HayKonfed: Hatay Büyükşehir Belediyesi sosyal medyada gündem olmadan hayvanlarla ilgilenmiyor

Burcu Özkaya Günaydın

HATAY - Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin (HBB) Yayladağı yolu üzerinde inşasına devam ettiği “doğal yaşam alanı” hayvanseverlerin tepkisine neden oluyor.

Yaşam Hakları Konfederasyonu (HayKonfed) Genel Sekreteri Ufuk Bayraktar, alana giderek köpeklerin kötü şartlarda tutulduğunu ve alanda hiçbir belediye görevlisinin olmadığını cep telefonu ile kayıt altına alarak 17 Mart’ta sosyal medyadan yayınladı. Görüntülerin tepki çekmesi üzerine Hatay Büyükşehir Belediyesi bir açıklama yaparak alana görevli gönderildiğini söyledi. Ancak Bayraktar, konu kamuoyunda yankı bulduktan sonra belediyenin harekete geçmesini eleştirdi. Bayraktar, belediyenin sosyal medyadaki tepkilere göre harekete geçmesinin ise yeni olmadığını vurguladı.

‘BELEDİYE KÖPEĞİN ÖLÜMÜNÜ BENDEN GİZLEDİ’

Yaşam Hakları Konfederasyonu (HayKonfed) Genel Sekreteri Ufuk Bayraktar, Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından inşası hala devam eden Yayladağı Doğal Yaşam Alanı’nı bir süredir yakında takip eden ve alanda yaşanan sorunları ortaya koyan bir isim. 17 Mart’ta yayınladığı video ile Bayraktar, köpeklerin tutulduğu doğal yaşam alanında hiçbir belediye görevlisinin olmadığını, köpeklerin kötü koşullarda yaşadığını ortaya koydu. Bayraktar videonun sosyal medyada yayınlanması üzerine belediyenin harekete geçtiğini ve bir belediye görevlisini gönderdiğini söyledi. Bayraktar’a göre doğal yaşam alanıyla ilgili tek sorun, görevlinin olup olmaması değil.

Bir süredir alandaki gelişmeleri takip eden Bayraktar bir ay önce ziyarete gittiğinde şantiye halindeki bölgede 10 tane köpeğin zincirli olduğunu gördü. Belediyeye bu köpeklerin neden orada tutulduğunu sorduğunda aldığı cevap "Barınaklar dolu, bunlar yasaklı ırk, o nedenle buraya getirdik" oldu. Bayraktar hiçbir koruması, düzenlenmesi olmayan bir alanda köpeklerin o şekilde tutulmasına tepki gösterdi. 16 Mart günü de oradaki köpeklerin kavga ettiğine dair sosyal medyada bir video gördü. Videoda kavga sonucu bir köpeğin ağır yaralandığı görülüyordu. Oraya gidip köpeği görmek ve olaylar hakkında bilgi almak istedi. Bayraktar, belediye yetkililerinin  alanda 7/24 görevli olduğunun söylendiğini hatta saldırıya uğrayan köpeğin ölmediği, yaralandığı bilgisini paylaştıklarını dile getirdi. Fakat Bayraktar, kendisine gösterilen yaralı köpeğin saldırıya uğrayan köpek olmadığını, köpeğin saldırıda öldüğünü öğrenmiş daha sonra. Kendisine gösterilen köpeğin videodaki köpeğe çok benzediğini belirten Bayraktar “Köpeğin yarası da tazeydi, bu yüzden şüphelenmedim ama sonradan köpeğin öldüğünü, bana başka köpek gösterdiklerini öğrendim.” Belediyenin alanda görevli olduğunu söylemesi üzerine de 17 Mart akşamı oraya giderek bir çekim yapmış. Bayraktar, "Bu görüntüler gösterdi ki, belediyenin belirttiğinin aksine hiçbir görevli alanda yok" diye konuştu. 

‘HAYVANLAR BİRBİRİNİ BOĞSUN İSTENDİ’

Barınak dâhil hayvanlarla ilgili konularda HBB ile defalarca konuştuğunu, yetkili kişilerin kendisini dinlediğini fakat uygulamaya geçilmediğini vurgulayan Bayraktar, “Yayladağı meselesi sosyal medyada gündem olmadan çözülebilecek bir konuydu ama bir can gittikten, konu gündemleştikten sonra belediyenin harekete geçti” ifadelerini kullandı.

Yayladağı’ndaki hayvanların neden birbirine saldırdığını da Bayraktar şöyle açıkladı: “Tehlikeli ırk denilen hayvanların doğası gereği kendi ırkına tahammülü olmaz. Bu hayvanların şantiyede ıssız bir yere, bir arada konulmasının sebebi birbirlerine saldırsınlar, boğsunlar. Başka bir izahı yok bunun çünkü. Bunların başında bir personel olacak kavga ettiklerinde ayıracak. Yasa, ‘yasaklı ırkları katlet’ demiyor, ‘başka yere götürüp’ bak diyor.”

‘BARINAKTA SALGIN HASTALIKTAN ÖLÜYORLAR’

HBB’nin hayvanlara karşı tutumumun sadece Yayladağı’ndaki doğal yaşam alanından ibaret olmadığını söyleyen Bayraktar belediyeye bağlı başka bir barınaktan örnek vererek durumu açıkladı: Akdeniz Mahallesi’ndeki barınağa kapasitesinin üstünde hayvan yığıyorlar. Kaç defa uyardım, ‘8-10 hayvan alın kısırlaştırın, aldığınız yere bırakın’ dedim. 400-500 hayvanı topluyorlar, aylarca bir arada bekletiyorlar, hayvanlar salgın hastalıktan ölüyor.”