenin en üstüne yerleşti. Hükümete salgınla mücadelede danışmanlık eden bilim kurulunun öne çıkan isimlerinden epidemiyoloji profesörü Neil Ferguson ise ülkede toplam 20 bin civarında can kaybı beklendiğini söylüyor. Ferguson’un ifadelerine göre İngiltere salgında henüz felaketi yaşamadı.

Geride kalan günlerde, ülkenin korona virüsüne yakalanan başbakanı Boris Johnson’un yoğun bakıma alınması ve Kraliçe II. Elizabeth’in 68 yıllık saltanatı boyunca sadece 4 kez yapmak zorunda kaldığı olağanüstü hâl konuşmalarının beşincisini yapması ile ülkede durumun ciddiyeti bir kez daha anlaşıldı.

İngiltere’nin korona virüsüyle mücadelesinde bu hafta en dikkat çeken detay ise ülkenin Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) çalışanlarının ekipman eksiklikleri yüzünden yaşanan kayıplar ve artan vaka sayılarıydı. BBC’nin haberine göre Northwick Park Hastanesi’nde koruyucu tulum eksikliği nedeniyle hastalara müdahale ederken çöp poşeti giymek zorunda kalan hemşirelerin yapılan korona virüsü testleri pozitif çıktı. Ayrıca aynı hastanede çalışan personele yapılan testlerin de yarısından fazlasının pozitif çıktığı aktarıldı. 9 Nisan günü ise İngiltere’de ölen hastalarının arasında, 53 yaşındaki doktor Abdul Mabud Chowdhury da vardı. Chowdhury’nin Başbakan Boris Johnson’a ülkedeki her bir sağlık çalışanına “acilen” koruyucu ekipman temin etmesini isteyen bir mesaj gönderdiği biliniyordu.

İngiltere’nin korona virüsüyle mücadele stratejisini, sağlık sistemi için yapılan harcamaları ve yaşanan gelişmelerin Brexit akıbetini nasıl etkileyebileceğini, İngiltere’nin ana muhalefet partisi İşçi Partisi'nden (Labour Party) Londra Kuzey Enfield Milletvekili Feryal Demirci Clark değerlendirdi. İngiltere Parlamentosu’na giren ilk Türkiye kökenli milletvekili olan Clark, aynı zamanda da eski bir NHS çalışanı.

'KORONA SAĞLIK SİSTEMİNDEKİ BİRÇOK EKSİĞİ ORTAYA ÇIKARDI'

İngiliz hükümeti salgının ilk günlerinde, sürü bağışıklığı stratejisini takip etmekle çok eleştirilmişti. İngiltere’nin mücadele stratejisini siz nasıl değerlendiriyorsunuz? 

.

Sürü bağışıklığı, hükümetin bir sağlık danışmanı tarafından önerilmişti fakat hükümet şu an bu politikadan uzak duruyor. İşçi Partisi ise şu an hükümeti desteklemek istiyor. Hayatların korunması için beraber çalışmamız gerekiyor ama tabii ki yanlışlıklar olduğunda da uyarmamız gerekiyor. Benim şahsi görüşüm, okulların kapatılması ve halka dışarı çıkmamaları için çağrıların yapılması noktasında İngiltere’nin biraz geç kaldığı yönünde. Stratejik olarak geç başlansa da şu anda doğru bir planlama da ilerliyorlar. Bazı konularda hâlâ eksikler var. Özellikle yapılan test sayıları hâlâ yetersiz.

'KARARLAR 10 GÜN DAHA ERKEN ALINMALIYDI'

İnsanların alınan önlemlere uyduklarını düşünüyor musunuz? Hükümet önlemleri gevşek tutmakla eleştiriliyor, sizce hükümet daha sert önlemler almalı mı?

Benim eleştirim yalnızca geç kalınmasıydı. Kararlar 10 gün daha erken alınmalıydı. Ama parlamentodan geçirilen yasaların yeterli olduğunu düşünüyorum. Polisler bu yasaları rahatlıkla uygulayabiliyorlar. Çoğunluğun uyduğu da söylenebilir. Tabii havalar ısınınca virüsten etkilenmeyeceklerini düşündükleri için çok fazla genç sokağa çıkıyor. Ama polislerin önlemleri uyguladıklarına dair birçok haber çıktı. Hatta sert davrandıkları yönünde eleştiriler de vardı. Ama bence yasalar çok yerinde ve iyi uygulanıyor. Gerektiği yerde bence polisin de zorlaması gerekiyor. Çünkü bu önlemlere uyulmazsa karantina süreci uzayacak.

'4 BİN DOKTOR VE BİNLERCE HEMŞİRE EKSİĞİMİZ VAR'

Bu hafta, Northwick Park Hastanesi’nde hastalara müdahale edebilmek için çöp poşeti giyen hemşirelerin haberleri şok etkisi yarattı. Boris Johnson’un testi de pozitif çıktığında ilk önce sesi yükselenler NHS çalışanları olmuştu. “Virüsle ön cephede mücadele eden NHS çalışanlarına test yapılamazken hükümet test kitine nasıl ulaşabiliyor?” denilmişti. Siz de eski bir NHS çalışanısınız. Şu an hükümetin NHS için gerekli harcamaları yaptığını düşünüyor musunuz?

Sağlık çalışanlarına testlerin yapılmaması bir skandal. Onlardan kendi hayatlarını tehlikeye atmalarını istiyoruz ve onlara test yapamıyoruz. Gerçekten çok büyük bir skandal. Hükümete haftalardır çağrı yapıyoruz. Şimdiye kadar 3 hemşire 4 de doktor hayatını kaybetti. Bunların bir an önce çözülmesi lazım. Ön safta bulunan sağlık çalışanlarına ekipmanların sağlanması ilk öncelik olmalı. Hastaneler konusunda da hükümet 10 senedir sağlık adına kesintiler yapıyor. NHS, zaten korona virüsü çıkmadan önce sallantıdaydı. Çoğu hastane kapanma noktasındaydı. İngiltere’de diğer Avrupa ülkelerine göre hastane ve yatak sayısı çok az*. Ayrıca doktor ve hemşire sayıları da çok az. Şu an İngiltere’de 4 bin doktor eksik ve binlerce hemşire eksiğimiz var. Aynı zamanda hastanelerin acil bölümleri zaten %90-95 oranında doluydu. Bu korona virüsünden önce böyleydi. Belki de hükümetin aldığı önlemler bu yüzden gecikmişti. Çünkü hastaneler bu olanlara hazırlıklı değildi. Şu anda NHS’te düzeltmeler var. Umarım bundan sonra hükümet, sağlık sistemine katkı yapmayı sürdürür. Çünkü korona virüsü birçok eksikliği de ortaya çıkardı.

*İngiltere, OECD ülkeleri arasında en az yoğun bakım yatağı kapasitesine sahip.

'BRİTANYA, BREXIT'İ BÜYÜK OLASILIKLA ERTELEMEK ZORUNDA KALACAK'

Fakat bu dönemde hükümetin sağlık harcamaları konusunda gerektiği kadar harcama yaptığına dair olumlu tepkiler de duyuluyor. İşçi Partisi’nin eski lideri Jeremy Corbyn de BBC’ye verdiği bir mülakatta bu anlamda takdirlerini dile getirmişti. Siz bu görüşlere katılıyor musunuz?

Feryal Demirci Clarc, İngiltere'deki ilk Türkiye kökenli milletvekili.

Şu an her şey zorla yapılıyor gibi. Sadece sağlık çalışanları için değil geri plandaki çalışanlar için, sosyal servistekiler için de yeteri kadar ekipman yok, maske yok. Onlar yaşlı insanlara bakmaya gidiyorlar. Onlara bugün hâlâ yeterli ekipman gönderilmedi. Hâlâ sağlık personellerine yeteri kadar test gönderilmedi. Hâlâ toplumda yapılması gereken test sayısı yetersiz. İlk etapta başbakan günde 25 bin test yapacaklarını söylemişti. Sonra “Biz şu anda sadece 10 bin test yapabiliyoruz” dedi. Sonra ellerinde 8 bin test olduğu ortaya çıktı. Şu anda biz İngiltere’de 70 bin tane bile test yapamıyoruz. Ki Almanya’da haftada 400 bin test yapılıyor. Şu an bizim test sayımız hem sağlık personeli için hem sosyal hizmet çalışanları için yetersiz hem de halk için yetersiz. Hükümeti desteklemek istiyoruz ama çok fazla eksiklik var hâlâ.

İngiltere'de ölen ilk 4 doktordan 3’ü göçmendi. Korona virüsü salgını atlatıldıktan sonra göçmen politikalarında bir değişiklik olabilir mi? Brexit'le öngörülen katı uygulamalarda gevşeme düşünülebilir mi?

Ölen 3 hemşireden 2’si de farklı etnik kökenli hemşirelerdi. Ülkenin göçmen yaklaşımında bir değişim olması gerekiyor. Ben de bu yönde, İçişleri Bakanlığı’na gönderilmesi için bir dilekçe imzaladım. Çünkü şu an burada oturma izni çok az kalmış ve hâlâ NHS’te çalışan birçok yabancı var. NHS yabancı kökenli personeller olmasa ayakta duramayacak vaziyette. Bu yüzden Brexit konusunun da tekrar gözden geçirilmesi lazım. İçinde olduğumuz duruma baktığınızda, bence verilen sözlerin ve takvimin yerine getirilmesi söz konusu değil bu süreçte. Çünkü Brexit bu yılın sonunda Britanya’nın bir anlaşma imzalamış olmasını gerektiriyor. Şu an korona virüsü nedeniyle o anlaşmanın yapılabilmesini sağlayacak bir kapasite yok. Bu anlaşmanın imzalanmaması halinde ise AB’den anlaşmasız olarak çıkılmış olacak. İngiltere ekonomisi şu anda bunu da kaldıramaz. Korona virüsü normal bir ekonomik kriz getirmedi. Normalde ekonomik krizler “V” şeklinde olur. Kriz gelir ve sonra yavaş yavaş yükselir. Şu an içinde bulunduğumuz durum “V” şeklinde bir kriz getirmeyecek. Bu, çok uzun sürecek. Britanya, şu an içinde olduğu ekonomik sıkıntılar nedeniyle Brexit’i çok büyük olasılıkla ertelemek zorunda kalacak.

Bu sırada birbirlerine yardım etme konusunda zayıf refleks göstermeleri nedeniyle AB ülkeleri arasında da bir kopuş yaşandığı ve belki de salgın sonrasında birliğin dağılabileceği konuşuluyor. Avrupa’daki bu durum, İngiltere’de Brexit’e bakış açısını değiştirir mi?

Bence AB’de daha büyük bir yardımlaşma var. Ama elbette sonunda dünya ekonomisi o kadar değişmiş olacak ki, ülkeler küçülüp içlerine kapanmak istemeyecekler. Bu yüzden Brexit’e de pek sıcak bakılmayacak, ülkeler bu süreçte yalnız kalmak istemeyecek. Benzerini görmediğimiz bir kriz yaşayacağız ve bu kısa sürmeyecek. 10-20 yıl öncesinin ekonomik kriz refleksleriyle çözüme ulaşılamayacak. Bu çok farklı ve çok büyük. 2008 krizinde İngiliz hükümeti kamu kesintileriyle işin içinden çıkabileceğine inanmıştı. Ama bu kriz için bu kesintiler yeterli olamayacak.