HDP'den açıklama: Evler, F tipi cezaevine dönüştü

DUVAR - HDP İstanbul İl Örgütü, son dönemlerde partilerine yönelik artan gözaltı ve tutuklamalara ilişkin İnsan Hakları Derneği'nde (İHD) basın açıklaması yaptı. İHD İstanbul Eş başkanı Gülseren Yoleri, ev hapsi gibi tutuklama dışı tedbirlerin tutukluluk benzeri bir uygulamaya dönüştüğünü belirterek şöyle dedi:

"Bunu insan hakları ve hukuk açısından değerlendirmek gerekir. Bir kere bu uygulama insanı özgürlüğünden mahrum bıraktığı için insan haklarına aykırıdır. Hukuk açısından değerlendirdiğimizde ise 2911 sayılı yasaya aykırılık iddiasıyla -ki kanunda bile tutuklama gerektirmeyen suç tipidir bu- barışçıl toplanma haklarını kullandıkları için insanlar ev hapsi uygulamasına tabi tutuluyor. Ev hapsinin gerektirdiği durumlar olabilir mi, evet olabilir ancak barışçıl gösteri hakkını kullanan insanlara bu tedbirin uygulanması hukuka aykırıdır.”

'ARKADAŞLARIMIZ İŞLERİNDEN OLUYOR'

HDP İstanbul İl Eş Başkanı Erdal Avcı, toplumsal muhalefetin bastırılması ve cezalandırılması için son dönemde, bazen duruşma bile yapmaksızın, ev hapsi uygulaması başvurulduğunu söyledi. “Demokratik muhalefete dönük bir uygulama ile muhalefeti bastırmaya, sindirmeye, anayasal haklarını kullanmak için bir araya gelmek isteyenlere dönük bir savaş yöntemi bu" diyen Avcı şöyle devam etti:

"O kadar yayıldı ki ev hapsi uygulaması adeta F tipi uygulamasına dönüştü. Arkadaşlarımız evlerinde adeta bir tecrit uygulaması ile karşı karşıya kalmaktadır. Ev hapsi, il ve ilçe yasakları, yurt dışı yasakları ve haftada bazen birkaç kereyi bulan imza zorunlulukları ile özgürlükleri kısıtlanmaktadır. Ev hapsine alınan arkadaşlarımız işlerinden oluyor. Kirasını ödeyemez hale geldiklerini, sosyal yaşamlarını sürdüremez hale geldiklerini biliyoruz. Ayrıca polis canları isteğinde sizi arayıp evlerinize girebilmektedir. Bu olağanüstü bir hukuk ihlalidir. Eş başkanlar, genel başkanlar ev hapsine alınarak siyaset yapma hakları elinden alınıyor. Evlerimizin zindana çevrilmesini kabul etmeyeceğiz, buna karşı her yerde direneceğiz.”

'DEVLET KORKU İÇERİSİNDEDİR'

Boğaziçi Öğrencisi Devrim Barış Yılmaz, devletin Boğaziçi eylemlerine katılan öğrencilere yaptığı ayrıma dikkat çekerek şunları söyledi: “Biz Boğaziçi öğrencileri olarak, Boğaziçili veya değil ayrımını kabul etmiyoruz. Tutuklu arkadaşlarımız ve binlerce destek veren arkadaşımız var. Arkadaşlarımıza ev hapsi verilerek bizimle olmalarını engellemeye çalışıyorlar. Biz direnişimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Bu direnişi sürdürmeye devam edeceğiz.”

HDP Kadın Meclisleri adına konuşan Beser Çelik ise ev hapsi ve il-ilçe yasakları uygulamasının kadınları hedef aldığına dikkat çekerek mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

'GENEL BAŞKANIMIZ SAĞLIK SORUNLARINA RAĞMEN EV HAPSİNE ALINMIŞTIR'

ESP adına konuşan PM Üyesi Mustafa Naci Topar, Eş Genel Başkanları Şahin Tümüklü ve Özlem Gümüştaş da dahil bir çok arkadaşlarının ev hapsinde olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Rejim krizi büyüdükçe AKP-MHP toplumun en ileri kesimlerine saldırmaya devam ediyor. Ancak bu ev hapsi saldırılarına karşı her arkadaşımız yanında bir DES kodu taşımaktadır, nedir o Direniş Evlere Sığmaz’dır. Direnişimizi büyüteceğiz.”

Devrimci Parti MYK Üyesi Seher Beytaş ise ev hapsine alınan Eş Genel Başkanları Elif Torun Öneren’in 65 yaş üstünde olduğunu ve pek çok sağlık sorunu yaşadığını ifade etti. Beytaş, “Buna rağmen ev hapsi verildi. Dün tutuklama ve gözaltı uygulamasının yanına bugün ev hapsi verilmiştir. Bu ev hapislerini kabul etmiyoruz” diye konuştu.

'100'E YAKIN SORU ÖNERGESİ VERDİM, SORULAR YANITSIZ KALDI'

Ev hapsi uygulamasıyla ilgili verdikleri soru önergelerine bir yanıt alamadıklarına dikkat çeken HDP İstanbul Miletvekili Zeynel Özen ise şunları söyledi: “Ev hapsi uygulaması ile tecritin her yerde olduğunu gördük. Ev hapsi ne demektir, insanlardan tecrit edilmek demektir. Bu insan hakları açısından özel yaşama müdahaledir, her an gözetim altındalar, her an hayatlarına müdahale edilebilir durumdalar. Bu hukuka da inan haklarına da aykırıdır.”