Albaylıktan kabak oymacılığına: Kabak deyip geçme çok işe yarıyor

ANKARA - Emekli kıdemli Albay Ali Murat İlhan Ankara'da su kabağı tasarım atölyesi açtı. Yıllardır hayalinin ağaç oymacılığı olduğunu söyleyen İlhan, Ayvalık'ta karşılaştığı su kabağının kolay işlenebilir olması nedeniyle kabak tasarımına yöneldi. İlhan, KOSGEB desteği alarak el sanatları atölyesi kurdu; şimdi de küçük çocuklara kabak oymacılığını öğretiyor.

Su kabağı atölyesi açmaya, Çanakkale'de bulunduğu süreçte Seyit Onbaşı heykelciklerinin Çin'den geldiğini öğrendiğinde karar veren İlhan, "Tatil yörelerine gittiğimde birbirinin aynısı olan ürünleri gördükten sonra insanların bu doğal malzemeye erişmeye haklarının olduğunu düşündüm" dedi. Emekli albay İlhan ile atölyesinde su kabağı oymacılığını konuştuk.

Su kabağı son aşamaya hangi süreçlerden geçerek geliyor?

Nisan gibi dikimi yapıldıktan sonra eylül gibi hasadı yapılıyor. Tabii su kabağı elma, armut gibi büyüyünce toplanıp işlenmiyor. Toplanmasının ardından kurutuluyor. Kendine özgü dokusuyla kaplı olduğu için önce temizliğini yapıyoruz. Sonrasında yapacağımız tasarıma göre kesim yapıyoruz ya da kesmeden işlem yapıyoruz. İçini bir malzemeyle temizliyoruz ve işlenmeye hazır hale getiriyoruz. Elektrikli aletler kullanarak deliyoruz, kesiyoruz ya da boyuyoruz. Uzun süre kullanılması için vernikle de sağlamlaştırıp kullanıma hazır hale getiriyoruz. Bir darbe almadıkça yıllar boyu özelliğini kaybetmeden kalabiliyor.

'KLASİK HAMAM SETLERİ HAZIRLIYORUM'

Ne tür eşyalara dönüşüyor su kabağı?

Lamba olarak kullanabiliyoruz. Üzerine çeşitli figürler işliyoruz ve bunlarla görsel bir ışık şöleni ortaya çıkıyor. Kâse, kuş yuvası, süs eşyaları, yumurtalık, saksı gibi de kullanılabilir. Tarihsel olarak da su kabı ve matara için kullanılmış. Ben de klasik hamam setleri hazırlıyorum. Aynı zamanda tuval gibi üzerine resim yapabiliyorsunuz ve heykelciklere de dönüştürebilirsiniz. Yani kabak deyip geçme, çok işe yarıyor.

Atölyeyi kurma amacınız neydi?

Kabakla uğraşmanın tek zorluğu ahşapta da olduğu gibi toz üretmesi. Benim zaten atölyeyi açmamda en büyük neden ev ortamında yapmanın zor olmasıydı. Su kabağı işlemek isteyenler için evde çalışmanın zor olması nedeniyle kurdum. İnsanlara da atölye çalışmaları yaparak öğretiyorum. Eğer el yetenekleri varsa ve basit aletleri kullanmakta tecrübeliyseler, oldukça kolay öğreniliyor.

KOSGEB süreci nasıl gelişti? Yaşatılması gereken bir meslek olarak mı gördüler?

KOSGEB'e ilk mülakat aşamasında fikrimi söyledim ve çok olumlu karşıladılar. Hem el işçiliği olması hem de üretim tabanlı olmasından dolayı fikrimi desteklediler. Şu anda gerekli evraklarım kurulda kabul edildi ve inceleme aşamasında. Ben de bu mesleği bu destekle yürüteceğim.

'HİÇBİRİ ÖTEKİSİNE BENZEMİYOR'

Ürünlerinizin özelliği ne peki?

Her birisi doğal; su kabaklarının hiçbiri bir ötekisine benzemiyor. Yapılan ürün dünyada tek oluyor. Hiçbir şekilde resim gibi kopyalanamıyor. Doğal bir malzemenin kendi getirdiği enerjisini evin içerisine taşıyarak insan kendine yönlendirebiliyor.