Erdoğan Kılıçdaroğlu için 'Zihninizi bulandırmaya çalışıyor' dedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişiminin yıl dönümünde Meclis'teki konuşmasında "FETÖ’cülerin tasfiyesi ile insanlarımız her alanda yönlerini özgürlüğe çevirmişlerdir" dedi. Daha sonra 15 Temmuz'da hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla bir araya gelen Erdoğan, "15 Temmuz gecesi darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçarak kendi belediye başkanının evine sığınanların bunu da istismar etmeye çalıştığını görüyoruz. Safsatalarla şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin zihnini bulandırmaya çabalıyorlar" diye konuştu.
DUVAR - 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü dolayısıyla Beştepe’deki 15 Temmuz Anıtı'na çelenk bırakıp dua eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha sonra Meclis'e gitti. Erdoğan Meclis'teki konuşmasında "Eğer güçleri yetseydi, ülkenin Cumhurbaşkanı başta olmak üzere seçilmiş yöneticilerini katletmekten çekinmeyeceklerine emin olunuz" dedi.
Erdoğan'ın konuşması özetle şöyle:
ONUR DUYUYORUM: FETÖ’cü hainlerin 15 Temmuz’da TBMM’yi hedef alması rastgele bir tercih değildir. Bu Meclis masa başında değil, savaşta kurulmuştur. Bu Meclis, ülkemizi her sıkıntılı dönemin ardından yeniden ayağa kaldıran Meclis’tir. Bu Meclis, tepesine bomba yağdırılırken de hizmet eden bir Meclis’tir. Bu Meclis, toprağa gömülmek istenen 700 senelik bir cihan devletinden yeni bir devlet çıkaran bir Meclis’tir. Bu Meclis’te yemin ederek göreve başlamış olmaktan şeref duyuyorum. Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak 17 yıldır bu Meclis’te milletime hizmet etmekten şeref duyuyorum. Kimi zaman teröristlere, kimi zaman küresel güçlere karşı bu Meclis’te omuz omuza mücadele etmekten onur duyuyorum. Gazi unvanını bu kadar hak eden bir başka Meclis bilmiyorum.
EMİN OLUNUZ: 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekat Daire Başkanlığı ve Ankara Emniyeti’ne bomba yağdıran darbeciler ne yaptığını çok iyi biliyorlardı. Ankara’da, İstanbul’da caddelerde önlerine gelenleri ezen darbeciler ne yaptıklarının farkındaydılar. Namus olarak emanet edilen silahları millete çeviren darbeciler bilerek kan döküyorlardı, bilerek tetiğe basıyorlardı. Eğer güçleri yetseydi, ülkenin Cumhurbaşkanı başta olmak üzere seçilmiş yöneticilerini katletmekten çekinmeyeceklerine emin olunuz. Kendileri gibi düşünmeyen herkese hayatı zehir etmekten çekinmeyeceklerinden emin olunuz.
ARKASINDA HESAPLAR VAR: Arkasında çok büyük hesapların olduğu, ülke ve millet olarak bambaşka noktalara sürükleneceğimiz kesindi. Malazgirt’te ne olmuş ise 15 Temmuz’da o olmuştur. İstanbul’un fethinde ne olmuş ise 15 Temmuz’da o olmuştur. Çanakkale’de ne oldu ise 15 Temmuz’da o olmuştur. Her kim 15 Temmuz’u küçümsemeye, itibarsızlaştırmaya çalışıyor ise, amacı bu derin tarihi anlamı gölgelemek, gözlerden kaçırmaktır. TBMM ve o gece burada darbecilere duruşları ile meydan okuyan milletvekilleri bile tek başına 15 Temmuz’u destan yapmaya yeterlidir. Ülkelerin dönüm noktalarını anlamak için bu tür hadiselerin öncesi ve sonrasını incelemek gerekir. Ülkemizin karşılaştığı sıkıntıların ardında bu örgütün silüetini görmeye başladık.
EN BÜYÜK YÖNETİM REFORMU: Örgütün kendini pervasızca ilk belli ettiği yer 17-25 yargı-emniyet darbesidir. 15 Temmuzda deşifre olan FETÖ’cülerin tasfiyesi ile Türkiye her alanda yepyeni ufuklara kavuşmuştur. TSK, uzun süredir hayata geçiremediğimiz operasyonlarını ardı ardına yapmaya başlamıştır. İnsanlarımız her alanda yönlerini özgürlüğe çevirmişlerdir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gibi, tarihimizin en büyük yönetim reformunu hayata geçirmek bu Meclis’e nasip olmuştur. Milli iradenin tecelligâhı olan Meclis’imiz, bir olma, iri olma, diri olma, kardeş olmamızın zirvesidir. Hep birlikte öncelikle Türkiye dediğimiz sürece, buradaki müzakerelerin hepsi makbulümüzdür. Hatta zenginliğimizdir.
MÜSADE ETMEYECEĞİZ: Hiç kimsenin bizi büyük ve güçlü Türkiye idealimizden vazgeçirmesine müsaade edemeyiz. Hiçbir gücün demokrasimizin ayaklarına prangalar vurmasına göz yumamayız. Mehmet Akif’in dediği gibi, ‘Tarih yalnızca geçmişten ders almayanlar için tekerrür eder’. Ülkemiz geçmişte kısır çekişmeler yüzünden enerjisini kaybetmiştir. Bu nedenle bizimle aynı şartlarda yolculuğa başlayan birçok ülke ne yazık ki o dönemde ülkemize fark atmıştır. Biz bu hataya düşmedik. Yalan, istismar siyasetini kapımıza asla yaklaştırmadık, yaklaştırmıyoruz, yaklaştırmayacağız. Etnik, dini ve mezhebi farklılıklar üzerinden milletimizin bölünmesine müsaade etmedik, etmeyeceğiz.
HÜSRANA UĞRATACAĞIZ: Vesayetin gölgesine sığınmak yerine, milletin gölgesine sığınmayı tercih ettik. Bizim için hiçbir şey, vatanımızın istikbali ve istiklalinden önemli değildir. Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır. Bundan sonra da aynı samimiyet ile çabalarımızı sürdüreceğiz. Sokak terörü ile, baskı ile Türk siyasetini esir almaya çalışanları hep birlikte hüsrana uğratacağız. Türkiye’yi ateşe atmaya hazır muhterislere inat, milletimiz ile 15 Temmuz’daki gibi sırt sırta vererek bağımsızlığımızı savunmaya devam edeceğiz. Buradan samimi bir çağrıda bulunmak istiyorum. Gönlü Türkiye için çarpan, TBMM altındaki herkes gelin birlikte 2023 ve 2053 vizyonumuzu birlikte inşa edelim. Gelin Türkiye’yi aydınlık yarınlara hep birlikte ulaştıralım. Gelin şehitlerimizin anısına hep birlikte sahip çıkalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde darbe girişiminde hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla yemekte bir araya geldi.
Darbe girişimini halkın engellediğini belirten Erdoğan, "O gece milletimiz 83 milyon yekvücut olarak tarihe altın harflerle geçecek, asla unutulmayacak, üzerinde hep konuşulacak bir zafer kazandı. Bugün burada evlatlarıyla, eşleriyle, anne babaları, kardeşleriyle birlikte olduğumuz bizzat gazilerimiz o gece büyük kahramanlık destanına imza atmıştır" dedi.
İsim vermeden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu darbecilerle anlaşmakla suçlayan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle.
ŞEHİT YAKINLARININ ZİHNİN BULANDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR: Sizlerden özellikle bir hususa dikkat etmenizi rica ediyorum. Şehitlik ve gazilik her türlü siyasi hesabın üzerindedir. Vatanımız için canını veren her şehit, canını vermeyi göze alan her gazi bu milletin ortak değeridir. Hiç kimsenin bu değerlerimiz arasında ayrımcılık yapmasına müsaade edemeyiz. 15 Temmuz gecesi darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçarak kendi belediye başkanının evine sığınanların kendi ikballeri uğruna her mesele gibi bunu da istismar etmeye çalıştığını görüyoruz. Ortaya attıkları safsatalarla şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin zihnini bulandırmaya çabalıyorlar. Oysa devletimiz her türlü sıkıntısında şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin yanındadır.
15 TEMMUZ'DAN SONRA 340 MİLYON LİRA CİVARINDA YARDIM TOPLANDI: Milletimiz de 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında düzenlenen bağış ve kampanyalarla şehit yakınlarımıza ve gazilerimize sahip çıkmıştır. 15 Temmuz şehit yakınlarımız ile gazilerimizin ihtiyaçlarında kullanılmak üzere 340 milyon lira civarında bir yardım toplanmıştır. Biz de toplanan yardımların amacına ve bağış şartlarına uygun şekilde kullanılmasını temin için geçen sene Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı'nı kurduk.
BUNLARA KULAK ASMAMANIZI RİCA EDİYORUM: Vakfımız her ne kadar birileri yıpratmaya çalışsa da kurulduğu günden beri şehit yakınlarımız ve gazilerimize destek olmak için gayret gösteriyor. Salgın döneminde her kesim gibi 15 Temmuz şehit yakınlarımızı ve gazilerimizi de desteklemek amacıyla vakfımız kaynaklarıyla aylık biner lira nakdi destek uygulaması başlatmıştır. Bu uygulamayı vakfın kaynakları el verdiği ölçüde devam ettirmeyi kararlaştırdık. Sizlerden şehitlik nedir, şehadet nedir bilmeyen, emanete hürmet göstermeyen kifayetsizlere kulak asmamanızı rica ediyorum.
ŞEHİTLİK VE GAZİLİK HERHANGİ BİR DEĞERLE MUKAYESE EDİLEMEZ: Cennetle müjdelenmiş şehitler ve gaziler için onlara sağlanan maddi imkanlar sadece milletimizin ve devletimizin vefa göstergesidir. Yoksa bu sıfatların herhangi bir değerle mukayesesi mümkün değildir. Şehit yakınlığı ve gazilik unvanlarının vakarına, onuruna, manevi sorumluluğuna uygun şekilde hareket eden sizlerle son nefesimize kadar birlikte yürüyeceğimizden emin olunuz.
BU UNVANLARI TAŞIMAKTA ZORLANANLAR OLABİLİR: Bu unvanların sorumluluğunu taşımakta zorlananlar elbette olabilir. Onların da en kısa zamanda şehit yakınlığı ve gazilik şerefinin sırrına vakıf olmalarını diliyorum. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken bu yemek vesilesiyle siz şehit yakınlarımız ve gazilerimizle konuşma, dertleşme imkanı bulmaktan büyük bahtiyarlık duyuyorum. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle bir kez daha aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Gazilerimize Rabbimden sağlık ve afiyet diliyorum. Her birinize ülkem ve milletim adına şükranlarımı ifade ediyorum. Kalın sağlıcakla, afiyet olsun. (HABER MERKEZİ)