Yıldız Hamidiye Camisi: Tam da Abdülhamid'in istediği gibi olmamıştı...

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından bugün yeniden ibadete açılan Yıldız Hamidiye Camii Padişah II. Abdülhamid'in Yıldız Sarayı'na taşınmasının ardından yaptırıldı. Rum mimar Nikolaidis Jelpuylo tarafından yapılan caminin minberinin Bursa Ulucamii'ndeki gibi ahşap olmasını bizzat Abdülhamid istemiş ancak bu istek bilinmeyen bir nedenle uygulanmamıştı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bugün yeniden ibadete açılan Yıldız Hamidiye Camii, Padişah II. Abdülhamid tarafından 1881-1885 yılları arasında yaptırıldı. Son dönem Osmanlı mimarisi özelliklerini taşıyan camii Yıldız Sarayı kompleksine bağlı küçük boyutta bir yapıdır. Barbaros Bulvarı’nın kuzeyinde ve Yıldız Sarayı yolu üzerinde bulunan caminin asıl adı 'Hamidiye Camii'dir.

II. Abdülhamid’in Yıldız Sarayı’na yerleşmesinden sonra inşa yaptırılan caminin hünkâr köşkü ve harimi (asıl ibadet alanı) dikdörtgen planlıdır ve bütünlük arz eder. Caminin küçük ve yüksek kubbesi, on altı penceresi olan çokgen bir kasnak üzerine oturtulmuştur. Kubbesinin içinde aynı şekilde zengin süslemeler taşır. Camide 17 pencere vardır. Kubbe bezemelerinde eşine pek rastlanmayan, mavi üzerine yıldız işlemeler ve hünkâr kasrındaki altın varak caminin zengin işlemeleri arasındadır. Ayrıca yapının minaresi, mukarnas şerefeli ve minare gövdesi tepeye kadar yivlidir. Mimarı olarak bazı yayınlarda Sarkis Balyan ismi geçse de bu doğru değildir.

Yıldız Hamidiye Camisi yeniden ibadete açıldıYıldız Hamidiye Camisi yeniden ibadete açıldı

MİMARI 'NİKOLAİ KALFA'

Caminin mimarı, Dolmabahçe Sarayı Arşivi’nde yer alan belgeye göre Nikolaidis Jelpuylo adlı bir Rum’dur. Osmanlı kaynaklarında 'Nikolaki Kalfa' adıyla geçen Nikolaidis, kendisine görev verildiğinde kısa bir süre içinde hazırladığı plan ve resimlerle birlikte caminin maketini Sultan II. Abdülhamid’e sunar ve onayını alır. Cami minberinin Türk ahşap sanatının en meşhur örneklerinden olan Bursa Ulucamii minberi tarzında yapılması istenir. Bu amaçla Bursa’ya bir fotoğrafçı gönderilip minberin resmi çektirilir. Ancak sultanın bu isteği bilinmeyen bir sebepten dolayı yerine getirilemez ve minber mermer olarak yapılır. II. Abdülhamid’in ahşap işçiliğine ilgi duyduğu, Yıldız Sarayı’ndaki marangozhanesinde boş zamanlarında çalıştığı ve çeşitli eşyalar ürettiği bilinmektedir. Yıldız Camii’nin hünkâr mahfilinin sedir ağacından yapılan kafesleri II. Abdülhamid’in el işçiliğidir. Yıldız Camii inşaat keşif kayıtlarına göre 16.890 lira harcanarak yapılmıştır.

Cumhuriyet döneminde Yıldız Sarayı'nın Harp Okulu olarak kullanılmaya başlandıktan sonra camii ibadete kapatılmıştı. Camide 2013 yılı Haziran ayından itibaren İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından restore edilmeye başlanmıştı. (Kaynak: İslam Ansiklopedisi)