Hataylı depremzedeler: Demir toplama işi de bitti, şimdi ne yapacağız?

Hatay’da onlarca depremzede geçimini demir toplama işinden sağlıyor. Yıkım ve enkaz toplama çalışmaları neredeyse bitmek üzereyken; demir işçileri de nasıl geçineceklerini düşünüyor. 

Google Haberlere Abone ol

Burcu Özkaya Günaydın

HATAY - 6 Şubat depremlerinin ardından Hatay’da yeni bir ‘iş’ alanı doğdu: Enkazlardan demir toplamak...

Yerle bir olan şehirde dükkanını, evini kaybeden binlerce insan işsiz kaldı. Bazı depremzedeler, enkazlardan demir toplayarak geçimini sağlıyor. Yıkım ekipleri bir binayı yıktığında, birkaç işçi demiri ayıklıyor. Depremzedeler de bu ayıklama işinden kalan demiri topluyor. Demir toplayıcıları önce kazmayla molozu kırıyor, ardından molozun altındaki demiri çıkarıyor. Enkaz kaldırmanın yarısından fazlasının bittiği Antakya’da, demir toplayıcılarını işsizlik korkusu sardı.

Ali Eser ve eşi Duri Eser, enkazlardan topladıkları demir ile geçiniyor. 

AYLARDIR DEMİRDEN GEÇİNİYORUZ

Antakya ilçesinde bulunan Kurtuluş Caddesi’nde molozdan demir toplayan Ali Eser ve eşi Duri Eser, depremden önce katı atık toplama işi yapıyordu. 

Hatay’da depremzedelerin çoğunluğunun demir toplama işinden para kazandığını anlatan Eser, “Benim gibi birçok insan demir toplayarak para kazanıyor. Memlekette iş, dükkân da kalmadı. Zengin muhtaç hale düştü. Şimdi demir de bitiyor. Kara kara ne yapacağız diye düşünüyoruz” dedi.

Demir toplama işinden ortalama 600-700 TL arası para kazandıklarını belirten Ali Eser: “Kazandığımız yetmiyor zaten. Paranın değeri yok. 1000 TL'nin değeri 100 TL olmuş. Eskiden Antakya ucuzdu, sebzesi ve meyvesi boldu. Depremden önce daha az kazanıyordum ama istediğim her şeyi alabiliyordum. Şimdi alamıyorum. Geçenlerde tavuk kıyma almak için Balıkçılar Çarşı’na gittim. Kilosu 100 TL olmuş, canım çektiği halde alamadan geri döndüm. Eskiden en azından bir tavuk alabiliyordum, şimdi nerede...”

Ali Eser, demir toplamak için Mersin, Adana, Antep’ten insanların geldiğini belirtti. Sık sık on aydır insanların demirden geçindiğini vurgulayan Eser, “Polis, bekçi beni durduruyor, beni niye durduruyorsun. Benim başka geçim kaynağım yok ki. Geçenlerde Saray Caddesi’nde karşılaştık, Mersin’den gelmiş. Polisin, valinin onlara karışması lazım. Bari demirden Hataylı para kazansın” şeklinde konuştu.

'BİR SARSINTI OLSA EVİM ÇÖKER'

Dağ Mahallesi’nde oturan Eser çiftinin evleri, depremden sonra yıkılmasa da ağır hasar aldı. Depremden 3-4 gün sonra evine geçtiğini belirten Ali Eser, “Çadırda yapamadık, çok sağlam olmasa da bir evim vardı, ben de geçtim. Evimin duvarları çok yarık. Bir sarsıntı olsa muhtemelen çöker. Ne yapalım? Kalacak yerimiz yok” dedi.

Ali Eser ve eşi tüm Hataylılar gibi kentlerinin yıkılmasına çok üzgün. Kentin 30 yıldan önce toparlanacağını da düşünmüyorlar; bu sebeple yeni kenti ancak çocuklarının göreceğini belirttiler. 

Yeni Antakya planına göre Dağ Mahallesi de sit alanı içine giriyor. Plana göre, kısa vadede olmasa da uzun vadede buradaki evlerin yıkılıp, yerine villa yapılacak. Dağ Mahallesi'nde yaşayanlar da toplu konutlara yerleştirilecek. Ancak Ali Eser, yapılacak evleri alacak maddi güçleri olmadığını ifade etti.

'BU ŞEHİRDE ŞU AN HERKES MUHTAÇ DURUMDA'

Tarihi Saray Caddesi’nde karşılaştığımız baba, anne, çocuk hep beraber demir toplama işi yapıyor. Küçük bir araçları var. Antakya’nın her yanını gezip, demir topluyorlar. Depremden sonra demir toplama işi yapmaya başladıklarını söyleyen aile, çadırda kaldıklarını, günlük ihtiyaçlarını karşılamak için demir işi yaptıklarını vurguladı. Antakya’nın en az on yılda toparlanacağını söyleyen aile, “Eski tadımız tuzumuz yok. Bu caddeler cıvıl cıvıl olurdu. Keyif içinde yaşardık. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Antakya bitti. Yenisi de kim bilir nasıl olur. Bu şehirde şu an herkes muhtaç durumda” diye konuştu.

Üç kişi çalışınca günde 1000 TL kadar para kazandıklarını söyleyen aile, Ali Eser gibi onlar da işin bitmek üzere olduğunu, bu iş bittiğinde ne yapacaklarını düşündüklerini söyledi.