Taksicinin Viyana’ya uzanan yolculuğu
Şevket Şahintaş, halen devam ettiği taksicilik mesleğinde özellikle geceleri sokakta yaşayan insanların hayatla nasıl mücadele ettiğini merak etti ve bunları insanlarla da paylaşmak için fotoğraflarını çekmeye başladı. Taksicilikte olduğu gibi fotoğrafçılıkta da ustalaşan Şahintaş, davet edildiği Viyana’da bu yolculuğunu anlattı.
DUVAR - “Fotoğraf sanat mı, değil mi? Bu tartışıladursun, gerçek olan şu ki; bütün insanların anlayabildiği ortak dili var. Bir taksiciyi Viyana' ya getirecek kadar güçlü,” diyordu sosyal medya hesabından Şevket Şahintaş.
Şahintaş’ın öyküsünü birkaç ay evvel buradan anlatmıştım. Kısa bir özet geçelim: Kendisi sıradan bir taksici iken özellikle gece saatlerinde sokakta yaşamak zorunda olan insanların hayatla nasıl başa çıktığını merak etmeye başladı. Onların hikâyelerini insanlara ulaştırmak istedi. Bunun için aklına gelen yol ise fotoğraf oldu.
Şevket Şahintaş (Fotoğraf: Adem Erkoçak)
Amatör, kompakt bir makine ile başladı işe. Fotoğrafını çekmek istediği insanlarla önce konuşuyordu. Hallerini soruyor, sohbet ediyordu. Fotoğraf sonra idi. Konuşmadığı, hikâyesini bilmediği birini görüntülemiyordu. İnsanları bir fotoğraf malzemesi olarak kullanmak değildi amacı. Belki de bu yüzden bakıldığında etkisini doğrudan insanlara geçiren kareler çıktı ortaya.
Şahintaş, fotoğraf konusunda ilerlerken taksiciliğe de devam etti. Hâlâ da devam ediyor. Ama fotoğraflarının etkisi gittikçe yayıldı, ülke sınırlarını aştı.
Ve Şahintaş, yaşadıklarını paylaşmak üzere Avusturya’nın Viyana kentine davet edildi. Şahintaş’ı davet eden “Neuer Wiener Diwan” adındaki sanat derneği, 2007 yılında biri Türkiyeli diğeri Avusturyalı iki edebiyat eleştirmeni tarafından kuruldu: Thomas Eder ve Erhan Altan.
Dernek başlangıçta iki ülkenin edebiyatçılarını bir araya getirmek, iki dilden eserleri birbirine çevirmek, yayınlatmak gibi projeler yaptıktan sonra, ilgi alanını genişleterek hem sanatın hemen her dalından, hem de sosyal bilimler alanından da önemli isimleri konuk etti. Son yıllarda -özellikle yurt dışında göçün de artmasıyla- Türkiye'den çok sayıda akademisyen, gazeteci, edebiyatçı, sinema yazarını konuk eden dernekte, dün akşam sıra Şevket Şahintaş’taydı.
Şahintaş, burada katıldığı etkinlikte yaptığı sunumla fotoğrafçılığa nasıl başladığını, fotoğraf anlayışını anlatırken fotoğraflarından da bir gösteri sundu. Şahintaş ayrıca, 2 yıldır çekimlerini Ufuk Kıray’la yaptığı “Sokağın Çocukları” belgeselinden de bir video gösterdi. Şahintaş’ın sunumuna Avusturyalılar da ilgi gösterdi.
Etkinlikten sonra konuştuğum Şahintaş, çok mutlu olduğunu söyleyerek “Burada olmak beni onore etti. Özellikle Avusturyalı insanların ilgisi fotoğrafın kendi diline sahip olmasının bir ispatı oldu. O kadar çok soru geldi ki salon kapanana kadar konuştuk. İyi ki burada bulundum. Davet edenlere çok teşekkür ediyorum” dedi.
Şahintaş’a döndükten sonra taksiciliğe devam edip etmeyeceğini sorduğumda da “Tabii ki edeceğim. Benim tek gelir kapım,” yanıtını verdi.
Bir taksicinin gözünden hayatın öteki yüzü