HDP'li Zeyyat Ceylan: Karamsarlık yok güçlü bir umut var

Semra Yansit

DUVAR - Halkların Demokratik Partisi (HDP) 5'inci Olağan Büyük Kongresi'ni Ankara’da Arena Spor Salonu'nda gerçekleştirdi. Pervin Buldan ve Mithat Sancar yeniden Eş Genel Başkanlar seçilirken, 43 kişilik Danışma Kurulu oluşturuldu. Kongreye katılan bazı kişiler gözaltına alındı. Kongredeki atmosfere ilişkin HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Zeyyat Ceylan değerlendirmelerde bulundu.

HDP'nin 2015 yılından bu yana çok kapsamlı saldırılarla yüz yüze kaldığını söyleyen Ceylan, "Şu an itibari ile binlerce yöneticisi, vekili, belediye eş başkanı, meclis üyesi ve aktivisti cezaevinde. Yine binlerce HDP’li yurt dışında sürgünde yaşamak zorunda bırakıldı. HDP‘ye yönelik büyük bir basın ambargosu uygulandı, toplumla bağı kesilmeye çalışıldı. Sadece bununla da yetinilmedi her gün HDP ve bileşenlerini medya üzerinden karalama kriminalize etme, ötekileştirme saldırıları devam etti. Özel politikalar yürütüldü ki demokratik siyasetin öncüsü olan HDP tasfiye olsun, tasfiye edilmiyorsa siyaset yapamaz duruma gelsin ya da marjinalleşsin ve siyaset sahnesinden bir nevi silinsin."

‘HDP’YE DEMOKRATİK SİYASETTE KAYBETTİREMEDİLER’

HDP'nin sıradan bir parti olmadığını, HDP'nin ferasetini ve fikriyatını Kürt halkının, Türkiye demokrasi güçlerinin onlarca yıldır yürüttüğü mücadeleden aldığını ve beslendiğini vurgulayan Ceylan, "HDP’yi sıradan klasik bir parti olarak görüp buna göre HDP’ye hem saldıranlar hem de yaklaşanlar kazanamadılar. HDP’ye de demokratik siyasete de deyim yerindeyse kaybettiremediler, kendileri kaybettiler. Böyle bir süreçten sonra 2022 yılının 3 Temmuz’unda 5'inci olağan kongremizi gerçekleştirdik. Aslında 2019 yılının şubatında gerçekleştirdiğimiz kongremiz de çok başarılı ve çok güçlü geçmişti. Ancak bu seneki kongremiz hem demokratik güçler tarafından hem de HDP’ye her gün saldıran güçler tarafından da alabildiğince merak ediliyordu."

'HDP'Yİ DESTEKLEYENLER MUHTEŞEM BİR TABLO ORTAYA ÇIKARDI'

Zeyyat Ceylan sözlerini şöyle sürdürdü: "Çünkü onlar kendi saldırılarının bir şekilde etki etmesi gerektiğine inanıyorlardı ve bunun sonucunda güçsüz bir tablo olması gerektiğini düşünüyorlardı tabii ki bu hayalleri kursaklarında kaldı. Halkımız, halklarımız HDP bileşenleri, HDP‘nin dostları, HDP’yi hem içte hem dışta sevenler, destekleyenler yine muhteşem bir tablo ortaya çıkardı. Elbette bu tablo bizim açımızdan beklediğimiz bir tabloydu. Çünkü biz bu halkın evlatlarıyız ve halkın içinden geliyoruz, halkımızın nabzını da az çok biliyorduk. Ancak kimileri de bir hayal kırıklığı yaşadı. Tabii ki gücünü baskıdan zulümden ve faşizmden alanların hayal kırıklığı yaşaması beklenen olaydı. Çünkü başarması gereken onlar değil başarması gereken tüm enerjisini barışa, demokrasiye, halkların kardeşliği ile eşitliğine, çocuklarımızın geleceğine, doğamıza sahip çıkmaya, toplumsal geleceğimize ve bu konularda amansız mücadele eden HDP ve demokratik siyaset olmalıydı. 5'inci olağan kongremiz böyle bir başarının tekrardan yaşanmasına, umudu büyüten mücadeleyi geliştiren bir kongre oldu." 

‘HDP HALEN TOPLUM İÇİN ÖNEMLİ BİR UMUTTUR’

Kongre ortamında ortaya çıkan ortak mesajların iki şık üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Ceylan, "Bir, başta da ifade ettiğim gibi bu kongre şuna net olarak cevap verdi; ‘zulüm politikalarınız, saldırılarınız, sonuç almamıştır, halk olarak, halklar olarak, HDP olarak, bileşenleri olarak, tüm gücümüzle tüm enerjimizle, tüm inancımızla buradayız.’ Gerçekten de çok önemli bir mesajdı. HDP’nin başına gelenler hangi partinin başına gelseydi esamesi bile şu anda okunamazdı. Ama tüm bu yaşananlara rağmen eğer HDP halen halklarımıza umut oluyorsa ve büyümeye devam ediyorsa tabii ki bu çok önemli bir nokta ve aynı zamanda sahip çıkılması gereken bir noktadır. Bu boyutuyla HDP halklarımıza ve topluma umut oldu. Halkımız ve toplum da canı gönülden HDP ye sahip çıkarak onun büyümesine, onun umut olma durumunu sürdürmesine ve ayakta kalmasına sebebiyet verdi” dedi.

‘HALK İRADESİNİN KIRILMAYACAĞI MESAJI VERİLDİ’

"İkinci şık, AKP-MHP iktidarının ülkeyi getirdiği durumla ilgilidir. Kürt sorununun barışçıl çözümü ile ilgili, bağlamında Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve sayın Öcalan’ın Kürt sorununun barışçıl çözümü ile ilgili rol üstlenmesinin yolunun açılmasına yöneliktir. Yine ekonomik kriz ve giderilmesi ile ilgili çok güçlü tespitler ve çözüm önerileri söz konusu oldu. Muhalefetin iktidara yönelik tavrıyla ilgili eleştiriler, aynı zamanda Kürt sorunundan tutalım Türkiye’nin diğer sorunlarına yönelik çözüm politikalarındaki ketumluğuna yönelik eleştiriler söz konusu oldu. Olası bir seçimle ilgili HDP‘nin tavrının 27 Eylül 2021'de açıklanan deklarasyonda ifade edildiğini, o ifadenin şu an için de geçerli olduğuna dair tespitti. HDP’nin halklaşan bir parti olduğu ve halka mal olan ve halkın sahiplendiği bir partinin kapatılmasının mümkün olmadığına dair mesaj, halk iradesinin kapatmalarla kırılamayacağına dair tespit, kapatma siyasetinin başaramayacağının tespiti ve mesajıydı. Hepimizin bu kriz ortamından kurtulabilmesi için AKP-MHP iktidarından kurtulunması gerektiğine dair tespitler söz konusu oldu ve bunun en azından HDP cephesinde gerçekleşebilmesi için de özellikle HDP öncülüğünde demokratik siyaset öncülüğünde yürütülen üçüncü yol siyasetinin, demokrasi ittifakının önemine vurgu yapıldı. Son olarak özellikle HDP cephesinde şu noktaya güçlü bir vurgu yapıldı: Karamsarlık yok güçlü bir umut var ve güçlü umudun sonunda güçlü bir başarı ve kazanma vardır."

‘GÜÇLÜ TABLO KARŞISINDA YAŞANILAN HAZIMSIZLIĞA YARGI ELİYLE MÜDAHALE’

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı HDP'nin 5'inci Olağan Kongresi'nde 4 kişi hakkında soruşturma açtı. Ceylan açılan soruşturmalara ilişkin şunları söyledi: "HDP’nin hemen hemen her çalışmasına yönelik soruşturmalar müdahaleler söz konusu olmuştur. HDP’nin bu kongresinin ortaya çıkardığı o güçlü tabloyu hazmedemeyenler yine yargı eliyle müdahale etmek istediler. Özellikle şunu belirtmekte yarar var, şimdiye kadar bu yol ve yöntemler HDP’nin önünü kesemedi, demokratik siyasetin önünü kesemedi. Bundan sonra da öyle kesme gücü olmayacak. Israrla şunu söylüyoruz: Toplumumuzun, halklarımızın büyük ve onurlu bir barışa ihtiyacı var, ülkemizin demokrasiye ihtiyacı var. Çocuklarımızın geleceği için bizim bunu başarmamız gerekiyor, başaracağımıza da inanıyoruz.”