Sedat Şenoğlu ve 16 ESP'li siyasetçi tutuklandı

Ezilenlerin Sosyalist Partisi'ne (ESP) yönelik operasyonda gözaltına alınan HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu'nun aralarında bulunduğu 17 siyasetçi çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Ezilenlerin Sosyalist Partisi'ne (ESP) yönelik 8 Eylül'de birçok kentte yapılan operasyonlarda gözaltına alınan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu ile 16 parti yönetici ve üyesinin emniyet ifadeleri tamamlandı.

Savcılık, "Terör örgütü üyesi olmak" ve "terör örgütü propagandası” yaptıkları gerekçesiyle 17 kişiyi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etti. Sedat Şenoğlu ile 16 parti yönetici ve üyesi çıkarıldıkları mahkemece tutaklandı.

Tutuklananların isimleri şöyle:

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, Sosyalist Kadın Meclisi (SKM) MYK üyesi Çiçek Otlu, ESP PM üyeleri Volkan Uyar, Mustafa Naci Toper ile Selver Orman, İlke Başak Baydar, Yücel Karadağ, Ozan Özgenler, Ozancan Sarı, İlhan Aslan, Alper Kaba, Ezgi Bedel, Zekeriya Aykut Karnap, Gözde Sivaslıoğlu, Beren Atıcı, Mustafa Bozali, Taner Taş.

'ESP'Lİ YOLDAŞLARIMIZ BU REHİN ALMA POLİTİKASINA KARŞI DİRENECEKTİR'

HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, 17 ESP'li siyasetçinin tutuklanmasının ardından bir açıklama yaptı. "Sizler siyasallaştırdığınız yargı ve kolluk güçlerinizle binlerce kişisiniz ama bizler haklılığı ile mücadele eden milyonlarca yüreğiz" denilen açıklama şöyle:

"8 Eylül günü siyasi kırım operasyonları ile gözaltına alınan Halkların Demokratik Kongresi Eş Sözcüsü Sayın Sedat Şenoğlu ile Bileşen Partilerimizden Ezilenlerin Sosyalist Partisi yöneticileri bugün siyasallaşan yargı tarafından tutuklanmıştır.

Otoriterleşen siyasal düzen içinde toplumun nefes alması için demokratik mücadeleden ödün vermeyerek devrimci duruşlarını koruyan Sayın Şenoğlu ve ESP’li yoldaşlarımız kuşkusuz bu rehin alma politikasına karşı direnecektir.

Kendi iktidarını korumak için muhalifleri ve devrimcileri hedef alan Saray rejimi bu operasyonlar ile bizlerin mücadele inancını güçlendirmek dışında bir etkide bulunamaz. AKP’nin ülkede yaratmak istediği baskı ve şiddet rejimi, köklerini 12 Eylül darbesini yapan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya gibi isimlerden almaktadır. Yine bir 12 Eylül günü arifesinde muhalif ve devrimcilere karşı gerçekleştirilen siyasi kırım operasyonu demokrasi mücadelesi veren parti, sendika, kitle örgütü ve meslek odalarına yapılan baskılardan bağımsız düşünülemez.

Geçmişte nasıl darbecilere direnip ilkelerimizle büyüdüysek bugün de demokrasiye darbe vurmak isteyen Saray rejimine karşı direneceğiz. Bu anlamıyla arkadaşlarımızın rehin alınması bizlere bayrağı daha yukarı taşımak sorumluluğu ve motivasyonu vermektedir.

Hükümete ve siyasi kırım operasyonlarıyla bu ülkede yaşayan tüm halklara zarar verenlere sesleniyoruz; sizler siyasallaştırdığınız yargı ve kolluk güçlerinizle binlerce kişi olabilirsiniz ama bizler de haklılığı ile zulme karşı mücadele eden milyonlarca yüreğiz. Sizler koltuk mücadelesi verirken bizler demokrasi ve hak mücadelesi veren halkız. Sizler geçmişin faşist deneyimlerine sarıldıkça bizler demokratik mücadele kararlılığımızı arttıracağız ve mutlaka kazanacağız." (HABER MERKEZİ)