Kadınlar buluştu: Görün, duyun bilin istedik!

DUVAR - Çalıştıkları basın kurumları KHK ile kapatılan kadınlar yeni bir basın mecrasında buluştu. İşsiz kaldıktan sonra yeniden gazetecilik yapabilmenin yollarını arayan Zülal Koçer, Bengisu Kömürcü ve Neval Bulut geçtiğimiz günlerde 'Gazete Yazıyor' adlı bir dijital gazetecilik platformu kurdu. 5 kadın gazeteci, "Üç maymunu oynayan gazetecilik anlayışına karşı görün, duyun, bilin diye yola çıktık" diyor.

'Gazete Yazıyor'un hikayesini gazeteci Zülal Koçer'le konuştuk...

'NEDEN BU OLANAĞI KENDİMİZ YARATMADIK?'

5 kadın gazeteci bir araya gelerek yeni bir mecrada çalışmalara devam etme fikri nasıl gelişti?

Gazetecilik mesleğinin gerektirdiği onur ve ilkelerle hareket eden, gerçeklere hiçbir şekilde kayıtsız kalmayıp gerçeği halka aktarmak için yola çıkmış 5 kadının çabası diyebiliriz. Gazete Yazıyor’un kuruluşunda ve çalışmalarında yer alan bu 5 kadın gazeteciden 3’ü daha önce çalıştıkları basın kuruluşları KHK ile kapatılan gazeteciler. Ciddi anlamda zorlu bir süreç ve kendimize yazacak bir olanak bulamama hali ile birlikte 'Neden bu olanağı kendimiz yaratmayalım?' dedik. Mesleğimizi sürdürebilmemiz için içerisinden geçtiğimiz dönemde ya iktidardan yana olup gerçeklere gözümüzü kapatıp sıradan bir iş yapar gibi devam etmemiz ya da tüm baskıları göze alıp doğru bildiğimiz haberciliği devam ettirmemiz gerekiyordu. Biz de eskiden yaptığımız ve doğruluğuna inandığımız yolu seçtik.

Kuruluşunuzda 3 kadın gazeteciden bahsetmiştiniz. Sizi genelde sahada çalışan bir ekip olarak görüyoruz...

Kuruluş aşamasında bizimle fikrini, emeğini paylaşan iki arkadaşımız daha var. Şimdi ağırlıkta üç kişi işi götürsek de diğer iki arkadaşımızın bize sunduğu desteği gözardı edemeyiz. Arkadaşlarımızla birlikte gerçeğin her zaman kendini ortaya çıkaracak bir inada sahip olduğunu biliyoruz, tarih de bize bunu gösteriyor. Baskıcı yönetimler gider, geriye gerçekler kalır diye düşünüyoruz ve bu şekilde yola çıktık. Gazete Yazıyor’u doğuran aslında gerçeğin bize gösterdiği yoldu. İktidardan yana haber yapmayan medyanın baskılandığı, gerçeklerin halktan adeta kaçırıldığı bu dönemde üç maymunu oynayan ‘gazetecilik’ anlayışına rağmen ‘Görün, duyun, bilin’ diye yola çıktık.

ÇOCUK, KADIN VE ÖYKÜ BÖLÜMLERİ DE VAR

Peki nasıl bir habercilik anlayışınız olacak?

Biz şimdiye kadar yaptığımız gibi her şeyden önce gerçeğin haberini, yani gazetecilik yapacağız. Ancak yeni bir deneyim de edineceğimizi düşünerek farklı bölümlere de yer verdik sitemizde: Çocuk bölümü, öykü bölümü ve kadın bölümü...

'ÇOCUKLARA KARANLIK BİR GELECEK REVA GÖRÜLÜYOR'

Özellikle dikkat çekeceğiniz bir nokta olacak mı?

Burada dikkat çekeceğimiz ve en öne çıkan çocuk bölümü. Ülkenin geleceği olduğunu düşündüğümüz çocuklar bugün bir geleceksizlikle karşı karşıya. Giderek karanlık bir gelecek çocuklara reva görülüyor ve en çok da belki biz basın emekçilerinin şahit olduğu üzere çocukların yaşamı güvencede değil. Bu yüzden çocuk bölümünü öne çıkaran bir tarzda devam edeceğiz. Hem çocukların hem ebeveynlerin başvurabilecekleri bir kaynak olmayı hedefliyoruz. Yine öykü bölümü ile insanların sesinin bu kadar gömülmeye çalışıldığı bir dönemde seslerini duyurabilmelerini istiyoruz. Kadın bölümü de kadınların sesi, sözü olabilecek bir kürsü olsun istedik.

'SIRTIMIZDA GERÇEĞİN YÜKÜYLE YOLA ÇIKIYORUZ'

Basın üzerinde baskı ve sansür yıllardır devam ediyor. Birçok meslektaşımız sadece mesleklerini yaptıkları için şu an cezaevinde bulunuyor. İddianamelerinde ise takip ettikleri haberler yer alıyor. Bu ortamda böyle bir çıkış yapabiliyor olmak bizler için çok önemli ve değerli. Alternatif bir mecra olmak için sırtımızda gerçeğin yüküyle yola çıkıyoruz. Bir diğer nokta ise 5 kadın olarak yola çıkmamız sorusu. Sıkça karşılaştığımız soru oldu; 5 kadın olunması kadın haberciliği yapılacağı anlamına mı geliyor? Elbette başta belirttiğim gibi kadın bölümü ile kadınların sesine ayrıca önem veren bir site olacak ancak bizim 5 kadın olarak bir araya gelmemiz bilinçli bir tercih değil ya da kadın haberciliği yapmak için de değil. Ama bir tesadüf de değil. Biz bir araya geldik çalışmalara başladık ‘kimiz’ diye dönüp baktığımızda bir de baktık 5 kadınız...

'BİZİ BİR ARAYA GETİREN ŞEY ERKEĞİN BASKISI'

Peki 5 kadını bir araya getiren ve tesadüf olmayan koşullar nelerdi?

Kadınların maruz bırakıldığı eşitsiz koşullardı. Sahada çalışırken erkek egemenliğinin bize dayattığı baskıyı her türlü yaşıyoruz. Bu nedenle kadın basın emekçileri ister istemez bir dayanışma gösteriyor. Örneğin bir eylemde bir görüntü çekmek istediğimiz zaman erkek gelip kadın basın emekçisini itebiliyor ve sonra rahat rahat görüntü alabiliyor. Bu ve benzeri pek çok eşitsizlik karşımıza çıkıyor. Bu da kadınların sahada dayanışmasını getiriyor. Yani aslında bizi bir araya getiren şey erkek baskısı.

Buna karşı bir çağrınız var mı?

Şöyle bir çağrı yapabiliriz; doğruyu ve gerçeği yansıtan, merkez medyaya alternatif olan tüm yazılı basın ve internet gazeteciliği yapan gazeteciler dayanışma içerisinde olmalı. Bu konuda kamuoyunun desteğini bekliyoruz. Bizi takip etmek isteyenler buradaki adresimizi ziyaret edebilirler.