Baroların sırtını döndüğü başkan: Terörize ettiniz
Baroların eylem yaptığı yere gelen TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, barolar tarafından "Savunma susmadı, susmayacak", sloganları ile protesto etti. Feyzioglu da barolara, "Baroları terörize ederek bu noktaya getiren sizsiniz" dedi. Feyzioğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaptığı görüşme sonucu çözüm bulunduğunu öne sürdü. Feyzioğlu daha sonra katıldığı programda "İstifa edecek misiniz" sorusuna "İstifa etmemi gerektiren herhangi bir durum yok" diye yanıt verdi.
ANKARA - Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, baro başkanları ile görüşmek üzere Ankara girişine geldi. Feyzioğlu'nun ziyaretini kabul etmeyen baro başkanları tepki gösterdi.
"Biz buradayken siz neredeydiniz. Gece nasıl rahat uyudunuz" diye soran baro başkanlarına Feyzioğlu, "Ben bakanlıklarda girişimde bulunuyordum. Baroları terörize ederek bu noktaya getiren sizsiniz" dedi. Bunun üzerine baro başkanları Feyzioğlu'nu, "Savunma susmadı susmayacak" sloganları ile protesto etti.
'BİZ ANITKABİR'DE BEKLİYORDUK'
Feyzioğlu alandaki konuşmasında şunları söyledi: “Anayasamıza göre silahsız, saldırısız kamu güvenliğini tehlikeye atmayan yürüyüş yapmak temel haktır. Dün bütün gün sabahın ilk ışıklarına kadar yaptığımız görüşmelere bu sabah da devam ettik. Defalarca Sayın Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı ve Meclis Başkanımızla görüştüm. Bu sabah İçişleri Bakanımızla görüşmemizde sorunun çözüldüğü bilgisini aldım. Keşke bunları yaşamasaydık. Türkiye’nin bu krizlere değil, kucaklaşmaya, birlikte çalışmaya ihtiyacı var.
Ankara dışından gelen baro başkanlarımız Ankara girişinde dün kısa bir yürüyüş yapıp oradan otobüslerle Anıtkabir’e geçmek istemişlerdi. Biz de kendilerini yönetim kurulumuz ve bazı baro başkanlarımız ile birlikte Anıtkabir’de bekliyorduk. Şehir girişinde yollarının kesildiğini ve yürüyüşe izin verilmediğini öğrendik. Atamızın manevi huzurunda saygı duruşunda bulunmadan Anıtkabir’den ayrılmayı doğru bulmadık. Hemen arkasından yönetim kurulumuz ve oradaki baro başkanlarımız Ankara girişine baro başkanlarımızın yanına derhal intikal ettiler. Ben de yetkili makamlarla görüşmek üzere telefon ve ziyaret trafiğine başladım.
'DÜN YAŞANANLAR YANLIŞ OLMUŞTUR'
Türkiye Barolar Birliği Başkanı olarak sorunlarımızı yapıcı iletişim yoluyla çözmek için büyük gayret sarf ettiğim kamuoyunun malumlarıdır. Elbette sert konuşmaları tercih edenler olabilir. Böyle yapmadığımız için bizi kınayanlar da olabilir. Demokratik yöntemler içinde kalındığı sürece hepsine saygı duymalıyız. Kimse kimseye bir dayatmada bulunamaz. Ne ben yürümek isteyen başkanlarımıza neden böyle yapıyorsunuz diyebilirim ne de başkası bana neden Meclis’te müzakere yürütüyorsun diyebilir. Ancak altını kalın çizgilerle çizmek istediğim bir husus var. Biz yürüyüş yöntemini tercih etmemiş olsak da hukuk sınırları içinde yapılmak istenen bir yürüyüşün engellenmesini kabul edemeyiz. Dün yaşananlar yanlış olmuştur. Başkanlarımızın bir kısmının bana tepkisini de saygı ve hoşgörü ile karşılıyorum. Sabaha kadar o şartlarda dışarıda kalıp sakin olmalarını beklemiyorum. Elbette birlik başkanlarına sitem de edebilirler, kıza da bilirler. Önemli olan bu aşamada sorunun çözülmesidir. Dilerim bundan hepimiz yapıcı sonuçlar da çıkarmayı başarırız. Halkımız da meslektaşlarımız da sorunlara çözüm bekliyor. Kavga istemiyor.“
'BENLE İLGİLİ DEĞİL'
Feyzioğlu, sloganlar eşliğinde olay yerinden ayrıldı. Daha sonra Cüneyt Özdemir'in YouTube kanalına konuk olan Feyzioğlu, "İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine, "İstifa etmemi gerektiren herhangi bir durum yok. Benle ilgili değil. Ben kanun koyucu değilim." dedi.
Feyzioğlu, "Neden detsek vermek yerine Anıtkabir'e gittiniz?" sorusuna, "Biz o yürüyüşe katılmak istemedik. O da bizim hakkımız. Her dünya görüşünden insanın gittiği bir yer Anıtkabir. Benim önerdiğim programı bazı baro başkanları tasvip etmedi" diye yanıt verdi. Feyzioğlu şöyle konuştu:
"Hepsi başımın üstüne, onlara tek söz söylenemez. Çünkü çok zor şartlarda sabahı ettiler ve temel hakları ihlal edildi. Silahsız saldırısız yürüyüş hakkı temel haktır. Ben 48 saattir ayaktayım, hiç uyumadım. Dün gece Barolar Birliği'nde sabah 5'e kadar telefon görüşmeleri yapıyordum.
Meclis başkanına hem şahsen gittim hem de en az dört kez aramışımdır. Saat 4.5-5. Çözüldü deniyor çözülmüyor. Soğuk yağmur yağıyor. Battaniye göndermek istiyorsunuz, içeri sokmakta sorun yaşıyorsunuz. Soktuk bir şekilde. Bir taraftan İbrahim Kalın'a mesaj atıyorum. Kiev'deymiş. Sayın Süleyman Soylu, sabah 9.30 gibi çözüyoruz. Bana birazcık vakit. Kaymakamların bir yemin töreni var. biter bitmez nasıl çözüleceğine dair sizi arayacağım' dedi.
'UZAKTAN SELAMLAŞACAKTIK'
Diliyorum iş çözülür. Yürüyorlarmış şimdi. Oradan Anıtkabir'e gideceklermiş. Bütün bunlar eğer o otobüslerin önü kesilmeseydi o kadar kardeşçe olacaktı ki. Herkes kendi tercih ettiği yolu izlemiş olacaktı. Yürümek istemeyenler de Anıtkabir'e gelecekti. Anlaşmayacaktık belki bazı baro başkanlarıyla ama uzaktan selamlaşacaktık. Anıtkabir'de buluşacak, bir ortak paydamız olacaktı. Ne kazandık buradan Türkiye olarak ben bunu soruyorum." (HABER MERKEZİ)
Metin Feyzioğlu direniş alanına geldi. Kendisini içeri sokmadık.
— Özkan Yücel (@avozkanyucel) June 23, 2020
Gölge etmesin yeter.#SavunmaDireniyor #SavunmaSusmadıSusmayacak pic.twitter.com/qG41H8iqos
Savunmanın Kahramanları. #SavunmaDurdurulamaz #SavunmaSusmadıSusmayacak pic.twitter.com/pQwBK8hY4k
— İlhan Cihaner (@ilhancihaner) June 23, 2020