HDP’nin Hrant Dink cinayetini araştırma önergesi reddedildi

HDP, 16 yıl önce öldürülen gazeteci Hrant Dink’in cinayetinin aydınlatılması için Meclis Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi ancak önerge Cumhur İttifakı’nın oylarıyla reddedildi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürüldüğü suikastın tüm yönleriyle aydınlatılması amacıyla Meclis Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Önerge Meclis Genel Kurulu’nda görüşüldü ancak AK Parti ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

'YÜZBİNLER ADALET İÇİN HRANT DİNK'İN CENAZESİNDE YÜRÜDÜ'

HDP milletvekili Garo Paylan, CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve AK Parti milletvekili Pakize Mutlu Aydemir, Hrant Dink’i ölümünün 16. yılında Meclis’te andı.

Meclis Genel Kurulu’nda konuşan HDP’li Garo Paylan, "Hrant Dink etkiliydi ve dokunduğu herkesi barışa ve adalete ikna ediyordu, bunun için de tehlikeli görüldü" dedi.

Medyada Hrant Dink için nefret söylemlerinin organize edildiğini belirten Paylan, yargıda da Hrant Dink’e "Türklüğe hakaret ettiği" iddiasıyla bir yafta yapıştırılmaya çalışıldığını söyledi ve şunları kaydetti:

"Hrant Dink ırkçı saldırılara maruz kalıyordu ama o günlerde, devletin içindeki karanlık, Hrant Dink'i susturmaya karar vermişti ve Hrant Dink 19 Ocak 2007 günü organize bir cinayetle, devletin bütün varlığıyla içinde bulunduğu bir cinayetle katledildi. Yüzbinlerce Türkiyeli, Hrant Dink için, adalet için cenazesinde yürüdü. Türkiye'de hiç kimseye nasip olmamış bir şekilde, bugüne kadar, Hrant Dink'le ilgili adalet talebi en yüksek şekilde dillendirildi. Değerli arkadaşlar, peki, ülkenin yargısı ne yaptı? 15 yıl boyunca bizimle dalga geçti. Önce cinayet için ‘Ergenekoncu’ denilenler yargılanmaya çalışıldı, bir gösteriydi yalnızca daha sonra siyasi dengeler değişince ‘cemaatçi’ denilenler önümüze konuldu ama hiçbir zaman bu devletin içindeki karanlıkla yüzleşilmedi. ‘Hrant Dink'i öldür’ diyenler yargılanmadı değerli arkadaşlar."

'HRANT DİNK’E BORCUMUZU ANCAK ADALETLE YERİNE GETİREBİLİRİZ'

Konuşmasında Dink cinayetinin üzerinden 16 yıl geçtiğini hatırlatan Paylan, "Bu ülkenin aydınlarından, bu ülkenin vicdanlı insanlarından Hrant Dink'in katledilmesinin üzerinden 16 yıl geçti ve Sevgili Rakel Dink'in Hrant Dink cenazesinde söylediği gibi, bebeklerden katil yaratan karanlıkla yüzleşmenin artık zamanıdır arkadaşlar. Bu konuda biz Hrant Dink'e borçluyuz ve bu borcumuzu ancak adaletle yerine getirebiliriz" ifadelerini kullandı.

'TARİHTEN HUSUMET DEĞİL, BARIŞ ÇIKARILMASINI İSTİYORDU'

Meclis’te Hrant Dink’i anan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise "Sevgili Hrant Dink gerçekten bir barış insanıydı, tarihten husumet değil, barış çıkarılmasını istiyordu. Geçmişte yaşananların sorumlusunun bugün yaşayanlar olmadığını ifade ediyordu. Halklar arasında barıştan, dostluktan yanaydı. Irkçılığa karşıydı, düşmanlığa karşıydı. Yazdığı yazılara da kendi toplumundan da Türkiye'deki halklardan da büyük destek alıyordu, tam da bu nedenle katledildi" dedi.

Dink cinayetinin sonuç itibariyle AK Parti döneminde hazırlandığını, AK Parti iktidarında gerçekleştiğini ve yargılamasının da AK Parti iktidarında olduğunu söyleyen Tanrıkulu "Dolayısıyla bu sorumluluktan kaçmanız mümkün değil" diye konuştu.

Dink suikastının önce "Ergenekon Davası"na, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ise "FETÖ Davası"na bağlandığını ve yargılamalar yapıldığını dile getiren Tanrıkulu şöyle devam etti:

"131 yargılamanın birçoğuna katıldım. İlk duruşması 2 Temmuz 2007 tarihindeydi, Adalet ve Kalkınma Partili milletvekilleri de gelmişti, daha sonra partinizin irtibatı anlaşılınca bu milletvekilleri duruşmaya gelmekten çekindiler ve gelmediler. Şimdi, buradan soracağım, o sorunun cevabını Adalet ve Kalkınma Partili yetkililerden de bekliyorum. Bakın, duruşmaları izlerken en kritik mesele, Hrant Dink'i İstanbul Valiliği’nde görüşmeye çağıran ve o görüşmede ‘İstanbul Vali Yardımcısının akrabalarıyız’ dedirten 2 MİT mensubunun dinlenmesine karar verildi; Sayın Akbaşoğlu, size söylüyorum; dinlenmesine karar verildi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından. Sonra ne oldu biliyor musun Sayın Akbaşoğlu? 14. Ağır Ceza Mahkemesinin heyeti değiştirildi ve -şu andaki- Bakan Yardımcısı yaptığınız Akın Gürlek 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı oldu. 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak Akın Gürlek, 2 MİT mensubunun dinlenmesi kararından vazgeçti ve hızla karara giden süreci başlattı. Peki, kim bunu Adalet Bakan Yardımcısı yaptı? Siz yaptınız. Peki, neden o 2 MİT mensubu dinlenmedi? Bugün bunun cevabını verebilir misiniz? Veremezsiniz."

'DÜZEN MAALESEF BEBEKTEN BİR KATİL YARATACAK DÜZENE DÖNÜŞTÜ'

AK Parti’nin "Hrant Dink cinayetinin siyasi ortağı olduğunu" söyleyen Tanrıkulu, konuşmasının devamında "Bu cinayeti yeterince aydınlatmayan, üzerine gitmeyen ve gerçek failleri koruyan Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. 16 yılda geldiğimiz nokta budur. Biz Hrant Dink'i dostları olarak unutmadık. Onu burada da ve yaşadığımız sürece de her ortamda anacağız. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bu cinayetteki rolünü de her ortamda deşifre etmeye devam edeceğiz. Bir kez daha anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Sevgili Rakel Dink'in deyişiyle, bu düzen maalesef bebekten bir katil yaratacak düzene dönüştü ama bu düzeni de değiştireceğiz. Seni unutmadık Ah Parig unutmayacağız da" ifadelerini kullandı.

'ÜLKEMİZ FAİLİ MEÇHULLERİN AYDINLATILMADIĞI BİR ÜLKE OLMAKTAN ÇIKMIŞTIR'

Meclis Genel Kurulu’nda AK Parti adına söz alan Balıkesir Milletvekili Pakize Mutlu Aydemir ise "Öncelikle, toplumda karşılığı olan, fikirleri ve duruşuyla, demokratik çizgisiyle toplumun benimsediği, saydığı bir kişilik olan merhum Hrant Dink'i rahmetle anıyoruz. Toprağı bol olsun, sevenlerine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum. Bu ve benzeri cinayetlerin esas sebebi meşru iktidarı hedef alıp, kaotik ortam oluşturup illegal yollardan amaca ulaşmaktır" dedi.

Hrant Dink’in 19 Ocak 2007’de öldürülmesinden hemen sonra idari, adli soruşturma ve kovuşturmaların başladığını belirten Aydemir, konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Hrant Dink hiçbir zaman bu ülkede bir nefret söylemi çıkarmadı, bir nefret söylemine imza atmadı. AK Parti hükûmetlerimiz döneminde her alanda elde etmiş olduğumuz kazanımlar ve reformlar sayesinde artık ülkemiz faili meçhullerin aydınlatılmadığı bir ülke olmaktan çıkmıştır. Adalet Bakanlığımızın adalet alanında yapmış olduğu reformlar, günümüz şartlarına uygun yayımladığı genelgelerle AK Parti hükümetlerinin faili meçhuller başta olmak üzere adalet konusundaki hassasiyetlerini göz önüne koymaktadır. Önergede bahsedilen olaylar yargının gündemine gelmiş, bağımsız yargı tarafından soruşturulmuş, bir kısım soruşturma da hâlen devam etmektedir." (DUVAR)