Köyde uzaktan eğitim: 4 öğrenci, 1 telefon
Korona virüsü salgını nedeniyle uzaktan yapılması planlanan yeni eğitim yılı ciddi teknik problemlerle başladı. Öğrencilerin bir çoğu internetin çekmemesi, internet paketi alamama, bilgisayar, tablet, telefon gibi araçlara sahip olmama veya dersleri takip etmek için EBA Tv’nin tüplü televizyonlarda ayarlanamaması gibi nedenlerle okulların açıldığı ilk iki haftada derslerine düzenli olarak katılamadı.
Burcu Özkaya Günaydın
HATAY - Korona virüsü vakalarında artışlar devam ederken, eğitim sezonu uzaktan ve çözülemeyen sorunlarla başladı. Birçok öğrenci internete, tablete, bilgisayara hatta telefona erişim sorunu yaşıyor. Birden fazla öğrenci olan ailelerde çocuklar derse katılabilmek için birbirlerinin dersinin bitmesini bekliyor. Özellikle köylerde internetin çekmemesi ciddi problem oluşturuyor. Derslerin takip edildiği EBA TV, tüplü televizyonlarla uyumlu değil. Evinde akıllı TV olmayan binlerce çocuk, EBA TV'yi izleyemiyor. Türkiyeli çocukların dahi uzaktan eğitime erişmesi zorken; bu sorunlar Suriyeli öğrencilerde katlamalı yaşanıyor.
İKİ HAFTADA ÜÇ KEZ KATILABİLMİŞ
Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı Gülderen Köyü’nde oturan Ada İklim Yeral 12 yaşında. Ada, Gülderen İlköğretim Okulu’nda yedinci sınıf öğrencisi. Uzaktan eğitim başlayalı iki hafta olmasına rağmen sadece 3 defa derse girebilmiş.
“Ben uzaktan eğitimde zaten çok sıkılıyorum. Ama yine de gireyim dediğim zaman ya internet bağlantı sorunu yaşıyoruz ya da uygulamada katıl butonuna basmama rağmen sistem kabul etmiyor. Nedenini bilmiyorum” diyen Ada, uzaktan eğitimde yaşadığı sıkıntıları şöyle anlattı:
"Bazen de tam derse odaklanıp anlamaya çalışıyorum, hat kesiliyor. Ben de bağlanmak için uğraşmıyorum. EBA TV tercih etmiyorum. Anlamadığım yer olunca geri dönüp bakma şansım yok. Hem de öğretmen çok hızlı ilerliyor. Canlıda hem kendi öğretmenimi görüyorum hem de anlamam biraz daha iyi oluyor."
‘KÖYDE İŞ BİTMEZ’
Köyde işin hiç bitmediğini, bazen işlere de yardım etmesi gerektiğini vurgulayan Ada: “Bugün şehre babamla süt dağıtmaya gittik. Çoğu işi annemle babam yapıyor ama arada onlara yardım etmemiz de gerekiyor. Köyde iş hiçbir zaman bitmez. Mesela yedinci sınıfa geçtim ama altıncı sınıf konularında çok fazla eksiğim var. Bir iki gün önce biraz altıncı sınıf konularına bakayım dedim. İş için çağırdılar. Ben de dersi bıraktım mecburen. Böyle şeyler de oluyor. Okuldayken en azından sadece derse odaklanıyorsunuz. Evde zor oluyor. Tabletim yok derslere telefondan katılmaya çalışıyorum” dedi.
‘DÖRT KARDEŞ TELEFON KAPMACA OYNUYORUZ’
Doğa Yeral, Ada’nın kuzeni. Bu sene Toki Şehit Süleyman Yılmaz Lisesi’ne başlayan Doğa da dersleri takip etmekte zorlanıyor. Evlerinde dört öğrencinin bir telefonu kullandığını söyleyen Doğa, yaşadıkları sorunu şöyle anlattı: Evde dört öğrenci var. En küçük kardeşim ilkokul birinci sınıf, bir kardeşim yedinci sınıf, bir kardeşim de beşinci sınıfa gidiyor. Evde tablet ve fazladan telefon yok. Annemin bir telefonu var onunla idare etmeye çalışıyoruz. O da olmuyor. Mutlaka birimizin ders saati uymuyor. Sürekli tartışma oluyor. Birbirimizin elinden telefon kapmaca oynuyoruz.
Okul açıldığından beri sadece 2 defa derse girdiğini söyleyen Doğa, “Evde telefon müsait olmadığı için kuzenime geliyorum. Birazdan kuzenimin telefonunda derse gireceğim. Onun da aynı saatte dersi varsa ya bekliyorum ya da telefonu başka müsait olan birinden istiyorum. Müsait değilse derse katılamıyorum” diye konuştu.
‘HAYATIMIN HİÇBİR DÖNEMİNDE BU KADAR ZORLANMAMIŞTIM’
Doğa’nın annesi Özcan Yeral, çocuklarının iyi bir eğitim alması için çok çabaladığını söyleyerek şöyle konuştu: “Ben hayatımın hiçbir döneminde bu kadar zorlanmamıştım. Çocukların eğitimi benim için her şeyden önemli. Aç kalsınlar, bir şeyler eksik olsun ama eğitimsiz olmasınlar isterim. Okulda sadece ders öğrenmiyorlar. Saygıyı, paylaşmayı, arkadaş olmayı… İnternetten eğitim çocukların okulla bağını azalttı. Kitap okutamıyorum çocuklara. İstemiyorlar. Dört çocuğum da okula gidiyor, bir telefon var. Ne yapacağımızı şaşırdık. Öğretmene de bilgi verdik. Tablet, bilgisayar eksiği olduğunu söyledik. ‘Yapacak bir şey yok’ dedi. Bence sınıflar bölünüp, az öğrenci ve tedbirlerle dersler başlatılmalı.”
465 MİLYON ÖĞRENCİ DERSLERE ERİŞEMİYOR
Dünya genelinde uzaktan eğitime erişimde Türkiye’nin 77 ülke arasında 49’uncu, internete bağlanmada 70’inci, bilgisayara erişimde ise 64’üncü sırada olduğunu belirten Hatay Eğitim-Sen Şube Başkanı Özgür Tıraş, UNICEF raporuna göre dünya genelinde 150 ülkede 2,5 milyar öğrenci olduğunu ve 465 milyon öğrencinin uzaktan eğitime erişemediğine dikkat çekti.
Uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin yerini hiçbir zaman tutmayacağını vurgulayan Tıraş “Yüz yüze eğitim sadece ders değil, çocuklar için paylaşma, sosyalleşme, oynayarak enerji boşaltma anlamı taşıyor. Bizler için de şu zor oluyor: Yüz yüze eğitimde çocuğun gözüne bakınca konuyu anlayıp anlamadığını anlıyorduk. Ve tekrar anlatıyorduk. Şimdi öyle bir şansımız yok. Ama uzaktan eğitim de olsa çocuğun okulla bağı kopmuyor. Bu açıdan da önemli” dedi.
‘HALA TARLADA OLAN ÇOCUKLAR VAR’
Birçok öğrencinin tablet, bilgisayar, internet erişim sorunu yaşadığını, 6 ay önceden uzaktan eğitime başlayan Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni eğitim yılına hazırlıklı olması gerektiğinin altını çizen Tıraş, “Tablet, bilgisayar, internet erişim sorunları çözülmüş olması gerekirdi. Özel okullarda tablet, bilgisayar, erişim soru olmuyor. EBA dışında da programlar kullanıyorlar. Devlet okulunda okuyan daha derse katılamıyor. Hala tarlada olan çocuklar var. Türkiyeli çocuklarda erişim böyleyse Suriyeli çocuklarda had safhadadır. Eğitimde fırsat eşitliği normal şartlarda zaten sıkıntılıydı, şimdi bu çıta daha da açıldı” diye konuştu.
Uzaktan eğitim bittikten sonra okula dönüşlerde azalma olacağını belirten Tıraş, “Biz eğitimcilerin önerisi; Danimarka, Belçika, Hollanda’da az sınıflar, hijyen kurallarıyla örgün eğitim veriliyor. Türkiye’de az sınıf, yeni öğretmenler ve öğretmenlere düzenli korona virüsü testi, temizlik personeli gibi tedbirlerle yüz yüze eğitim yapılabilir.” dedi.
Öte yandan sosyal medyada uzaktan eğitime dair paylaşımlarda, EBA Tv’nin tüplü televizyon ve eski uydu alıcılarında çıkmadığı, bu nedenle de derslere katılım sağlayamayan çocuklar olduğuna dikkat çekildi. Derin Yoksulluk Ağı adında bir sayfa ulaşabildiği öğrencilere LCD Tv götürerek, derslere katılımları için yardımcı olmaya çalışıyor.