HDP’nin 'ithal plastik atıklar araştırılsın' önergesi AK Parti-MHP oylarıyla reddedildi

HDP’nin, ithal edilen plastik atık ve çöplerin zararlarının araştırılmasına yönelik talebi AK Parti-MHP oylarıyla reddedildi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - HDP Iğdır Milletvekili Habip Eksik, ABD ve Avrupa’dan ithal edilen plastik atık ve çöplerin insana, çevreye verdiği zararların araştırılması ve gerekli önlemlerin alınması için önerge verdi. HDP’nin Meclis araştırma komisyonu kurulmasına yönelik talebi, AK Parti-MHP oylarıyla reddedildi. Eksik, “Yaşadığımız coğrafya inşaat, maden ve enerji şirketlerinin azami çıkarları uğruna hızlı bir şekilde yok edilmektedir. Yaşam alanları, tarım alanları, enerji ve maden projelerinin kullanımına açılmakta, böylece doğanın zarar görmesine sebep olunmaktadır” dedi. 

'DOĞA, SERMAYENİN YAĞMA VE TALANINA AÇILMIŞ'

Evrensel'in aktardığına göre, iktidarın 20 yıllık karnesine bakıldığında ekoloji açısından kapkara bir tablo ile karşı karşıya kalındığını anlatan Eksik, şu ifadeleri kullandı: “Doğa sınır tanımaz bir şekilde sermayenin yağma ve talanına açılmış, ekonomik krizden çıkış yolu olarak doğanın talan edilmesi esas alınmıştır. Kuzey Marmara Otoyolu ve havaalanı inşaatı İstanbul’un ekosistemi açısından adeta bir kıyıma yol açmış, ülkenin doğusunda orman yangınları yaşanırken, batısı ise ranta peşkeş çekilmiştir. Altın arama çalışmalarından kaynaklı milyonlarca ağaç kesilirken, onlarca siyanürlü atık barajı ve cehennem çukurlarının oluşmasına sebep olunmuştur. 686 lisanslı Hidroelektrik santralinin bulunduğu Türkiye’de ırmakların aktığı vadilerde yaşayan milyonlarca canlı yok edilmiştir. 12 bin 500 yıllık Hasankeyf, ömrü 40-50 yıl olacağı belirtilen Ilısu Barajının suları altında bırakılmıştır. Tarihsel istilalarda bile zarar görmeyen binlerce yıllık kent, iktidarın talanından kurtarılamadı ve gelecek kuşaklara taşınamamıştır.”

'TÜRKİYE, AVRUPA'NIN PLASTİK ÇÖP ROTASI HALİNE GELDİ'

İktidarın, başka ülkelerden plastik atık ithal ederek daha büyük çevre sorunlarının oluşmasına sebep olduğuna dikkat çeken Eksik., “Geri dönüşümü oldukça maliyetli ve zahmetli olan plastik atıkların büyük bir kısmının sadece yüzde 9’unun geriye dönüştürülebildiği belirtilmektedir. Kendi çöpü ile baş edemeyen Türkiye’nin plastik atık ithalatı 2014-2019 yılları arasında 173 kat arttığı Greenpeace raporlarına yansımıştır” dedi.

Eurostat verilerine göre Avrupa’nın plastik çöpünü en çok alan ülkenin Türkiye olduğunu da belirten Eksik, “Türkiye yalnızca Avrupa’dan 2020'de yaklaşık 660.000 ton plastik atık ithal etmiştir. Önce Çin, sonra Malezya, Vietnam ve Tayland'ın plastik atık ithalatına kısıtlama getirmesiyle Türkiye Avrupa'nın yeni plastik çöp rotası haline gelmiştir. Kendi ülkelerinde plastik kullanımına kısıtlama getiren Avrupa ülkeleri, baş edemedikleri plastik atıkları ise başka ülkelere göndererek kendi sorumluluklarını Türkiye gibi ülkelere havale etmektedirler. Gelişmiş batı ülkelerinde bu atıkları bertaraf etmenin maliyetinin yüksek olması ve doğalarına zarar vermeleri nedeniyle gelişmemiş ülkelere bu atıklar ihraç edilmektedir” ifadelerini kullandı. 

Nisan 2021’de Greenpeace’in saha araştırmasına göre çoğunluğu İngiltere ve Avrupa Birliği ülkelerinden ithal edilen plastik atıkların Adana ilinde yasadışı bir şekilde çevreye döküldüğü ve açıkta yakıldığının tespit edildiğini anlatan Eksik, şöyle devam etti: “Adana’da topraktaki poliklorlu bifenillerin (PCB’ler) toplam konsatrasyonunun, embriyo ve fetüse zarar verebildiği ve hormonlarda bozulmaya yol açabilen PCB’lerin emzirme yoluyla anneden bebeğe geçebildiği tespit edilmiştir. Alınan numuneler üzerinde 18 farklı metal ve metaloid türü araştırılmış ve insan sağlığı için pek çok zararı olduğu bilinen kurşun seviyesinin kontrol toprağından 15 kat ve yine insan için kanserojen olan kadmiyum seviyesinin de kontrol toprağında 30 kat yüksek olduğu tespit edilmiştir." 

Ayrıca Adana’daki beş bölgenin dördünde yüksek oranda klorlu benzen bileşikleri tespit edildiğini söyleyen Eksik, “Bunların bazıları kanı etkileyebilir, cilt lezyonlarına ve karaciğer hastalığına neden olabilir. Bazı bölgelerde tespit edilen ve insan için kanserojen olduğu bilinen benzo(a)piren konsantrasyonu, Türkiye’de meskun topraklar için izin verilen sınırın üzerinde olduğu tespit edilmiştir. İnsan sağlığı, hayvan sağlığı ve bitki örtüsü açısından son derece tehlikeli bir durum oluşturmaktadır. Plastik atıkların toprağa, suya ve havaya verdiği zarar etkisini on yıllarca hatta yüzyıllarca sürdürmektedir. Ayrıca İzmir-Kemalpaşa ve son olarak İstanbul-Sultangazi ilçesinde ithal edilmiş çöplerin olduğu basına yansımıştır." (HABER MERKEZİ)