Türkiye'de korona virüsünden 19 kişi daha öldü

DUVAR - Türkiye'de korona virüsü (Covid-19) salgınında ölenlerin sayısı son 24 saatte 19 kişi artarak 4 bin 711'e yükseldi. 989 yeni vaka tespit edilmesiyle toplam vaka sayısı 171 bin 121'e çıktı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Twitter hesabından açıkladığı bilgilere göre, 3 bin 411 kişi daha hastalığı atlattı ve iyileşenlerin sayısı 141 bin 380'e ulaştı.

Entübe (solunum cihazına bağlı) hasta sayısı 261 olurken 625 kişi yoğun bakımda tedavi görüyor.

39 bin 361 testle birlikte toplam test sayısı 2 milyon 377 bin 954'e yükseldi.

Gelişmeleri değerlendiren Fahrettin Koca, paylaşımında "Vaka sayısında, maske ve mesafe kuralına uyulması şartıyla önü kesilmesi kolay bir hareketlilik var. İyileşen hasta sayımızda ciddi artış gerçekleşti. Solunum desteğine ihtiyaç azaldı. Yoğun bakım hasta sayısı yükselişte. TEDBİR AZALIRSA, TEHDİT ARTACAK" ifadelerine yer verdi.

7 Haziran'daki yeni vaka sayısı 914, yoğun bakımdaki hasta sayısı 613 ve entübe hasta sayısı 274 olarak açıklanmıştı.

'TEDBİRLERE KARŞI DİRENÇ GELİŞMESİNDEN ENDİŞELİYİZ'

Günlük vaka ve vefat sayılarının açıklanmasından önce, korona virüsü salgınında sosyoloji, psikoloji, istatistik gibi alanlarda çalışacak Toplum Bilimleri Kurulu ilk toplantısını Fahrettin Koca başkanlığında gerçekleştirdi.

Video konferans yöntemiyle yapılan toplantıda salgının “kontrollü sosyal hayat” adını verdikleri ikinci safhasına geçildiğini hatırlatan Koca, bu dönemde ortaya çıkan toplumsal sıkıntıların farkında olduklarını söyledi.

Salgınla mücadelenin büyük oranda toplum bilimleri verileri ve yaklaşımlarıyla gerçekleştirilecek bir mücadele olduğunu belirten Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yakın günlerde, bir hasta ziyareti sebebiyle 190 kişiye virüs bulaşması örneğinde gördüğümüz gibi, kültürel davranış kalıplarının sistematik öngörülmesi, tedbir önerilmesi önemlidir. Gözle görülür nitelikteki bu örneğin, göze çarpmayan muadillerinin olduğu da malumunuzdur. Tecrübelerimize göre salgınla mücadele, bir sosyal psikoloji yönetimi konusu. Dini hassasiyetlerden kültürel hassasiyetlere kadar her hassasiyet kuracağımız denklemde yerini bulmalıdır. Bildiğiniz gibi bugün korkunun yaptırım gücü azalmakta, hatta birkaç hafta önceki endişe artık devalüe edilmektedir. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte, riskin devam ediyor olmasına rağmen, tedbirlere karşı bir direnç gelişmesi endişesini taşıyoruz. Öncelikli konularımızdan biri budur."

'BİLGİ KADAR FİKRE VE SEZGİYE DE İHTİYACIMIZ VAR'

Salgın tarihinin tecrübelerinden çok yararlandıklarını aktaran Fahrettin Koca, "Tedbirlere uyumun doğal bir benimseyiş düzeyinde gerçekleşebilmesi, iletişim sahasının bize sunacağı destekleyici verilere de bağlı olacaktır” dedi.

"Pozitif bilimlerin sınırlayıcı yapısının ötesinde, yaratıcı dinamikleri hesaba katan toplum bilimleri mensuplarını salt bir bilim kurulu olarak değil, bir beyin fırtınası grubu olarak da görme eğilimindeyiz" diyen Koca, "Bilgiye ihtiyacımız olduğu kadar, fikre ve sezgiye de ihtiyacımız var. İnsanın ve toplumun davranışı ne olacak? Bunun öngörüsü son derece kıymetli. Bu yeni aşamada, salgına karşı kolektif davranış paydasının, ana motivasyon unsurunun irdelenmesine ihtiyaç duyuyoruz" ifadelerini kullandı.

Koca, Toplum Bilimleri Kurulu'nun tavsiye kararları alacağını, "kararların gerektiğinde kamuoyu ile paylaşılacağını" dile getirdi.

Kurul üyeleri de yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi verdi ve önerilerini dile getirdi. (HABER MERKEZİ)